Buradasınız
“Gerekirse Grev de Yap!”
İzmir’den emekli bir işçi

Başlıkta yer alan ifadeler, Hakkı Özkan’ın “Grevden Sonra” romanındaki öncü işçi Nuri’nin eşinin sözleridir. Nuri, grevde öncüdür; mayası sağlam, kararlı bir işçidir. Yazar Hakkı Özkan matbaa işçiliği yapmıştır, yaşadıklarını romana aktarmıştır. “Hayatımın özeti” olarak tarif ettiği bu kitap, sınıf temelinde örgütlenmiş genç işçilere mutlaka ulaşmalıdır.
Romandaki Nuriler, Yağtulumlar; yüreğinde sınıf kini taşıyan, içten içe devrimci cevherlerdir. Onların yanında, her işyerinde rastlayabileceğimiz Fehmi gibiler de vardır. Ancak azınlıktadırlar. Nuri’nin eşi ise en az onun kadar yüreklidir. Eşi sarsıldığında, dimdik durup “Gerekirse grev de yap” diyerek cesaret verir.
Darağacı Mahallesi... Bu mahalle Alsancak’ın arka tarafında, şimdiki adını yitirmiş, büyük fabrikaların olduğu bir bölgedir. Eski İzmirli işçi ve emekçiler buraya hâlâ “Darağacı” der. Çünkü bir zamanlar burada çok sayıda insan idam edilmiştir. Aynı zamanda bu bölge, Alsancak Garı’na ve limana yakın olduğu için sanayinin ilk kurulduğu yerlerden biri olmuş, etrafı da işçilerin yaşadığı gecekondularla çevrilmiştir. TARİŞ fabrikası da bu mahallede yer alır. 1980’in başında, faşist saldırılara direnişle yanıt veren TARİŞ işçileri hâlâ hafızalardadır. O günlerde zenginler bu bölgeden geçerken burunlarını kapatırdı, çünkü tüm fabrika atıkları İzmir Körfezi’ne akardı. Zenginler Alsancak kıyılarında, işçilerse arka sokaklarda yaşardı.
Geçtiğimiz günlerde, Alsancak Kordon’daki özel bir diş kliniğine uğradım. Diş doktoruna 23 bin belediye işçisinin grevi hakkında ne düşündüğünü sordum. “Belediye işçisi grev mi yapar! Grev eski moda. İzmir’e hiç yakışmadı. Başkan çöp topladı, biz de topladık. Ayıp oldu” dedi. Küçük burjuva zihniyetin tipik bir yansımasıydı bu. “Peki, belediye başkanı işçilerin haklı taleplerini kabul etseydi grev olur muydu? Grev sayesinde çöp toplamanın ne kadar önemli olduğunu anladınız mı?” dedim. Cevap yoktu.
Kordon’dan Alsancak Garı’na yürüdüm. Grev sona ermişti. Sokaklar tertemizdi. Kamyonlar çöpleri topluyor, hızla uzaklaşıyordu. Grev süresince işçilere düşmanca bakanlar, şimdi onları yine yok sayıyordu. Bir çayın 300 lira, kahvenin 550 lira olduğu kafelerin sahipleri, işçilere tepeden bakmaya devam ediyordu.
İşte sevgili işçi kardeşlerim, bu grev, TARİŞ direnişi gibi burjuvazinin ve küçük burjuvazinin korkulu rüyasıdır. Nâzım Hikmet’in dediği gibi, “Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar.” Burjuvazi, işçi sınıfının gövdesinin gölgesinden bile korkar. Küçük burjuvazi ise kim güçlüyse ona yanaşır. Fehmi gibiler ömürlerini yalakalıkla geçirir. Ama Nuriler, Yağtulumlar düşseler bile yeniden kalkarlar. Çünkü mayaları sağlamdır. Çünkü onlar sınıf mücadelesinin özüdür.
- Doğru Tarafta, İşçi Sınıfının Safındayım
- Emekçi Kadınlar ve Barış
- Gene Takmışsın Kırmızı Şapkayı, Greve mi Gidiyorsun?”
- “Çöpçü” Demek Hakaret mi?
- Gençlere Örgütlü Mücadele Deneyimi Aktarmak…
- “Kurt Ağladı, Biz de İnandık”
- “Gerekirse Grev de Yap!”
- Sınıfımızın Yaşlılarının Payına Ölüm Düşüyor
- “Sınıfsal Bir Tarafı Var mı?”
- Ana-Baba-Oğul UİD-DER Saflarında Yürüyenlere Selam Olsun
- Bu Kalp Nasıl Atmaya Devam Edecek?
- Egemenlerin Değil, Sınıfımızın Gözüyle Bakalım!
- “Kendini de Beni de Yaktın Celal!”
- Uğruna Mücadele Ettiğimiz Bizimdir
- Grev Çocukları
- “Felsefe Yapma Birader!”
- Şeytanla Dost Olunmaz!
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- “60 Bin Maaşla Çoban Bulunmuyor.” Yersen!
- Bu Kandırmacalara Verilecek Cevabımız Var!
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...