Buradasınız
Hayatımdaki İlk 1 Mayıs
Hacettepe Hastanesi’nden bir taşeron işçi

Hayatımda yaşadığım ilklerden bir tanesi. Ama asla son bulmasını istemediğim bir mutluluk ve coşkuyu, bir arkadaşta bulamadığım o kardeş bağını o gün, yani 1 Mayıs günü işçi bayramında buldum. En son koltuğumun kabardığını lisedeyken bir kavgada, haklı olduğum için arkadaşlarım bana destek çıktığında hissetmiştim. Bu duyguyu bir daha tadabileceğime ihtimal vermiyordum. Ama Ankara Sıhhiye’den başlayan serüvenim bazı şeyleri tekrar hissedeceğimin habercisiydi. Yolumuz uzundu ama marşlarımız o kadar gürdü ki, derneğimizin Aydınlı temsilciliğine varmamız bir nefes kadar kısaydı.
O heyecan, o beklenti sabahın ilk ışıklarında güneş gibi doruğa varacaktı. Ve beklenen an gelmişti. Hayatımda ilk defa katıldığım 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlayacaktım. UİD-DER’li arkadaşlarımla omuz omuza, kol kola ayrılmaz bir zincirin halkaları gibi kortejimizi oluşturmuştuk. Sağıma bakıyorum işçi kardeş, soluma bakıyorum işçi kardeş. Herkes bendi, ben de herkestim. Sloganlarımız, marşlarımız sadece alınan bir nefes değil, duyulduğunda kafa yorulması gereken haykırışlardı. Çünkü televizyonda şahit olduğum 1 Mayıs görüntüleri ve atılan sloganlar bana hep yabancı gelmiştir. Lakin UİD-DER kortejinde atılan sloganlar bizi anlatan, işçilerin talepleri olan sloganlardı.
Evet, dostlar bu 1 Mayıs benim için bir ilkti ve herkesin bu ilki yaşamasını, o alanlarda olmasını ve ne kadar güçlü olduklarını hissetmelerini isterim. Çünkü UİD-DER kortejinde bu coşkuyu yaşamak gerçekten bambaşkaymış.
Yarın
Kıraç’ta 1 Mayıs Etkinliğimiz
Son Eklenenler
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...
- Ben 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılan gençlerden biriyim. Gençlerin artık seslerini duyurmaya ihtiyacı var. Sesimizi boğmaya çalışanların tuzaklarını aşıp, hiçlik duygusundan çıkıp değişimin öznesi olmak istiyoruz. 1 Mayıs’ta yaşadığımız coşkuda bunu...