Buradasınız
Ankara’da “Neden Yoksullaşıyoruz, Nasıl Sömürülüyoruz?” Semineri
Ankara’dan bir sağlık işçisi

Çok çalışıyorsunuz ama aldığınız para yetmiyor mu? Patronlar maaşınıza zam yapıp yemek molanızı mı kısaltıyor? Mesailere kalmadan ayın sonunu getiremiyor musunuz? Bu sorulara verdiğiniz cevaplar “EVET” ise sömürülenler kervanına hoş geldiniz. Aslında doğduğumuzdan beri sömürülüyoruz, çünkü sömürülenler sınıfına ait doğmuşuz demektir verdiğimiz her “evet” cevabı. Bunu hissediyoruz da nasıl sömürüldüğümüzü pek bilmiyoruz, işte onu da derneğimizde yaptığımız seminer sonrası daha iyi anladık.
Seminerde ilk önce UİD-DER’in hazırladığı videoyu izledik. İşçilerle yapılan röportajda kaç saat çalıştıkları, hangi koşullarda çalıştıklarına dair sorular soruluyor. İşçilerin verdiği cevaplar hepimizin hayatlarını anlatacak nitelikte. Bu durumu sunumu yapan arkadaşımızın verdiği basit örnekler üzerinden daha kolay anlıyoruz. Aslında hayatımız boyunca verdiğimiz mücadele yaşam mücadelesinden başka bir şey değil. Bu mücadelenin biz işçilerden yana ivme kazanmasının koşulu dağınıklıktan kurtulup, birlikte hareket etmekten geçiyor. Bu sömürü düzeninde en az işçiler kadar patronların da ayakta kalma mücadelesi var. Hangi taraf güçlü ise o belirleyici oluyor.
Sincan Organize’de güneş panelleri üretilen bir fabrikada çalışan bir işçi arkadaş yaşadığı bir olayı anlatarak duruma biraz daha açıklık kazandırdı. Zam ayı geldiğinde patronları hepsini yemekhaneye toplayarak zam oranını açıklamış. Enflasyon düzeyini baz alarak, enflasyon oranından biraz daha fazla zam yaptığını söylemiş ve “hadi %4 de kendimden vereyim” demiş. İşçiler şaşırmışlar. Kesin bunun altından bir şey çıkacak demişler. Dedikleri gibi de olmuş. “Canım patron” bu zam sonrası yemek molalarından 20 dakika kesmiş. İşçilere 20 dakika kendisi için çalışacaklarını açık açık söylemiş. Üstelik lütfedip “çay molalarını kaldırmıyorum” demiş. Aslında yasada böyle bir mola yokmuş, ama o hayrına çay molası vermiş! İşçi arkadaşın yorumu hem durumu anlatıyor, hem patronların gerçek yüzlerini gösteriyor, hem de bizim örgütsüzlüğümüzün bir kanıtı gibi. Zaten yemek molasından kesilen 20 dakikada bir panel üretiliyor ve bu panel en az 5000 TL’ye satılıyor. Yani bu patron da diğer sömürücüler gibi kaşıkla verip kepçeyle almasını iyi bilmiş. Ama tarih bize öğretiyor ki bu hep böyle gitmez. Gün olur devran döner, işçiler mücadele eder ve bu sömürü düzenine son verecek güce yeniden kavuşur.
Kahrolsun Ücretli Kölelik Düzeni!
Deprem Mağduru Genç İşçiler
Son Eklenenler
- İzmir Karşıyaka Belediyesi’ne bağlı Kent A.Ş. ve Personel A.Ş. şirketlerinde çalışan belediye işçileri, ücretlerinin ödenmesi talebiyle 28 Temmuzdan bu yana eylemlerini sürdürüyor. Kayseri Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren yatak üreticisi...
- Simsiyah gökyüzünde uçmaz oldu uçurtmam Bütün her şey oldu bana travma Bitsin artık, istemiyorum savaş, istemiyorum daha fazla
- Belki inanmayacaksınız ama bu sözlerin sahipleri de işçi. İki işçi kendi arasında sohbet ederken bir an kulağıma takıldı, içlerinden biri aynen şöyle dedi: “Bu işçiler de çok nankör canım! Ne yazı beğeniyor ne de kışı.”
- Dersim’de faaliyet gösteren Peri Tekstil’de işten atılan BİRTEK-SEN üyesi 17 işçi, sendikalarının tanınması, baskı ve mobbinge son verilmesi ve işe geri dönme talebiyle 29 Temmuzda fabrika önünde eylem yaptı. Manisa’da bulunan İtalya merkezli Bitron...
- UİD-DER’li işçiler olarak, Digel Tekstil işçilerinin direnişinin 189’uncu gününde dayanışma ziyaretinde bulunduk. Sıcak çaylarımızı yudumlarken direnişçi kardeşlerimizle uzun uzun sohbet ettik.
- TPI Kompozit grevinde işçilerin talepleri yalnızca ekonomik taleplerle sınırlı değil. İşçiler aynı zamanda sendikal haklarına sahip çıkıyor, gelecekteki kuşaklara onurlu bir mücadele mirası bırakıyorlar.
- Nazilere ait bir toplama kampının gri ve soğuk duvarları arasındaki bahçede küçük bir çocuk, babasının “saklan” dediği paslı bir metal dolaba gizlenmiştir. Babanın adı Guido’dur ve günlerdir çocuğuna “her şey bir oyun” demiştir. Kampta yaşanan...
- İnsana, doğaya, bitkilere, hayvanlara değer vermeyen iktidarın ve onların vekillerinin onayıyla ve torba yasalarla bir avuç sermaye grubunun önündeki yasal engeller aşılırken insanlığın geleceği yok ediliyor.
- Kocaeli/Dilovası’nda bulunan Omsa Metal’de işçiler, 2025’in ilk aylarında Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 Nolu şubede örgütlendiler. Toplu sözleşme görüşmelerinin başlamasının ardından Omsa Metal işvereni işten atma saldırısı başlattı. İşçiler...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi doğrudan ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin ilk oturumu 28 Temmuzda gerçekleşti. Görüşme öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde açıklama yapan KESK, kamu emekçilerinin...
- 7 Ekim 2023’ten bu yana yaklaşık 60 bin Filistinliyi katleden İsrail’in Gazze’de uyguladığı acımasız abluka nedeniyle açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Ekim 2023’ten bu yana yetersiz beslenme ve açlık yüzünden 83’ü çocuk olmak üzere...
- Banksy mahlaslı sanatçının “bomb love” isimli eseri, ilk olarak 2001 yılında Londra sokaklarından başlayarak dünyanın birçok yerinde duvarlara çizilmiştir. Eser oldukça sade ve detaydan uzak görünmesine rağmen taşıdığı mesaj oldukça derindir....
- “Son 102 günde 132 kadın cinayeti” haberleri dolaştı medyada. Bu sayılar sadece bir istatistik değil; her biri bir yaşam, bir hayal, bir yaşama sevinciydi. Her biri aramızdan koparılan bir arkadaşımız, bir kardeşimiz, bir meslektaşımız, bir...