Buradasınız
İşçi çocuğu olmanın zorlukları
11 yaşında bir işçi çocuğu
Merhaba, ben bir işçi çocuğuyum. Annemle hiç vakit geçiremiyorum. Bunun sebebi ise annemin sürekli patronlara hizmet etmesidir. Eminim diğer işçi çocukları da benim gibi aileleri ile vakit geçiremiyorlardır. Ben küçükken de, annem vardiyalı çalışıyordu. Benim küçüklüğüm de fabrika bahçelerinde geçti. Annemle birlikte ben de fabrikaya gidiyordum. Yani, vardiyalı olarak kreşe gidiyordum. Çocuk yaşta parklarda oynamam gerekirken, ben sabahın köründe kalkıp kreşe gitmek zorunda kalıyordum. Hele de akşam vardiyaları yok mu? Kreş fabrikadan uzaktaydı. Yolda fabrikaya gelirken hep uyuyorduk serviste. Sonra annem alıyordu servisten. Eve dönmek için tekrar servise biniyorduk. Benim gibi çok işçi çocukları vardı. Gece eve gelmemiz saat 1’i buluyordu. Sonra da uykum kaçıyordu. Şu patronlar yok mu? İşçilere neler çektiriyorlar. Annelerimizle birlikte küçük yaşta bizler de zorluk çekiyoruz. Patronlar olmasaydı, dünya güllük gülistanlık olurdu.
İşçi çocuğu olmanın bir diğer zorluğu da, istediğin elbiseler alınamıyor. Hele tersanedeki ölen işçilerin çocuklarını düşünün. Onlar için hayat daha da zordur herhalde. Hep şu patronlar yüzünden. Şimdi biraz daha büyüdüm ama gene hep yalnız kalıyorum. Annem işe sabah 7’de gidiyor. Akşam ise 8’de geliyor. Bazen 6’da geliyor ama gece gene işe gidiyor ve sabah 10’da geliyor. İşçilerin yaşadığı zorlukları çocukları da yaşıyor. İşçi çocuğu olmak o kadar zor ki. Düşünün, annenizle günün sadece birkaç saatini birlikte geçirebiliyorsunuz. Gene patronlar yüzünden
Annemle birlikte UİD-DER’e gidiyoruz. Ben o zaman çok mutlu oluyorum. Orada çok güzel şeyler öğreniyorum, tiyatro çalışmasına katılıyorum. İşçi ağabeylerim ve ablalarım bana çok iyi davranıyorlar. İşçilerin ve çocuklarının yaşadığı sıkıntılar var. Bunların nasıl çözüleceğini öğrenmek için annem UİD-DER’e gidiyor. Ben de onu destekliyorum. Tüm işçiler ve çocukları UID-DER’e gitmeli ve patronlara karşı birlikte olmalılar. UİD-DER’e minnettarım. Bana öğrettiği her şey için teşekkür ederim.
İşçiler UİD-DER’e,
Çocuklar UİD-DER’e,
Gelecek güzel günler için!
“Grev mutfakta kırılır”
Son Eklenenler
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.