Buradasınız
Hacettepe Hastanesi’nde İş Bırakma Eylemi

Ankara Hacettepe Hastanesi’ne bağlı taşeron şirkette, zor şartlar altında çalışan işçiler uzun bir süredir birçok sorunla karşı karşıyalar. Hastanede posta görevinde çalışan taşeron işçilere, görev tanımlarında olmadığı halde, uzun bir süredir hasta alt bakımları yaptırılıyordu. Bu durumdan şikâyetçi olan işçiler, son zamanlarda hasta alt bakımını yapmamaya başladılar. Bütün hastaneye yayılma eğilimi gösteren bu durum taşeron firmayı rahatsız etmeye başladı. Posta işçileri dışında yine taşeronda garson olarak çalışan işçiler de boş ağırlığı 25 kilo, dolu ağırlığı 80 kilo olan ve içinde sıcak yemek bulunan termobox adlı büyük kapları indirip kaldırmak zorunda kalıyorlardı. Bu nedenle birçok iş kazası gerçekleşiyordu. Hastane işçileri bu durumu protesto etmek için bir basın açıklaması gerçekleştirmeye karar verdiler. Arkadaşlarıyla beraber basın açıklamasına katılan Fevzi Gökdoğan adlı taşeron işçi, basın açıklamasından çok kısa bir süre sonra, 18 Mayısta işten çıkarıldı.
Sendikal mücadele veren ve Fevzi Gökdoğan’ın işten çıkarılmasından rahatsızlık duyan taşeron işçiler, 18 Mayıstan itibaren Gökdoğan’ın işe iadesi ve taşeron işçilerin sıkıntılarının giderilmesi için iş bırakma eylemi hazırlığına başladılar. Tek tek işçi arkadaşlarıyla konuşarak ortak sorunlarının çözümü ve haksız yere işten atılan arkadaşlarının işe iadesi için eyleme çağırdılar. İşçiler 20 Mayısta, sabah saat 07.00’dan itibaren Hacettepe Hastanesi Çocuk Acil bölümü önünde bir araya gelerek iş bıraktılar. “İşçi Kıyımına Son, İşimizi Geri İstiyoruz” pankartı arkasında toplanan işçiler, sloganlarla haksızlığa karşı tepkilerini haykırdılar. “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız”, “Susma Haykır Taşerona Başkaldır”, “Zafer Direnen Emekçilerin Olacak” diyen işçiler, pek çok sıkıntılarını dile getirdiler.
Derneğimiz üyesi işçiler de destek için Hacettepe işçilerinin arasında yerlerini aldılar. İşçi Dayanışması’na konuşan taşeron işçiler, sıkıntılarını dile getirdiler. Çocuk Acil’de çalışan bir grup posta işçisi tepkilerini şu sözlerle ifade ettiler: “Görev dışında çalıştırılıyoruz. Her şey yasak, insan yerine konmuyoruz ve üzerimizde çok fazla baskılar var. Bunun sonucunda ruh sağlımız bozuldu. Aynı zamanda giyinme ve dinlenme yerlerimiz de yok.” Onkoloji Bölümünde çalışan başka bir kadın işçi, arkadaşlarının taşeron firma tarafından tehdit edildiğini, bu yüzden eyleme gelmekten çekinen arkadaşlarının olduğunu söyledi. 11 yıldır garson olarak çalışan bir taşeron işçi, taşeronluk ve termoboxlarla ilgili sıkıntıları dile getirirken, “Fevzi bizim için uğraştı, biz de onun için direniyoruz” dedi. İşten atılan ve 9 yıldır taşeronda posta olarak çalışan Fevzi Gökdoğan, İşçi Dayanışması’na bir açıklama yaparak yıllardır görevleri olmadığı halde hasta bakımı yaptıklarını, buna karşı durduklarında ise kurban seçilerek işten atıldığını ifade etti. 15 garson arkadaşının sakatlandığını ancak termobox taşımaya devam ettirildiklerini, hatta ayağı yanan bir garson işçiyi bile hastanede tedavi etmediklerini dile getirdi. Rapor tutmamak için iş kazası geçiren işçileri dahi tedavi etmeyip başka bir hastaneye gönderen Hacettepe Hastanesi yönetimi, taşeron işçilerin haklarını hiçe sayıyor. “Ben pes edersem arkadaşlara dayanak kalmaz” diyen Fevzi Akdoğan, bu eylemin başarısızlığı halinde işçi kıyımına devam edileceğinin altını çizdi. Akdoğan, sözlerini iş akdinin feshinin iptali gerçekleşinceye kadar direnişe ve mücadeleye devam edeceklerini dile getirerek bitirdi.Saat 11.00’da 3 taşeron işçi temsilcisi, Dev-Sağlık İş, SES ve TTB’den de birer temsilci hastane yönetimiyle bir görüşme gerçekleştirdiler. Görüşme devam ederken Fevzi Gökdoğan görüşmeye çağrıldı. Yapılan görüşmeler sonucunda Fevzi Gökdoğan’ın işe iadesi sözü verilirken, hasta alt bakımlarının taşeron işçilerin görevi olmadığı, bu hizmetin hemşireler tarafından verilmesi gerektiği hastane yönetimi tarafından kabul edildi. Garsonların taşıdığı termoboxların 25 kilo olarak değiştirileceği sözü verildi.
Toplantının ardından görüşme heyetinden çalışma arkadaşlarının işine döneceğini öğrenen işçiler, bu durumu alkışlarla karşıladılar ve eylemlerini bitirerek işlerine geri döndüler.
- İzmir’den Kocaeli’ye İşçiler Grev Diyor
- İzmir Narlıdere Belediyesi İşçileri Greve Çıktı
- İşçilerin Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Erlau Metal, ATR Yapı, TÜPRAŞ İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Sakarya Şehir Hastanesi İşçileri Direnişte
- Belediyelerde Grev Sesleri Yükseliyor
- Oryantal Tütün Grevcilerinin Anlattıkları
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Tütün ve Maden İşçileri Aileleriyle Grevde, Eylemde!
- Tütün, Tekstil, Maden İşçileri Mücadeleye Devam Ediyor
- İzmir’de Sunel Tütün İşçileri Greve Çıktı
- Temel Conta İşçilerinin Grevi Devam Ediyor
- Urfa’dan Trabzon’a, İnşaattan Enerjiye İşçiler Mücadele Ediyor
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
- Antep’te Tekstil İşçilerinin Düşük Zamlara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Chinatool Otomotiv İşçileri Greve Çıktı
- Antep’te Tekstil İşçileri Düşük Zamlara Karşı Mücadele Ediyor
- Kaynak Tekniği İşçileri Grevde
- Yolbulan Metal İşçileri Eylemlerine Devam Ediyor
- GE Grid Solutions Grevinde Anlaşma Sağlandı
Son Eklenenler
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...