Buradasınız
Sefalet Ücretine Karşı Taleplerimizi İşçilere Ulaştırmaya Devam Ediyoruz

Hükümet 1 Kasım seçimlerinde asgari ücreti 1300 lira yapacağı vaadinde bulundu. Bugün işçi sınıfının ağırlıklı bir kesimi asgari ücretle çalışıyor. Sendikalar 4 kişilik bir ailenin geçinebilmesi için ayda en az 5000 lira geliri olması gerektiğini söylüyorlar. Oysa hükümetin vaat ettiği ücret dört kişilik bir ailenin geçinebilmesi için gerekli olan 5000 liranın dörtte birine ancak denk geliyor. Hükümet asgari ücreti söz verdiği gibi 1300 lira yaptıktan sonra da sorun bitmiyor. Ardı ardına yapılan zamlarla hükümet bir eliyle verdiğini, diğer eliyle fazlasıyla işçilerden geri alacak. Yani asgari ücrete yapılan %30 zam bir anda ne olduğunu dahi anlamadan biz işçilerin elinden avucundan uçup gidecek.
6 Aralık Pazar günü “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” kampanyamızı Kavakpınar’da kurduğumuz stantla o bölgede oturan işçilere ve emekçilere anlattık. Hükümet vaat ettiği gibi asgari ücreti 1300 lira yapacak mı? Diyelim ki yaptı, peki 300 lira neye yetecek, biz işçilerin geçim sıkıntısı 300 lira zamla bitecek mi? Bu sorunlar üzerine sohbet ettiğimiz kadın, erkek, genç işçilerin hepsinin kaygısı aynıydı. Asgari ücrete yapılacak olan zam, işçilerin hiçbir ihtiyacını karşılamaya yetmeyecek. Hükümet kaşıkla verdiğini biz işçilerden kepçeyle geri alacak. Böyle olunca da yapılan zamla biz işçilerin gözünü boyarlarken aslında yine hayatımızdaki yoksulluk, kredi borçları ve ay sonunu bir türlü getirememe derdi yine aynı kalacak. Yapılacak olan bu zam patronlara hiç dokunmayacak. Hükümet patronları mağdur etmemek için elinden geleni yapacak. Ama biz işçiler gıdaya, giyime, ulaşıma yani tüm ihtiyaçlarımıza yapılan zamlar karşısında mağdur olacağız. Hükümet patronların mağdur olmaması için biz işçilerin her türlü mağduriyetinin önünü bilerek ve isteyerek açacak. Sohbet ettiğimiz işçilere tüm bu sorunlarımıza karşı yan yana gelip birlik olmamız gerektiğini anlattık. Birlik olup mücadele etmezsek daha kötü ve ağır sorunların biz işçileri beklediğini anlattık.
Hoşino
Son Eklenenler
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...