Buradasınız
1 Mayıs Karanfilleri
Esenler’den 12 yaşında bir tiyatro öğrencisi
UİD-DER çatısı altında “1 Mayıs Karanfilleri” adlı bir oyun izledik, oyun gerçekten güzel ve anlamlı bir oyundu. 1 Mayıs’ın tarihçesini anlatıyordu. Aynı zamanda bu oyun insanların 1 Mayıs’a gelmesini sağlayacak bir oyundu. Çünkü bu oyunu izleyen insan “1886 yılında bu miting yapılmamış olsaydı ben 16 saat mi çalışacaktım?” diye düşünüp, 1 Mayıs’ın önemini kavrayıp, 1 Mayıs’a gelir diye düşünüyorum. Bu da işçi sınıfının mücadelesini büyütür.
Bu oyununun sahnelenmesi için çok emek verildi. İnsanlar işten çıkıp provaya geldiler, iki üç saat uykuyla tekrar işe gittiler. Gene aynı şekilde ben de iki üç saat uykuyla sınava girdim. Benim gibi iki üç saat uykuyla sınava giren arkadaşlarım da vardı. Oyunun başında yapılan konuşmada bu oyunun dekorcusunun da, oyuncusunun da, sahne ressamcısının da işçi olduğu söylendi. O oyundaki her şeyin işçilere ait olduğu, işçiler tarafından yapıldığı, herkesin bu oyuna emek verdiği, sahneye çıkmayan kuliste yardımcı olanlar da olduğu söylenildi. Çünkü biz işçi tiyatrosu yapıyoruz, işçi tiyatrosu böyledir. İşçi tiyatrosunda emek verirsin. Burjuva tiyatrolarında da emek veriliyor muhakkak. Ama onlarda bir oyun için birkaç kişi emek verir (ressamcı-kostümcü). Oyuncu sadece sahneye çıkar oyununu oynar ve gider. Burjuva tiyatro anlayışı böyledir. Ama işçi tiyatrosunda işçiler hissederek, yaşatarak oynuyor. Bu oyuna insanların kimisi vardiyadan geldi kimisi prova sonrası tekrar işe gitti. Oyuncular gece üçlere kadar prova aldılar. Bu oyunu oynarken sıkıntılar da çektik. Salonun müdürü biz oynarken odasında çıldırmış köpürmüş resmen. Prova alırken ses olmayacakmış; ses çıkarmadan oyun oynanır mı? Sorun çıkarsarlar da biz oyunumuzu içtenlikle sahneye koyduk.
Bu oyun, insanların UİD-DER’e ve işçi sınıfının mücadelesine katılmasını sağlayacak bir oyun diye düşünüyorum. Bizler 1886 yılında Amerikalı işçilerin yaptığı gibi örgütlenmeli ve mücadele etmeliyiz. Ancak o zaman haklarımızı geri alabiliriz. Patronlar bize mücadele etmediğimiz sürece hiçbir zaman hak vermeyecek. Çünkü işçi sınıfı ya örgütlüdür her şeydir yâda örgütsüzdür hiçbir şeydir.
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...