Buradasınız
“Bunların Hepsi Birbirine Benziyor”
Tuzla’dan bir işçi

Tarih 11 Eylül 2011. 12 Eylül askeri faşist darbesinin 31’inci yılı. O gün Kadıköy’de 40’tan fazla kurumun katıldığı mitingde, Kürdü, Türkü, Alevisi, Sünnisi binlerce işçi-emekçi hep birlikte “Darbeciler Yargılansın” diye haykırdık. Ben UİD-DER kortejinde kenar sıradaydım. Hepimizin kırmızı şapkası vardı. Biz kenar sıradakilerin kırmızı önlüğü de vardı. Kırmızı flamalarımız, kırmızı şapkalarımız ve kırmızı önlüklerimizle miting alanında gelincik tarlası gibi görünüyorduk. UİD-DER korteji her zamanki gibi düzenli ve disiplinliydi. Geçen sene, yaşlı bir işçi 12 Eylül mitinginde kortejimize gelip, “Sizin kortejiniz bana bizim gençliğimi hatırlatıyor. İp gibi düz. Rap dediğinde rap, dur dediğinde dur” demişti. Bu sene de aynıydık. Yürüyüş başlamak üzereydi. Bizim kortej çoktan hazır. O sıra iki genç, biri erkek biri kız bizim kortejde birini arıyor gibi dikkatlice bakarak yürüyorlardı. Kız, erkeğe “ya bunların hepsi birbirine benziyor, nasıl bulacağız ki” diye sordu. Tam yanıma yaklaştıklarında “birini mi arıyorsunuz?” diye sordum. Bir UİD-DER’linin adını söylediler. Görevli arkadaşlarım onları mitinge davet eden UİD-DER’linin yanına götürdüler.
Eminim her UİD-DER’li, UİD-DER kortejinin dışından birilerinin benzer sözleri ile “bunların hepsi işçi mi, bu kadar genci nereden buldunuz, sizde ‘80 öncesinin ruhu var” sözleri ile karşılaşmıştır. UİD-DER’lilerin birbirine benzemesi çoğu kez duyduğumuz “kırmızı şapkalılar, kırmızı önlüklüler, kırmızı flamalarla, ip gibi yürüyen grup” olmamızdan değildir. UİD-DER işçi sınıfını ilgilendiren her konuyu işçilere anlatmak, işçileri örgütlemek için mücadele veriyor. UİD-DER her konuyu tüm temsilciliklerinde işçilere döne döne anlatıyor. İşçi sınıfının doğuşunu her UİD-DER’li işçi bilir. 1917 Ekim Devrimi ile işçilerin iktidarı ellerine alıp sömürü çarklarını nasıl kırdıklarını bilir. 1980 öncesi Türkiye’deki örgütlü işçi sınıfının verdiği mücadele sonucu patronlara isteklerini nasıl kabul ettirdiklerini bilir. 15-16 Haziranda işçilerin patronların fabrikalarını, lüks villalarını bırakıp soluğu başka ülkelerde aldıklarını bilir. 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin işçi sınıfının örgütlü gücünü nasıl dağıttığına, aktarma kayışlarını kopardığına ilişkin gerçekler, grev ve direnişler, fabrika örgütlenmeleri yeniden ve yeniden işlendiği için bugün 18-20 yaşında olan UİD-DER’li gençler bile o günleri yaşamış gibi bilirler. UİD-DER’lilerin birbirine benzemesini sağlayan örgütlü mücadeledir. Bu durum haklı olarak UİD-DER kortejinin attığı sloganların yanına “UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor!” sloganını da ekliyor!
Çürümeye Boyun Eğmeyelim!
12 Eylül Mitingine Katıldık
Son Eklenenler
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...