Buradasınız
Tekel İşçilerinin Tek Gıda-İş Önündeki Eylemi Devam Ediyor
Tekel işçilerinin 78 gün süren Ankara direnişi ertesinde sendika bürokratları, mücadeleyi mahkeme salonlarına havale etmiş, işçilerin tepkilerini de aylık takvime bağladıkları eylemlerle sönümlendirmeye çalışmışlardı. Mart ayından bu yana geçen 7 ay boyunca 4/C konusunda işçiler lehine bir gelişme sağlanabilmiş değil. Göstermelik eylemler de iptal edilmişti. Bir grup Tekel işçisi, içinde bulundukları durumun esas sorumlusunun Tek Gıda-İş bürokratları olduğunu duyurmak amacıyla 4 Ekimden bu yana İstanbul’daki Tek Gıda-İş Genel Merkezi önünde eylemdeler.
Tek Gıda-İş bürokratları çevik kuvvet polisini çağırarak işçilerin sendikaya girmesine engel oluyorlar. Ankara’da Türk-İş binasına giremeyen işçiler İstanbul’da da Tek Gıda-İş’e sokulmuyorlar. Sendika bürokratları Tekel işçilerini karalayan yalan beyanlarda bulunuyorlar. Direnişçi işçilerin Tekel işçileri olmadığını ileri sürüyorlar. Ancak yalanlara inat, İstanbul, İzmir, Manisa, Tokat ve Diyarbakır’dan gelen işçiler Tek Gıda-İş önünde direnişlerini sürdürüyorlar.
Tekel işçileri, eylemlerini Tek Gıda-İş yöneticilerinin mücadelenin önünde engel haline geldiğini duyurmak amacıyla gerçekleştirdiklerini ifade ediyorlar. Sendika bürokratlarının verdiği sözleri tutmadığını belirtiyorlar. İş ve iş güvencesi talebinden vazgeçmediklerini ve 4/C’nin iptal edilmesi için ellerinden geleni yapacaklarını söylüyorlar.
Tekel işçileri, seslerini duyurmak ve AKP hükümetini protesto etmek için, 23 Ekim Cumartesi günü, Şişli Camisinden AKP ilçe binasına kadar bir yürüyüş düzenlediler. Direnişçi işçilerin de destek verdiği yürüyüş boyunca hep beraber “Yaşasın Sınıf Dayanışması” sloganları haykırıldı. AKP Şişli ilçe binası önünde 20 yıllık bir Tekel işçisi basın açıklamasını okudu. Basın açıklamasında Tek Gıda-İş yönetiminin ve Mustafa Türkel’in demagoji yapmayı bırakması, AKP’ye değil işçilere verdiği sözleri tutması istendi.
Tekel işçileri, her Pazar Taksim’de yürüyüş yapacaklarını ve Tek Gıda-İş önünde süresiz oturma eylemine devam edeceklerini açıkladılar.
Son Eklenenler
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...
- As Plastik işçileri grevlerinin 58. gününde İstanbul Marmarapark AVM’de As Plastik ile iş ilişkileri olan Mavi Jeans önünde basın açıklaması yaptı. Toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması halinde 26 Kasımda greve çıkacak olan DİSK/Genel-İş...
- 100 küsur günü geride bırakan Polonez direnişine, kadın işçilerin kararlılığı damgasını basıyor. Sendikaları Tekgıda-İş’te örgütlenen işçiler sendika düşmanı patronları tarafından işlerinden atıldılar. Direnişe geçtiler, işlerine örgütlü bir biçimde...
- Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Selçuk ilçesinde baraka gibi bir evde, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında en büyüğü 5 yaşında olmak üzere 5 kardeş hayatını kaybetti. Bu sırada hurda toplamaya giden anne eve döndüğünde çocuklarının cansız...
- Narin, Leyla, Sıla ve niceleri. Haberlerde duyuyoruz onların adlarını. Bir süre gündemde kalıyorlar, sonra unutuluveriyorlar. Oysa hafızayı diri tutmak gerekir mücadeleyi sürdürebilmek için. Bizler de bu mektubu, yaşananları unutmamak, unutturmamak...
- Son zamanlarda pek çok insanın aklında, dilinde aynı sorular var: Biz nasıl bir toplum olduk böyle? Nasıl olur da insanlar bu kadar kötü olabilir? Teşbihte hata olmaz derler. Toprağı düşünelim. Toprakta her zaman zehirli bitkiler yetişebilir. Ama bu...
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...