Buradasınız
Hayat Kime Zor?
Sarıgazi’den bir işçi

Hayat zor! Bu cümleyi hep duyarız değil mi? Bazen biz söyleriz, bazen en yakınımızdakilerden duyarız. Hesaplar tutmadığında ya da bir aksilik olduğunda ağzımızdan çıkıverir: Hayat zor! Çok dertlidir bu cümle kendi içinde. Tümden bakar halimize, tümden yorumlar bizi.
Peki, hayat zor mu? Bize zor olduğu kesin. O halde bunun bir nedeni olmalı. Eğer her şey bir sebep sonuç ilişkisi içinde oluyorsa hayatın zor oluşunun da bir sebebi olmalı. Ya da soruyu şöyle soralım: Hayatı sana, bana, bize zorlaştıran kim? Öyle ya, kimse kendisine bilerek ve isteyerek zor yollar çizmez. Peki, ama kim veya kimler reva görüyor bu zor hayatı bize? Hepimiz hepitopu asgari ücret alarak uzun saatler çalışıyoruz. Bu bir sorun mu? Evet, büyük bir sorun. Çünkü asgari ücret geçinmemize yetmiyor. Suya, elektriğe, telefona, kiraya, yola, yiyeceğe, giyeceğe zam üstüne zam yapılıyor ama asgari ücret artmak yerine eriyor! Eğer asgari ücretin yetip yetmediği sorusunu Cumhurbaşkanına değil herhangi bir işçiye sorsak, hiç tereddütsüz “yetmiyor bu ücret” cevabını alırız. Ama Cumhurbaşkanına sorunca, “İşçilere her gün 3 simit, 3 çay yeter! Hem asgari ücret deyip geçmeyin, çok para çok! 320 kilo şeker alıyorsun yahu!” yanıtını alıyoruz.
Bir tarafta günlük hayatımızda ihtiyaç duyduğumuz her şeye yapılan zamlar, diğer tarafta ise eriyen ücretimiz... Böyle olunca geçinmek de zor haliyle. Örnek verecek çok şey var daha. Meselâ akaryakıt fiyatlarına ortalama her on günde bir zam geliyor. Sonra ham petrolün varil fiyatı 85 dolardan 62 dolara düşüyor. Peki, fiyatlar düşüyor mu? Hayır! Devletin Rusya’yla yaptığı anlaşmada doğalgaz alım fiyatı düşüyor. Peki iki ay önce yapılan %10’luk zam geri çekiliyor mu? Hayır! Eee, bu durumda hayat nasıl zor olmasın kardeşim! Zor gerçekten çok zor! Yalnızsan zordur her şey.
Peki, acaba tepemizdekilere, patronlara zor mudur hayat? Sizce onların bizimki gibi dertleri var mıdır? Bir düşünelim: Neden zor olsun ki? Onlar için gece gündüz çalışan bizler varız. Biz çalışıp üretiyoruz, onlar da ürettiklerimize el koyarak lüks hayatlarını devam ettiriyorlar. Örgütlü olmaz ve mücadele etmezsek zor bizim, refah ise hep patronlar sınıfının olacak. Onlara hayatın keyfi ve sefası, bize uzun çalışma saatleri, fazla mesailer, vardiyalar, iş cinayetleri düşecek.
Gelin hayatı bize zorlaştıranlara karşı birleşelim. Eğer birleşir ve mücadele edersek hayat bize başka şeyler vaat ediyor. İşte mücadele örgütümüz UİD-DER bu gerçeğin farkında olarak bütün işçileri en yakıcı sorunlarına karşı örgütlenmeye davet ediyor. Bu bağlamda başlamış olan “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine ve Taşeronlaştırmaya Hayır!” kampanyamız var. Bize düşen görev hayatı bize zorlaştıran patronlara karşı birleşerek ve örgütlenerek mücadele etmektir. Ancak o zaman hayatı biz işçiler için daha anlamlı ve rahat yaşanır duruma getirebiliriz.
Patronlarda Oyun Bitmiyor
Bir Etkinliğin Bize Anlattıkları
Son Eklenenler
- Gaziantep’teki Zeugma Mozaik Müzesinde dünyaca bilinen bir mozaik yer alıyor. “Çingene Kızı” adı verilen ve 1800 yıllık geçmişe sahip bu mozaiğin göreni etkileyen, güçlü bir yanı var. Farklı renk ve dokulardaki binlerce küçük taşın birleşiminden...
- 1 Mayıs yaklaşıyor. Ankara’dan emekçi kadınlar olarak sizlerle 1 Mayıs’a hangi taleplerle katılacağımızı paylaşmak istedik. Bu vesileyle tüm emekçi kadın kardeşlerimizi kendi taleplerini, ortak taleplerimizi birlikte dile getirmek için 1 Mayıs’ta...
- Geçtiğimiz günlerde yandaş medyada tam anlamıyla “yersen” cinsinden bir haberle karşılaştım. Manşeti oldukça cafcaflıydı: “60 bin maaşla çoban bulamıyorlar!” Bu “hadi canım” dedirten cinsten haber, kandırılmaya açık olanlara “köyümüze dönelim,...
- 19 Mart’tan bu yana artan baskılara, gözaltılara, tutuklamalara ve proje okullarındaki keyfi atamalara karşı protestolar devam ediyor. Bursa Demokrasi Bileşenleri ve Anne-Baba Dayanışma Ağı öncülüğünde yüzlerce kişi 19 Nisanda “Hak, Hukuk, Özgürlük...
- Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Sunel Tütün, Oryantal Tütün ve TTL Tütün fabrikalarında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 1700 işçi greve çıkmıştı. İşçilerin grevi 12 Nisanda kazanımla sonuçlandı. Doruk Madencilikte çalışan...
- Gebzeli işçi, emekçi kadınlar olarak bir araya geldik ve “UİD-DER ile 1 Mayıslar” videosunu izledik. Sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, tüm emekçi kadın kardeşlerimizi ortak bir mücadele duygusuyla ayağa kalkmak için 1 Mayıs’a çağırmak...
- Uçak yolculuğu yapanlar bilir. Yolculuk esnasında uçağın kabin basıncının düşmesi, oksijen seviyesinin azalması durumunda oksijen maskeleri devreye girer. Yanımızda çocuğumuz olsa böyle bir durumda çoğumuz maskeyi önce çocuğumuza takmaya çalışırız,...
- Gelsinler yoldaşlar ben hazırım/ İki satır, bir mısra şiirle hazırım/ En karanlık dönemlerde/ Ektiğim tohumlar yeter bana/ Gelsinler yoldaşlar ben hazırım
- Milli Eğitim Bakanlığının proje okul atamalarına tepkiler devam ediyor. Eğitim Sen, proje okul uygulamaları ve atamalarına karşı 18 Nisanda Cağaloğlu Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.