Buradasınız
Esenyurt ve Şirinevler’de Mücadele Taleplerimiz Yankılandı!

Mücadele örgütümüz UİD-DER, giderek katmerlenen sorunlarımız karşısında çıkışsız olmadığımızı, sorunlarımızdan birlik olarak ve mücadele ederek kurtulabileceğimizi söylüyor. UİD-DER’in işçi semtlerinde yaptığı ısrarlı çalışmalar mücadeleci işçilere yol gösteriyor, umut oluyor.
UİD-DER’li işçi ve öğrenciler olarak, 20 Aralıkta Şirinevler ve Esenyurt Meydanı’nda “Asgari Ücret Sefalet Ücreti Olmasın” sloganıyla açtığımız standa, işçilerin ilgisi yoğundu. İşçi Dayanışması gazetemizi ve bildirilerimizi ulaştırdığımız işçiler bizi “hoş geldiniz” diyerek karşıladılar.
Şirinevler
Metalden tekstile, inşaattan petrokimyaya pek çok sektörden işçiyle sorunlarımıza ve bu sorunlardan kurtuluş yoluna dair sohbetler ettik. Şirinevler Meydanı, işçilerin sorunlarının ve taleplerimizin konuşulduğu bir alana dönüştü.
Konuştuğumuz pek çok işçi, işyerlerinde asgari ücrete dair hararetli tartışmaların yaşandığını aktardılar. İşçiye verilenden fazlasının hep geri alındığını söyleyen işçiler, asgari ücrete yapılacak 300 liralık zammın da aynı şekilde buhar olup uçacağından kaygı duyduklarını belirttiler. Türkiye’deki açlık sınırının 1400, yoksulluk sınırının ise 4500 lira olduğunu aktardığımız işçilerle temel ihtiyaçlarımızı gerçekten karşılayabilecek bir ücret için mücadele etmekten başka çaremiz olmadığını konuştuk.
“İşçiye kaynak yok” diyerek yıllarca işçilerin sefalete mahkûm edilmesinde büyük pay sahibi olan AKP’nin, 7 Haziran seçimlerinde aldığı yenilgi sonrası “kaynağı” yaratmak zorunda kaldığını söyleyen bir tekstil işçisi; “Madem 300 lira zam yapılabiliyor neden yıllarca bize %3 zam verdiler? Bu vicdansızlık değil midir? Ben bunlara inanmıyorum” diyerek AKP’nin ikiyüzlülüğüne tepki gösterdi.
Asgari ücretle çalıştığını söyleyen bir kadın işçi “Çok haklısınız, 300 lira zam yapılsa dahi sefalet ücreti olmaya devam edecek. Asgari ücreti biz belirleyelim” diyerek “Asgari ücret işçi kurulları tarafından belirlensin” talebimizi sahiplendi.
Pek çok işçiyle işçiden, emekçiden esirgenen ücretlerin savaşa aktarıldığını ve bu savaşlarda sınıf kardeşlerimizin öldüğünü konuştuk. Türkiye’nin Ortadoğu’daki yağma savaşına bulaştığını ve devletin Kürt illerinde haksız bir savaş yürüttüğünü, “Savaşa Değil Emekçiye Bütçe” talebiyle bu savaşlara karşı mücadele etmek gerektiğini konuştuk. Kürt bir inşaat işçisi, duygularını “Tüm insanlar sizler gibi olsa dünya yaşanabilir bir yer olur” diyerek ifade etti.
Esenyurt
Esenyurt Meydanı’nda da işçilerin yoğun ilgi gösterdiği standımızda ağırlıklı olarak kadın işçilerle buluştuk. Eşleri ve çocuklarıyla standımızı ziyaret eden kadın işçilerle, UİD-DER Kadın Komitesi’nin “Emekçi Kadınlar Mücadeleye” kampanyası üzerine konuştuk. Kampanya taleplerimizi dinleyen kadın işçiler bize koşullarını anlattılar ve kampanyamızı desteklediklerini aktardılar.
Standımıza “bıktık artık kadınların öldürülmesinden, şiddet görmesinden” diyerek yönelen bir kadın işçi, cinnet, öfke alkol bahanesiyle kadınları öldüren erkeklere yapılan ceza indirimlerine de isyan etti. Bu konuşmayı duyan bir erkek işçi; yaşadığı ekonomik zorlukları, kahırlı yaşamı, eşiyle arasının bozulduğunu anlatarak “ben şimdi nasıl cinnet geçirmeyeyim” diyerek karşılık verdi. Sohbetimiz boyunca egemen sınıfın işçilere dayattığı sefalet koşullarının aile içi şiddete de yol açtığı, eşlerin tepkilerini birbirine değil patronlar sınıfına yöneltmesi gerektiği ve hem daha iyi yaşamak hem de akıl sağlığımızı yitirmemek için işçi mücadelesine girişmek gerektiği üzerine konuştuk.
Atanamayan öğretmenler, derneğimize üye olmak istediğini ifade eden işçiler, çocuklarına giysi alamadığını söyleyen anneler, 12 saat çalışıp tükenen yine de ailelerini geçindiremeyen babalar, işsizlikle kıvranan gençler kampanyamıza destek olmak için ellerinden geleni yapmak istediklerini ifade ettiler.
Sefalete mahkûm edilen, haksız savaşlarda birbirine kırdırılan ve türlü sorunlar yaşayan biz işçiler çaresiz değiliz. İşçi arkadaşın dediği gibi dünyayı yaşanabilir bir hale getirmek bizlerin elinde. Mücadeleci işçiler UİD-DER’in çalışmalarına omuz vermeli ve sömürü düzenine karşı mücadele etmelidirler.
Son Eklenenler
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...