UİD-DER Kıraç ve Sefaköy’de Soma Katliamını Protesto Etti

Çalışmalarını sürdürdüğü tüm şehirlerde ve mahallelerde Soma Katliamı’nın sorumlularından hesap sorulması için emekçileri mücadeleye çağıran UİD-DER, bu yönde eylem ve etkinliklerine devam ediyor.
Kıraç’ta basın açıklaması
UİD-DER Soma’da yitirdiğimiz yüzlerce madenci kardeşimiz için 18 Mayısta Kıraç ve Sefaköy’de iki ayrı yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Saat 15.00’da Kıraç girişinde toplanan işçiler üzerinde “Acımız ve Öfkemiz Büyük! Soma Katliamının Hesabını Soracağız!” yazılı pankartın arkasında kortej oluşturup yürüyüşe geçtiler. Yürüyüş sırasında “İşçilerin Katili Sermaye Düzeni”, “Kaza Kader Değil Bu Bir Katliam”, “AKP’den Hesabı Emekçiler Soracak” “Kahrolsun Ücretli Kölelik Düzeni”, “Soma İşçisi Yalnız Değildir!” sloganlarını haykıran işçiler, aynı zamanda ellerinde sloganların yazılı olduğu dövizler taşıdılar.
Soma’daki katliama öfke duyan işçiler, Kıraç’ın cadde ve sokaklarında atılan sloganlara, balkonlarından, kaldırımlardan alkış ve sloganlarla destek verdiler. Yürüyüş sırasında kortejin yanından geçen yaşlı bir ağabeyimiz de gözyaşlarını tutamadı ve yürüyüşte yerini aldı. Kıraç Muhacir Mahallesi’ne gelindiğinde burada bir açıklama yapıldı. Açıklamada Soma’da katledilen madencilerin bir kader kurbanı değil, patronların kâr hırsının kurbanı olduğu ifade edildi. Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan’ın, şirketinin nasıl büyüdüğünü övünerek anlatmasına bakılarak patronların, işçilerin hayatını zerre kadar düşünmediği belirtildi ve “Kapitalistlerin bu ‘başarı’larının işçilerin hangi bedelleri ödemesi pahasına gerçekleştiğini bir kez daha görüyoruz. Unutmayalım ki patronların başarı öyküsü, işçi sınıfının yoğun sömürüsü üzerinde yükselmektedir” denildi. UİD-DER’in tüm işçileri birlik olmaya çağırmasının ardından Kıraç’taki basın açıklaması sloganlarla son buldu.
Sefaköy’de Soma için eylem
Sefaköy metrobüs durağında bir araya gelen UİD-DER’li işçiler, yürüyüşe geçmek üzere kortej oluşturdular. Buradaki yürüyüşe Punto işçileri ile İranlı mülteci işçiler de destek verdi. Yürüyüş sırasında megafonla Soma’daki işçi katliamını lanetleyen konuşmalar yapıldı. Yapılan konuşmalar ve atılan sloganlar eşliğinde metrobüs durağından Halkalı yönündeki ana caddede yürüyüşe geçen işçilere, çevredeki emekçiler ve öğrenciler de destek verdiler. İşçiler patronlara ve hükümete tepkilerini gösterdiler. Sefaköy merkezde gerçekleştirilen açıklamada işçileri ölüme gönderenlerin patronlar ve onların hükümeti AKP olduğu vurgulandı ve şöyle devam edildi: “AKP ve patronlar Türkiye ekonomisinin büyümesiyle çok övünüyorlar. Soma’daki yüzlerce kardeşimizi alıp götüren katliam da ortaya koyuyor ki, bu büyüme işçilerin kanı ve canı üzerinde yükselmektedir. Büyüyen ekonomiden işçilerin payına ağır çalışma koşulları, sefalet ücreti, acı ve gözyaşı düşmektedir.”
Açıklamada işçilerin sessiz kalmaması ve birleşmesi gerektiğinin altı çizildi ve “Soma İşçisi Yalnız Değildir!” sloganıyla eylem sona erdi.
Son Eklenenler
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde çalışan 213 işçi 21 Mayıs sabahı greve çıktı. Kocaeli Dilovası OSB ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında eş zamanlı grev başladı.