Buradasınız
Haydi, 1 Mayıs’a!
Kıraç’tan bir metal işçisi
Selam işçi kardeşler. Bir seçim dönemini geride bıraktık. İşçilerin büyük bir çoğunluğu iktidara gelecek olan partilerden çok şey beklese de, patronların hiçbir partisinin işçilere bir hayrı yoktur. AKP hükümeti iyi ve canlı bir örnektir bizler için. Bu hükümet, 11 yıl boyunca yaşamımızda kalıcı iyileşmeler yapmak bir tarafa, daha çok var olan haklarımıza büyük saldırılar düzenlemiştir. Alınmayan iş güvenliği önlemleri ve patronlara caydırıcı bir yaptırımın olmaması yüzünden 11 yılda 15 bin işçi arkadaşımızı iş kazalarında kaybettik. Kuyruklar bitti diye övünen Erdoğan, bir gerçeği bizden gizlemektedir. Kuyruklar daha da uzadı, çünkü doktorlar hastalara yetişemiyor. Çünkü insanlar aşırı çalışmaktan ve sağlıksız beslenmeden dolayı çok daha fazla hasta oluyorlar. Buna karşılık hastaneler ve ilaçlar paralı hale geldi. Aslında biten kuyruk değil ilgi oldu. Birçok işçi arkadaşımız hastanelere gitmeye bile korkar duruma gelmiştir.
Hemen her gün bir şeye zam geldiği yetmezmiş gibi zaten üç kuruş olan maaşlarımızdan ve temel tüketim ürünlerinden dünyanın vergisi kesilmektedir. Bizim sırtımızdan elde edilen milyon dolarları valizlerle taşıyan başbakan ve şürekâsı, sıra biz işçilere gelince üç kuruş zammı bile çok görmektedirler. Haliyle biz işçiler yoksullaştıkça daha çok fazla mesailere sarılır duruma sürükleniyoruz. Çalışma saatlerinin ortalama 12 saate yükselmesine rağmen kimi işyerlerinde 16 hatta 24 saate kadar da çalıştırılmaktadır işçiler.
Başbakan ve ekibi milyon dolarlarla oynarken biz işçiler bütçemizdeki açığı daha çok mesaiye kalarak kapatmaya çalışıyoruz. Peki, yetiyor mu? Hayır, ne kadar çalışırsak çalışalım yetmiyor. Çünkü gelir az, gider çok. Daha uzun saatler çalıştıkça daha çok yıpranıyor, daha çok ömrümüzü tüketiyoruz, yine de yetmiyor. Biz çalıştıkça patronlar zengin oluyor, bize yine boş vaatler ve yoksulluk düşüyor.
İçinde yaşadığımız durum da gösteriyor ki, ne patron partilerine bel bağlamak ne de fazla mesailerde ömür tüketmek biz işçileri kurtarabilir. Şairin dediği gibi şu her dalı yemiş dolu dünyadan çekip gidiyoruz. İşte yaşadığımız tüm bu haksızlıklara dur diyeceğimiz ve haklı taleplerimizi dile getireceğimiz bir 1 Mayıs daha yaklaşıyor. Uzayan iş saatlerine ve azalan ücretlerimize dur demek için bu 1 Mayıs’ta da işçilerin uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1Mayıs’ta yerimizi almalıyız.
İŞ SAATLERİ KISALTILSIN, ÜCRETLER YÜKSELTİLSİN!
ÖRGÜTLÜYSEK HER ŞEYİZ, ÖRGÜTSÜZSEK HİÇBİR ŞEY!
Tahterevalli
İşçi Çocuklar
Son Eklenenler
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...