Buradasınız
İki Duvar
diğer yazarlar
1 Mayısı geride bıraktığımız şu günlerde eski bir sokaktaki duvarda gördüğüm “Katliamı Unutma 1 Mayıs” yazısı beni oldukça duygulandırdı.
Tarihi günler unutulmaz. Üzerinden çok zaman geçse de hatırlanır ve anılır. 1 Mayıs işçi sınıfı için unutulmayacak evrensel bir gün. Tarihsel günler insanlığı ileriye götüren günlerdir. İnsanlığı ileriye götüren böylesi günlerde daima karşıt sınıflar karşı karşıya gelmiş ve mücadele etmişlerdir. Eski ile yeni, haklı ile haksız ve güçlü ile güçsüz sınıfların mücadelesidir böylesi günler. 1 Mayıs işçi sınıfı ile burjuvazinin karşı karşıya geldiği, mücadeleye tutuştuğu ve burjuvazinin geriletildiği bir gündür. Amerika işçi sınıfının şahsında 1 Mayıs’ta tüm işçiler kazanmıştır.
Duvar yazısını 3 Mayısta gördüm. Şaşırdım. Ben yaklaşık 6 aydır bu caddeden servise binmek üzere işe gidiyordum oysa. Neden onca zaman yazıyı görmedim acaba? Gerçi uzun zamandır duvar yazıları, yani işçilere ait sloganlar ve talepler yazılmıyor, eskilerse silinip gitti. Ancak ben hep büyük bir dikkat ve merakla bakmışımdır sokaktaki yazılara… Evet, yazı pek belirgin değildi, belli ki üzerinden yıllar geçmişti… Fakat bir kez daha baktığımda gayet netti. Hayır, başka bir neden olmalıydı beni körleştiren… İyice düşündüğümde iki sebep buldum. Bunlardan ilki her sabah işe yarı uykulu gitmemdi. Günün yorgunluğunu üzerimden atmadan sabahın köründe sokaklara çıkıp fabrikaya gidiyorum. Bıraksalar bir güzel uyuyacağım. Ancak çalışmamak demek aç kalmak demek. Demek ki iş dışında enerjimi, beynimi ve algılarımı kullanmıyormuşum. Günün en enerjik saatini fabrikaya verince posam çıkmış halde eve geri dönüyordum. Sanki iş dışında derin bir uykuda, gözü kör, halsiz, bitkin yaşayan ölüler gibiydim.Kim bilir bu yazı ne zaman yazıldı? Sınıf mücadelesinin yükseldiği 70’li yıllarda mı? Hani burjuvazinin tir tir titrediği, korktuğu ve 37 sınıf kardeşimizi katlettiği ‘77 1 Mayısının ertesinde mi? Yoksa 80’lerin karanlık yıllarında mı? Faşizme, sıkıyönetime, korkuya inat mı yazıldı? Yoksa 90’lı yıllarda mı? Sınıf mücadelesinden bihaber, futbol ve pop kültürüyle yetişen gençliğe inat mı yazıldı bilmiyorum. Fakat şunu çok net biliyorum ki, burjuvazi bize tarihimizi unutturmak istiyor. Dünü, bugünü ve yarını bilmeyen, her söylediğine inanan insanlar olmamızı istiyor. Haklarımızı nasıl kazandığımızı unutturmak istiyor. Kim olduğumuzu unutturmak istiyor. Unutan bir insan veya bir sınıf yenilmeye mahkûmdur. Unutmanın da bir bedeli vardır. Unutan bir sınıf pek çok katliamla karşı karşıya demektir.
Geçtiğim yollarda, günümüzü resmeden ikinci bir duvar daha var. Üstte “Egemenlik Milletindir” sahtekârlığının yazıldığı bez afiş ve altta mahalleli gençlerin yazdığı uçuk yazılar. 1980 faşist darbesinin toplumu getirdiği son nokta bu ikinci duvar. Geçmişi unutanların duvarı!Ben bu 1 Mayıs’a Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği kortejinde katıldım. Sınıf mücadelesine ve sınıf disiplinine yakışır bir bayrak altındaydım. Bu 1 Mayıs bilincimi ve ruhumu ilerletmiş, gözümü açmış ve sınıfın devrimci mücadelesine olan inancımı bir kat daha arttırmıştı.
1 Mayıs 1977 katliamını unutma! Her şeyi öğren, hiçbir şeyi unutma!
DUVAR KANIYOR
Bir işçi mahallesinde Eski bir sokakta İki duvar var Duvarda İki dünya İki sınıf İki düşman yazı Karşı karşıya durur. Akar iki duvarın ortasından insanlar Kimi fabrikaya Kimi okula Kimi …… Bir işçi mahallesinde Eski bir sokakta İki duvar var Duvarda İki yürek İki yumruk İki söz Karşı karşıya durur. Yürür insanlar Kimi bakar sağa Kimi sola Kimi … Tarihin devrimci mirasıyla Bir Mayıs günü Ben de geçtim o sokaktan Ben de gördüm o duvarları Ben de okudum o yazıları Ben de Ben de haykırdım geleceğe “Katliamı unutma!” Unutmak yarısıdır Kanlı katliamların O eski sokakta O duvarda O yazıda Kan kızıl bir aynada Bizimkileri gördüm Hâlâ kanıyor yaraları Cesur duvar yazılarında
UİD-DER
Paris Komünü bizim için bir ışıktır
Son Eklenenler
- Asırlar boyunca kalem ve kâğıdın tek sahibi egemenler oldu. Böylece olayları, bu olaylardan çıkarılacak sonuçları kendi ihtiyaçları doğrultusunda kurgulayıp kaydettiler, yani tarihi yanlı ve yanlış anlattılar. Bu nedenle resmi tarih, egemen...
- Siyasi iktidar 2025 yılını “Aile Yılı” ilan etti. “Aile yılı” ifadesi kendi başına bakıldığında kulağa hoş gelebilir. Ancak bunu dile getirenlerin bugüne kadar yaptıklarına ve paketin içeriğine bakıldığında durumun hiç de aile ve toplumun mutluluğu...
- Yeter be hey/ Uyan/ Uyanalım artık bu beyhude uykudan/ Emektir doğadakini işleyip dönüştüren/ Tüm zenginlik;/ İşçinin kolunun gücü/ Gözünün feriyle oluşur
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...