Buradasınız
İmza Standımızı Bakırköy’de Kurduk
Sefaköy’den bir işçi

UİD-DER’in “İş Kazaları Kader Değildir, İş Ölümlerini Durduralım” sloganıyla başlattığı kampanyanın standını Bakırköy Meydanı’na da kurduk. İlk olarak masamızı açtık, pankartlarımızı, dövizlerimizi astık. Ardından iş kazası geçirmiş işçilerin trajik görüntülerini yansıtan fotoğraf sergimizi açtık. Ellerimize bildirilerimizi, imza atılacak metinleri aldıktan sonra işçiler ve emekçilere seslenmeye başladık.
Her ay ortalama 100’den fazla işçinin hayatını kaybettiği ve binlercesinin sakat kaldığı ülkemizde bu meselenin ne kadar önemli olduğunu haykırdık. Patronlar ve onların hükümetlerinin de gerekli iş güvenliği önlemlerini almadıklarını ve alınabilecek en basit önlemlere bile maliyet olarak baktıklarını anlatmaya çalıştık. İş kazalarına karşı yürüttüğümüz kampanyanın önemi her geçen dakika daha da net ortaya çıkıyor. Biz bu standı açtığımız sırada, Bangladeş’te bir tekstil fabrikasında 112 işçi kardeşimiz diri diri yanarak can verdi. Sermaye dünya çapında işçilerin canını almaya devam ediyor.
Standımızda imza veren işçilerin içinde iş kazası geçirenlerin sayısı az değildi. Meselâ imza vermek isteyen bir işçi sağ gözünü kaybetmişti. Bir set işçisinin de başına sette dekor düşmüş. İşçi, ne yapması gerektiğini bize sordu. Bizler de hem kendi deneyimlerimizi ve hukuki prosedürü anlattık, hem de bildirimizi ve bültende yer alan set işçisi Selin Erdem’in ailesiyle yaptığımız röportajı gösterdik. Fotoğraflara bakıp “bu insanlar nasıl bu hale gelir?” diyenlere, bu durumun patronların kâr hırsından kaynaklandığını ve iş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçileri bu hale getirdiğini anlatmaya çalıştık.
Bizler mücadele etmezsek patronlar hiçbir iş güvenliği önlemini almayacak ve işçiler her zaman bu acı tabloyla karşılaşacak. İşçilerin canını hiçe sayan patronlara karşı örgütlenelim. Bunun için UİD-DER’in kampanyasına güç verelim!
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi, emekçi ve öğrenciler, yaklaşık 22 aydır devam eden İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı durmak, Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı büyütmek ve suç ortağı İngiltere hükümetinin barış eylemlerine yönelik baskılarını...
- Eşimiz, kardeşimiz ya da başka bir yakınımız dayanışmanın öneminin farkında olmayabilir. Eğer biz biliyorsak, bilmeyenlere sabırla öğretelim ve yol gösterelim! Unutmayalım ki işçinin işçiden başka dostu yoktur.
- Sağlık emekçileri, “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdıkları, hem sağlık emekçilerinin hem de hastaların hak kaybına uğratıldığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşı 16 Haziran’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. ASM’lere 6...
- Dünya egemenlerinin emperyalist paylaşım savaşlarında ölenlerin net sayısını telgraf telleri bildirmiyor artık. Bugün sosyal medyayla, telefonlarımıza düşen bildirimlerle çok kısa bir sürede alıyoruz dünyanın başka yerlerindeki saldırıların,...
- Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan, Kristal-İş Sendikasının örgütlü olduğu GM Teknik Cam fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Temmuzda grev başladı. İzBB Belediyesinde işten atılan Belediye-İş Sendikası...
- Türk-İş’e bağlı Sağlık-İş ve KESK’e bağlı SES üyesi sosyal hizmet işçileri, 18 Temmuzda Bahçelievler Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Ek Binası önünde ortak bir basın açıklaması düzenledi. Kamuda yürüyen toplu sözleşme süreçlerine dair gerçekleştirilen...
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...