Buradasınız
Satera Elektrik ve Mata İşçilerinden Cengiz Holding Önünde Kitlesel Eylem

İstanbul Arnavutköy’de bulunan Satera Elektrik-Elektronik fabrikasında çalışan işçiler Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlendiler. Cengiz-Kolin ortaklığıyla kurulan, yaklaşık 100 kişilik fabrikada çoğunluk sağlanmış, sendikal yetki Çalışma Bakanlığının onayıyla tescillenmişti. Fakat yetki tespitinin Cengiz-Kolin patronlarına ulaşmasının ardından 18 işçi işten çıkartıldı. Çoğunluğu kadın işçilerden oluşan 18 işçi 8 Marttan bu yana fabrika önünde hakları için direniyorlar. 24 Martta DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası tarafından Cengiz Holding binası önünde direnişçi işçilerle birlikte kitlesel bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Satera Elektrik işçilerine direnişteki Mata işçileri ile MKS işçileri de destek verdi. Eyleme DİSK’e bağlı sendikalardan temsilciler, emekten yana örgütler ile UİD-DER katıldı.
Basın açıklamasını işçiler adına Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu gerçekleştirdi. Satera direnişinin tüm hak ve hukuk arayan işçilerin direnişi olduğunu ifade eden Serdaroğlu, alanda bulunan Mata ve MKS işçilerinin mücadelesine vurgu yaptı. Yüzde 90’ı kadın işçilerden oluşan Satera Elektrik işçilerinin Türkiye’de artık klasikleşen bir saldırıyla karşı karşıya olduğunu belirtti. Satera işçilerinin haklı mücadelesine devam edeceğini belirten Serdaroğlu, 3 gün içinde atılan işçilerin geri alınmaması ve sendikanın kabul edilmemesi halinde Cengiz Holding önünde direniş çadırı kuracaklarını belirtti.
#MataOtomotiv ve #Satera işçileri hakları için mücadele ediyorlar. Yan yana, omuz omuza umut şarkıları söylüyorlar.
— UİD-DER (@uid_der) March 24, 2023
Güzel günler göreceğiz çocuklar
Güneşli günler göreceğiz
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar
Işıklı maviliklere süreceğiz! pic.twitter.com/r7OaFxi7lY
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise konuşmasında mücadelelerinde onurlu bir duruş sergileyen ve her türlü baskıya rağmen vazgeçmeyen kadın işçilere seslenerek sendikal mücadelenin önemine vurgu yaptı. Türkiye’de sendikalaşmanın önündeki engellere, yasalara, mevzuatlara, devletin ve işverenin tutumuna dikkat çekti. Çoğunluk tespitinin bakanlıktan alınmasının ardından öncü işçilerin işten çıkartılarak sendikal örgütlenmenin kırılmaya çalışıldığını ifade etti. Sendikalı olmanın temel bir hak olduğuna dikkat çeken Çerkezoğlu işçileri işten çıkaran Satera patronunun bir suçlu olduğunu ifade etti. Eylem işçilerin coşkulu alkışlarıyla, “Satera’ya Sendika Girecek, Başka Yolu Yok”, “Cengiz İşçiye Hesap Verecek”, “Mata İşçisi Kazanacak”, “MKS İşçisi Kazanacak”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız” sloganlarıyla son buldu.
- Barutçu Tekstil İşçilerinden Direnişin 200. Gününde Açıklama
- Maya Mekanik’te İşçiler Sendika Hakkı İçin Mücadele Ediyor
- AFP’nin Türkiye Ofisi Greve Çıktı
- Gübretaş’ta Grev Kararı Asıldı
- Mata İşçileri: Biz Bitti Demeden Bu Mücadele Bitmez
- Kartonsan Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- Mata Direnişçisi Kadın İşçiler: Bu Bir Onur Mücadelesi!
- Mata Direnişi ve Sermayenin Fıtratı
- Mata İşçileri Direnişlerinin 30. Gününde Ankara’daydı
- Mata İşçileri Hakları İçin Ankara’ya Yürüyor!
- Satera Elektrik ve Mata İşçilerinden Cengiz Holding Önünde Kitlesel Eylem
- Birleşik Metal-İş İstanbul 1 No’lu Şube 8. Genel Kurulunu Gerçekleştirdi
- İşçiler Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Mata İşçileri Kararlı: Sıkışan Patron Güçlü Görünmeye Çalışıyor!
- Mata İşçileri 8 Mart’ı Direniş Alanında Kutladı
- MKS Transformatör’de Sendika Hakkı için Mücadele Sürüyor
- Mata Otomotiv İşçileri Ek Zam Talebiyle İş Durdurdu
- Mil-May Tekstil Patronu Geri Adım Attı
- MKS Transformatör’de Direniş Devam Ediyor
- Sendikalaşma Mücadelesinde Bir Direniş, Bir Kazanım
Son Eklenenler
- Türkiye’nin çeşitli illerinde üretim yapan Şirikçioğlu Tekstil’de işçiler 2017 yılından bu yana sendikal mücadele yürütüyor. İşçiler çalışma koşullarının düzeltilmesi, ücretlerinin yükseltilmesi ve iş güvenliği önlemlerinin alınması talebiyle HAK-İŞ...
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...