Buradasınız
Soyulup Soğana Çevrilmeye HAYIR!
Gebze’den bir kadın işçi
Çarşıya, pazara gidip de “her şey ateş pahası” sözünü duymayanımız yoktur. Tezgâhlarda yerini alan rengârenk meyvelerin, sebzelerin yanına yaklaşılmıyor. Fiyatlar el yakıyor. Akşam saatlerinde belki ucuzlar diye umutlansak da nafile. Eldeki parayla birkaç poşet doldurmak bile mümkün olmuyor. Alan da, satan da “Ne olacak bu milletin hali?” diye soruyor birbirine. Halimizin ne olacağını merak ediyorsak dönüp bugüne bir bakalım.
Dolar yükseldi, lira eridi, hayat pahalılığı her geçen gün artıyor. Asgari ücrete yapılan zam daha cebimize girmeden buhar olup uçtu. Deyim yerindeyse cebimizden, soframızdan, rızkımızdan çaldıklarıyla adeta bizleri soyup soğana çeviriyorlar. Son açıklanan verilere göre, yıllık enflasyon yüzde 10,13 seviyesine yükselmiş. 5 yıl aradan sonra enflasyon çift haneyi de gördü. Bunun bizler için anlamı ise her şeyin fiyatının yükselmesi, paranın değerinin düşmesidir. Yani elimizdeki parayla eskiye göre çok daha az şey almamız demektir. Zaten öyle de olmuyor mu? Meyve, sebze tezgâhlarının önünden geçerken öfkeli sesler duymuyor muyuz?
Peki, biz yoksullukla boğuşurken tepemizdekiler ne yapıyor dersiniz? Tüm iktidar yetkilerini tek kişiye veren, her şeyi tek kişinin belirlediği bir rejimi bize kabul ettirmekle meşguller. “İstikrar sürsün”, “ekonomi büyüsün”, “güçlü ülke, güçlü gelecek” vaatleriyle bizlerden oy istiyorlar. Acaba “istikrar sürsün” diyenler soframızdan istikrarla eksilen şeyleri kendilerine dert ediniyorlar mı? “Ekonomimiz büyüsün” diyenler her geçen gün büyüyen yoksulluğumuzu umursuyorlar mı? “Geleceğimiz için” diyenler acaba kararan umutlarımızı, kaybolan geleceğimizi hiç düşünüyorlar mı? Bu soruların cevabı koca bir hayırdan ibaret kardeşler. Mademki bizlere açlığı, yoksulluğu, sefaleti reva görüyorlar, bizler de bizi hiçe sayanlara HAYIR diyelim!
Son Eklenenler
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...