Buradasınız
10. Yıl Etkinliği: Umut, Coşku, Cesaret, Mücadele
Sarıgazi’den bir grup UİD-DER’li

10. yıl etkinliğimizde gerek mücadele örgütümüz UİD-DER’in çalışmalarında yer alan gerekse o gün aramızda olan konuklarımız etkinliğe dair duygu ve düşüncelerini paylaştılar. Bizler de işçi kardeşlerimizin duygu ve düşüncelerini İşçi Dayanışması kanalıyla tüm işçilerle paylaşıyoruz.
Tam 40 yıldır çalışan bir işçi ağabeyimiz: “10. yıl etkinliğinde örgütün ve örgütlülüğün önemini bir kez daha gördük. Örgütlü işçiler bir araya gelerek, yoğun emek vererek bize dolu dolu bir gün yaşattılar. Gündelik hayatta, işyerlerinde, kahvede, mahallede birbirlerinden uzak duran, hatta birbirini düşman olarak gören insanların etkinlikte tek bir duyguyla; birlik duygusuyla, bir sınıf olduklarının farkına vardıklarını görmek muazzamdı.
Etkinliğin örgütlenmesinde görev alan arkadaşlar, görevlerini yerine getirirlerken yarattıkları duygunun farkına varamamış olabilirler. Ama benim bir izleyici olarak gözlemleme şansım oldu. İnsanların birlikte olmak, el ele vermek, örgütlülüğü hissetmek istediklerini gördüm. Tam da bunları hissettikleri için, ortak bir duygu ve coşku yaşadıklarını gördüm.
Emek verilince muhteşem şeyler ortaya çıkıyor. Muhteşem şeyler çıkınca geriye onun coşkusunu yaşamak, tadını çıkarmak kalıyor. Etkinliğin içeriği öyle ustaca ayarlanmıştı ki, videolar, sunumlar, şarkılar ve şiirler bir bütündü ve bu bütünlük insanları sarıp sarmalıyordu. Bu emeği verenlerin ve bu güzelliği ortaya çıkaranların, dostların olması benim için ayrıca gurur vericiydi.
Geçmişte olanları bugün kimse hatırlamıyor ya da bilmiyor. Ama UİD-DER geçmişle bugünün bağını kurdurmayı başardı bu etkinlikte. Emek verenlerin sorumluluklarını içten ve gönülden yerine getirmeleri bence çok önemli. Bu samimiyetin sebebi UİD-DER’in oluşturduğu kültürdür. Emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyorum.”
Lise son sınıf öğrencisi bir genç arkadaşımız: “Kendimi bildim bileli UİD-DER’liyim. Onunla birlikte büyüdüm. 10. yıl etkinliğinde hoşuma giden ve dikkatimi çeken şeylerden biri herkesin etkinliği, anlatılanları, ezgileri, türküleri, şiirleri ve videoları pür dikkat dinleyip takip etmeleriydi. Kimse gözünü ayırmıyordu. Alkışlar hiç olmadığı, hiç tanık olmadığım kadar coşkulu, sloganlar ise bir o kadar gürdü. Herkes etkinliğe kendini kaptırmıştı.”
Okulda çalışan bir işçi arkadaşımız: “Faşizmin tırmandığı bu günlerde vazgeçmeyenleri görmek güzel bir duygu. Sınıftan kopuk, sözüm ona sınıf siyaseti yapanların umutsuzluğuna UİD-DER’in disiplini ve coşkusu ile umut olması…”
UİD-DER’le yeni tanışan büro emekçisi bir kadın arkadaşımız: “10. yılında UİD-DER’le beraber, mücadelenin içinde olmanın, sınıf bilincinin, örgütlülüğün önemini bir kez daha görmüş olduk. UİD-DER’le mücadelenin içinde emek vermenin gururunu yaşadım. Böylesi bir zamanda insanları ayrıştırmadan bir araya getirmek büyük bir emeğin ürünüdür. Ailem UİD-DER’le ilk kez karşılaştı. Bu benim için çok heyecan verici bir andı. UİD-DER de benim bir ailem ve iki ailemin birbiriyle kenetlenmesi çok önemliydi. Ailem etkinlik boyunca çok dikkatli bir şekilde programı takip etti. UİD-DER’in bizler ve geleceğimiz için önemli işler yapmış olmasından çok etkilendiler. Etkinliğe gelmeden önce UİD-DER’e her gelişimde sorgular gözlerle bakarlar, “Neden gidiyorsun? Ne katıyor bu dernek sana?” diye sorarlardı. Sonra gördüler ki burada güzel işler yapılıyor. Bütün insanlığın kurtuluşu için mücadele veriliyor. Bundan sonra ailemin de bütün desteğini yanımda hissederek mücadeleye devam edeceğim.”
Bir inşaat işçisi arkadaşımız: “Derneğimizin 10 yıldır verdiği mücadeleyi, bu mücadelenin önemini ve değerini bir kez daha anladık. Geçmişte verilmiş olan mücadeleyi görmek ve onun ışığıyla mücadele etmemiz gerektiğini anladım. Birlik olunca işçi sınıfının ne kadar güçlü olduğunu davet ettiğimiz insanlara da göstermiş olduk. Davet ettiğim arkadaşlarım çok etkilendiler. Arkadaşlarım UİD-DER’in ilk kez bir etkinliğine katılmışlardı. Videolarda gördükleri 1 Mayıs kortejimizi ve disiplinimizi çok beğendiklerini söylediler. Bundan sonra derneğimize gelmek istediklerini ve mitinglere de katılmak istediklerini söylediler. Bu etkinlik vesilesiyle bir arkadaşıma daha verdiğimiz mücadeleyi anlatma fırsatı buldum. Geçmişte işçi sınıfının mücadelesini verenlere, bu mücadeleyi bizlere taşıyanlara sonsuz teşekkür ederim.”
Uykuya Dalıyorum Ayakta Dururken
Son Eklenenler
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...
- Ben 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılan gençlerden biriyim. Gençlerin artık seslerini duyurmaya ihtiyacı var. Sesimizi boğmaya çalışanların tuzaklarını aşıp, hiçlik duygusundan çıkıp değişimin öznesi olmak istiyoruz. 1 Mayıs’ta yaşadığımız coşkuda bunu...