Buradasınız
Ben Sözümü Verdim, Seneye 1 Mayıs’a UİD-DER’le!
Gebze’den bir petrokimya işçisi

Merhaba işçi kardeşlerim. 2011 yılı 1 Mayıs’ına askerde olduğum için katılamamıştım. Bu benim için çok zor olmuştu. Aklım hep İstanbul’da UİD-DER ile katılacağım 1 Mayıs’taydı. Nihayet bu hasreti 2012 1 Mayısıyla gidermiş oldum. Binlerce işçi gibi ben de UİD-DER kortejimde yerimi aldım.
Her zamanki gibi UİD-DER korteji görülmeye değerdi. O kırmızı şapkalı işçiler kendilerine yakışır bir şekilde yürüyorlardı. Yürüyüş yolunda hep bir ağızdan sloganlarımızı haykırıyorduk, işçi türkülerimizi ve marşlarımızı seslendiriyorduk. O anda çok duygulandım. Çevreden gelen bakışlar şunu dercesine bakıyorlardı bizlere: “İşte, o çocuklar bunlar! Beklenen o günlere, güzel günlere biz işçileri taşıyacak olanlar!”
Benimle beraber UİD-DER kortejine katılan bir metal işçisi arkadaşımın sözlerini unutmuyorum. “Ya kardeş, bizi buraya getirmekle ne kadar güzel bir şey yaptın. Ben 1 Mayıs’ın böyle olduğunu bilmiyordum. En başta o korkularımı giderdim. Bir de alana hem girerken hem de çıkarken UİD-DER gibi bir kortej görmedim. Seneye 1 Mayıs’a beni tekrar yaz listene” dedi. Ben de o metal işçisi arkadaşıma “bir liste de sen tutarsın” dedim.
Benimle aynı fabrikada çalışan bir işçi arkadaşım da daha önceden başka birileriyle 1 Mayıs’a katıldığını söylemişti. 2012 1 Mayıs’ından sonra sohbetimizde yaşadığı şu duyguları benimle paylaştı. “Ama onlarla katıldığımda bu kadar yorulmamıştım. UİD-DER ile katıldığımda gerçekten yoruldum. Ama bu yorgunluğa değdi mi dersen vallahi billahi değdi. Sen beni 1 Mayıs’a davet ettiğinde biz şöyle disiplinli yürüyoruz, işçi disiplinine yakışır bir şekilde yürüyoruz falan diyordun. Ben de diyordum ki içimden ya bu ne diyor. İşçiler nasıl yürürmüş öyle sıkıyor diye düşünmüştüm. Ama toplanma yerine vardığımızda kortejler oluşmaya başladığında ve yürüyüşe geçtiğimizde kendi kendime adam sıkmıyormuş, haklıymış dedim.” Bu samimiyeti duymak anlamlıydı. Bu anlamlı duyguları sınıf kardeşlerimle paylaşmak daha da anlamlıydı. Alanda bir fark vardı, o da UİD-DER farkı.
Yaşasın 1 Mayıs!
UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor!
Dayanışma
Son Eklenenler
- Artan enflasyon karşısında eriyen ücretler, gittikçe büyüyen ve dayanılmaz bir hâl alan yoksullaşma, geçim sıkıntısı, artan kiralar ve işsizliğin geldiği boyut karşısında siyasi iktidar önce inkâr politikasına başvurdu. Yoksulluktan şikâyet edenlere...
- Merhabalar dostlar. 3 yaşında bir kızım var, ellerinizden öper. Kızım diye demiyorum ama çok akıllıdır. Anlata anlata bitiremediğim minik UİD-DER’li... Elimizden geldikçe ihtiyacını karşılamaya çalışıyoruz. Ama bazen yetemiyoruz. Hayat o kadar...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Neşe Plastik fabrikasında toplu sözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine işçiler, 18 Mayısta greve çıktılar. Petrol-İş Sendikası Kartal 2 No’lu şubede örgütlü olan Neşe Plastik işçileri, enflasyon artı 1300...
- Kapitalist sistem insanlar arasında dayanışma ve yardımlaşma duygularını köreltmeye, her koyunun kendi bacağından asılacağı fikrini zehir gibi insanların zihnine nakşetmeye çalışır. Başkasının sorunlarına duyarsızlaşmamızı, birbirimize yabancı gibi...
- Türkiye’de 11 milyon kadın ev içi bakım işleri nedeniyle yani çocuklarına, hastalarına, yaşlılarına baktıkları için çalışamıyor. Çalışan kadınlarsa kaliteli ve yeterli kreşler ve bakımevleri olmadığı için büyük zorluklar yaşıyorlar. Çocukları için...
- Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’nde 1 Mayıs sadece sol partiler tarafından kutlanır. İşçiler ve sendikalar Eylül ayının ilk Pazartesi gününü “Emek Günü” olarak kutlar. Bunu yapmalarındaki kasıt Kuzey Amerikalı işçilerle dünyanın geri kalan...
- Geçen bayram, tatil olması ve ulaşımın ücretsiz olması vesilesiyle iki arkadaş Büyükada’ya gitme kararı aldık. Büyükada’yı görecek olmamızın sevinci ve heyecanının yanı sıra ulaşıma ücret ödemeyecek olmamızın rahatlığı da vardı. Bu duruma sevinenin...
- Dağlar deliniyor, nehirlerin yönü değiştirilip barajlar kuruluyor, ormanlar geri dönüşsüz bir biçimde yok ediliyor. Toprağın ve okyanusun derinliklerinden petrol ve madenler çıkartılıyor. Savaşlarla kentler tarumar ediliyor. Doğa kirleniyor,...
- Bizler bir grup metal işçisiyiz. Birleşik Metal-İş üyesiyiz. Bu sabah sendikamızın işyeri temsilcilerinden olan arkadaşımızın kardeşinin, Okan’ın, Antalya’da iş cinayetinde öldüğünü öğrendik. Henüz sadece 36 yaşındaki kardeşimiz, Okan Günay, bu...
- Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı işgal, Üçüncü Dünya Savaşının en önemli halkasını oluşturuyor. ABD ve İngiltere’nin başını çektiği emperyalist blok Ukrayna’ya silah yığarken, derinleşerek devam eden savaş tüm dünyayı etkiliyor. Emperyalist hegemonya...
- 24 Şubatta Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı savaşın emekçiler üzerindeki yıkıcı etkileri devam ediyor. Haksız ve emperyalist savaşların ölüm, yurtsuzluk, açlık, yoksulluk ve işsizlik demek olduğunu gördük bir kez daha! Tüm bunların yanında...
- İstanbul Ataşehir’de bulunan Emlak Konut GYO inşaatında çalışan işçiler 16 Nisanda direniş başlattılar. DİSK/Dev Yapı-İş ve İnşaat-İş Sendikalarının ortaklaşa örgütlediği eylemde, “Tüm Haklarımızı Alana Kadar Direneceğiz” pankartı açıldı.
- Ben bir buçuk aylık çocuğu olan bir anne ve hemşireyim. Bebeğimize iki aylıkken yaptırmamız gereken rotavirüs aşısı var. Bu aşıyı devlet karşılamıyor, aşının fiyatı da oldukça yüksek. Piyasada satılan iki farklı rota aşısı var. Bir aşı iki doz ve...