Buradasınız
Dayanışma Ziyareti ve Basın Açıklaması

Grev ve direnişlere destek sunmak amacıyla bir araya gelen “Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu” bileşenleri, 26 Mayıstan bu yana Gebze’de direnişte olan Unilever işçilerini ziyaret edip, basın açıklaması yaptılar. Basın açıklamasına grevdeki E-Kart işçileri, direnişteki Desa-Deri ve Yörsan işçileri de katıldı. Dayanışma ziyareti ve ortak basın açıklamasında “kopuk mücadeleyi birleştirme” ve “ortak mücadele ateşini büyütme” çağrısı yapıldı.
Basın açıklamasına katılan grev ve direnişteki işçiler taleplerini dövizlerle alana taşıdılar. “Yaşasın örgütlü mücadelemiz”, “işçiyiz haklıyız, kazanacağız”, “atılan işçiler geri alınsın”, “çocuğum gemicik değil, ekmek istiyor”, “yaşasın sınıf dayanışması” ve “direnişteki işçilerle 5 liranı paylaş” dövizleri taşıyan işçiler, basın açıklaması boyunca kararlılıklarını haykırdılar. Ziyaret ve basın açıklamasına HSGGP bileşenlerinden Türk-İş Sendikalar Platformu, Deri-İş, Harb-İş, Genel-İş, Belediye-İş, TÜMTİS, Tez-Koop-İş, Basın-İş, Limter-İş, Liman-İş, Eğitim-Sen, Tüm-Bel-Sen, Haber-İş, Tek Gıda-İş, Petrol-İş, Selüloz-İş, Birleşik Metal-İş, TİB ve TTB yanı sıra, UİD-DER, emek yanlısı çeşitli partiler ve işçi dernekleri de destek verdi.
Grev ve direnişteki işçiler adına ilk sözü E-Kart grevcisi Savaş Bahadır aldı. Bahadır, aylardır grev ve direnişte olduklarını, yasal haklarını kullanmaya kalkıştıklarında gözaltı, tutuklama, mahkeme, baskı ve saldırılarla karşı karşıya kaldıklarını, patronlar sınıfının her yerde işçilere karşı birlikte davrandığını ve hükümetlerin patronları koruduğunu söyledi. “Bizlerin örgütlü gücümüze güvenerek mücadele etmek ve dayanışmaktan başka bir gücümüz yok” diyen Bahadır, aylardır işsiz olduklarını, çocuklarının okul, mutfak ve geçim masraflarını karşılayamadıklarını, fakat onlara bu aylar boyunca örgütlü mücadelenin güzelliğini anlattıklarını dile getirdi. Son olarak, mücadelelerinden asla yılmayacaklarına söz vererek konuşmasını bitirdi.
Türk-İş genel sekreteri ve Tek Gıda-İş Sendikası genel başkanı Mustafa Türkel, yaptığı konuşmada, Türkiye’de demokrasiyi yalnız kendileri için isteyen zihniyeti kınadıklarını söyleyerek, “mücadeleden yılmamızı bekleyenler yanılıyorlar, dayanışmayı en yüksek noktasına çıkararak ya başaracağız ya başaracağız” dedi.
HSGGP adına basın açıklamasını yapan Hüseyin Demirdizen ise, tarih boyunca egemenlerin insanların bilinç, dayanışma ve örgütlenmelerinden korktuğunu, bugünün egemenlerinin de işçi ve emekçilerin örgütlenmesi, dayanışması ve ortak mücadelesini engellemek için her şeyi yaptıklarını vurgulayarak “bizim örgütlülüğe ihtiyacımız var” dedi. AKP’nin toplumun umutlarını sermayeye peşkeş çekmekte kararlı olduğunu, iyi bir sağlık diyerek sağlık hakkımızı öldürdüğünü, şimdi de daha iyi bir Türkiye diye vaatlerde bulunduğunu, ancak daha iyi bir Türkiye’nin Tuzla’ya bakılarak ne olduğunun iyi anlaşılacağını söyledi. Grev ve direnişteki işçilerle birleşik mücadele edeceklerini, eylemlerle güvenli gelecek talebini dile getireceklerini ve sermayenin saldırılarına karşı birleşik mücadeleyi hayata geçireceklerini söyleyerek konuşmasına son verdi.
TÜMTİS Genel Sekreteri Gürel Yılmaz da, mücadelenin sona ermediğini, burada henüz ilk kıvılcımın çakıldığını, bu ateşi büyütmek için örgütlü mücadeleyi birleştirmek gerektiğini dile getirdi. Sınıf dayanışmasını yaşamak ve yaşatmak için HSGGP bileşenlerinin kitlesel ziyaretini ve “5 liranı paylaş” kampanyasının yürütücüsü Tür-İş İstanbul Şubeler Platformunun desteğini anlamlı bulduklarını dile getirdi.
Basın açıklaması boyunca direniş alanından sık sık “sendika yoksa üretim de yok”, “yaşasın sınıf dayanışması”, “yılgınlık yok direniş var”, “baskılar bizi yıldıramaz”, “zafer direnen emekçinin olacak” ve “kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz” sloganları atıldı.
Grev ve direnişlerin kazanımla sonuçlanması için sınıf dayanışmasının yükseltilmesi ve sendikaların sınıf çıkarları temelinde birlikte hareket etmeleri büyük önem taşıyor. Sermeye sınıfına karşı işçi sınıfının mücadelesini yükseltmek için örgütlü mücadeleye!
Geleceğimiz İçin Emek Verelim
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçiler Mücadelede Kararlı
- Toros Tarım ve DYO Boya İşçileri Grevde
- Hakkını İsteyen İşçilere Dayanışma İşçilerden Gelir
- Temel Conta İşçileri Basın Açıklaması Yaptı
- Queen Tarım İşçilerinden Dayanışma Çağrısı
- TPI Compozit’te Grev Başladı
- İzmir’den Kocaeli’ye İşçiler Grev Diyor
- İzmir Narlıdere Belediyesi İşçileri Greve Çıktı
- İşçilerin Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Erlau Metal, ATR Yapı, TÜPRAŞ İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Sakarya Şehir Hastanesi İşçileri Direnişte
- Belediyelerde Grev Sesleri Yükseliyor
- Oryantal Tütün Grevcilerinin Anlattıkları
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Tütün ve Maden İşçileri Aileleriyle Grevde, Eylemde!
- Tütün, Tekstil, Maden İşçileri Mücadeleye Devam Ediyor
- İzmir’de Sunel Tütün İşçileri Greve Çıktı
- Temel Conta İşçilerinin Grevi Devam Ediyor
- Urfa’dan Trabzon’a, İnşaattan Enerjiye İşçiler Mücadele Ediyor
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/