“Sakın Asgari Ücretten Fazlasını İstemeyin!”
Tuzla’dan bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Mustafa’nın çalıştığı marketin reyonlarından geçerken, fiyatların hepsinin bir günde değişmiş olduğunu görünce, kendi kendime konuşmaya başladım. “İhtiyacımız olan her şeye her gün zam geliyor, işçi ücretleri suyu çekilmiş limon gibi her gün küçülüyor” dedim. Mustafa paspası bir kenara bırakıp terazinin başına geçti. Sırada bekleyenlerin aldıklarını tartmaya başladı. Bütün ürünlerin kodlarını ezbere biliyordu. Çok hızlı bir biçimde hem tartıyor hem de “hoş geldiniz” diyordu. Sıra benim aldıklarımı tartmaya gelmişti. “Ya Mustafa sen bu marketteki bütün ürünlerin kodlarını ezbere biliyor musun?” diye sordum. “Evet. Bizim patron ‘zam istemeyin, asgari ücretten fazlasını istemeyin, işle ilgili her şeyi iyice öğrenin, çok çalışın, gerekirse eve gitmeyin’ diyor. Ben 8 senedir burada çalışıyorum. Ücretim hâlâ asgari ücret. Yaşım 40. Başka bir yere gitsem bu yaştan sonra nasıl daha iyi bir iş bulacağım? Üç çocuğum var, en küçüğü 9 yaşında ve özürlü, kulağı duymuyor ve konuşamıyor. Eşim çalışmıyor, bu asgari ücretle nasıl geçineyim?” dedi.
Mustafa’nın patronunun sermayesi büyüdükçe büyümüş, market üstüne market açıp zincir kurmuş. Yüzlerce işçiyi günde 12 saat, asgari ücrete çalıştırıyor. İşçileri günde 4 saat fazla çalıştırıyor ama fazla mesai ücreti ödemiyor. Patronlar işçilerin örgütsüzlüğünden, dağınıklığından, bilinçsizliğinden güç alarak işçileri birer köle gibi çalıştırıyor. Bilinçsiz ve örgütsüz işçiler patronun işi için gerekliyse bilgisayarı da, makineleri de, gerekli her bilgiyi de öğreniyorlar. Ne yazık ki kendilerine hava, su, ekmek kadar gerekli olan örgütlenmeyi ve mücadeleyi bilmedikleri için kendi güçlerini unutuyorlar. Ekmek için, geçinebilmek için patronlardan medet umuyorlar. Tıpkı bizim işçi Mustafa gibi. İster asgari ücrete çalışalım, ister daha düşük ve sigortasız, ister asgari ücretten daha yüksek bir ücret alalım, iş ayrımı, meslek ayrımı yapmadan bir araya gelmeli ve birlikte davranmalıyız. Örgütsüzsek tek başımıza Mustafa, Ayşe, Ahmet, Mehmet oluruz. Tıpkı bugün Mustafa’nın tek başına olması gibi. Ama bir araya geldiğimizde güçlü bir sınıf oluruz.
Son Eklenenler
- Manisa Akhisar Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan ABP fabrikasında ve İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan KLAS Isıtma Soğutma Klima Sistemleri (KLS Klima) fabrikasında Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlenen işçiler, patronun...
- Kocaeli/Çayırova’da üretim yapan Novares Otomotiv’de çalışan 180 işçi, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 25 Haziranda greve çıktı. Petrol-İş Sendikası Gebze şubesinin örgütlü olduğu fabrikada Ocak ayında başlayan...
- Ben bir kamu kurumunun çözüm merkezinde çalışan bir kadın işçiyim. Çeşitli sorunlar dinleyip o sorunlara kurum adına çözüm bulmaya çalışıyorum. İnsanlar yeri geliyor öylesine arayıp kapatıyorlar, yeri geliyor alakasız konular için ya da çözüm...
- Güney Kore’de başkent Seul’un güneyindeki Hwaseong şehrinde bulunan bir lityum pil fabrikasında 24 Haziran sabah saatlerinde bir yangın çıktı. İlk belirlemelere göre 35 bin pilin bulunduğu bir depoda bir patlama sonucunda çıkan yangında 22 işçi...
- İktidarın öve öve bitiremediği şehir hastanelerinde işçiler düşük ücretler, kötü çalışma koşulları ve ücret gasplarıyla mücadele ediyor. 24 Haziranda İzmir Bayraklı Şehir Hastanesinde çalışan işçiler iş bırakarak düşük ücretlere ve kötü çalışma...
- Anadolu yoksullarının romancısı Yaşar Kemal, İnce Memed romanında “Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir” der. Bu durum sadece tek tek insanlar için değil toplumlar için de...
- Bir grup öğretmen olarak “kamuda tasarruf tedbirlerine” yani iktidarın yeni kemer sıkma politikasına dair düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Şunu baştan belirtelim: Eğitime dair sorunlar elbette kemeri sıkmadan önce de vardı ama kemer sıkma...
- 20 Haziranda Diyarbakır ve Mardin’de çıkan yangınlarda 14 kişi hayatını kaybetti, 78 kişi yaralandı. Çok sayıda hayvan ve geniş tarım alanları da yangın nedeniyle zarar gördü. Diyarbakır Veteriner Hekimler Odası 600’e yakın koyunun can verdiğini 214...
- Hatay’ın Payas ilçesinde Özçelik-İş’in örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda grev başladı. TİS sürecinde sendikanın yüzde 130 ücret zammı talebine karşılık işverenin...
- Çok erken kalkardı babam. Küçük bir radyosu vardı. Bizler onun uyandığını, dinlediği türkülerden anlardık. Bizler de uyanır, babamla birlikte çay içerdik. Kahvaltısını yaparken, derslerimizi sorar, mutlaka bir de hikâye anlatırdı bizlere: “Çocuklar...
- Çalışan annelerin aşırı çalışması, kötü çalışma koşulları ve fiziki yorgunluğu, bebeğin gelişimini daha anne karnındayken etkilemeye başlıyor. Doğum izinlerinin çok kısa olması işçi kadınları son ana kadar çalışmaya ve izni doğum sonrası kullanmaya...
- Tasarrufun kelime anlamını düşündüğümüzde akla ilk gelen israf etmemek oluyor. Tutumlu olmak, kaynakları akıllıca kullanmak gibi anlamları da içeriyor bu sözcük. Fakat gelin görün ki egemenlerin sözlüğünde anlamı çok başka… Onların sözlüğünde “...
- Bugün 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü. Savaşın, çatışmaların, ekolojik krizin, yoksulluğun, şiddetli gelecek kaygısının yarattığı göç ve mültecilik sorunu giderek derinleşiyor. Yüz milyonlarca emekçinin içine çekildiği bir kriz olarak yeni acılara...