Buradasınız
İşçiler Ek Zam, Sendika Hakkı ve Çalışma Koşullarının İyileştirilmesi İçin Mücadele Ediyor

Ordu Çaybaşı Belediyesi işçileri grevde
Türk-İş’e bağlı Belediye-İş Sendikasının örgütlü olduğu Ordu Çaybaşı Belediyesi iştiraki ÇAYBEL A.Ş.’de çalışan işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 2 Şubatta greve başladılar.
Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine sendika 2 Şubat için grev tarihi açıklamış, bu açıklama sonrasında belediye yönetimi “huzuru bozdukları” gerekçesiyle 9 işçiyi işten çıkarmıştı. İşten atma saldırısı sonrası açıklama yapan Belediye-İş Sendikası Ordu Şube Başkanı Kadir Altun, bu saldırının grevi kırmak için yapıldığını, çalışan diğer işçilere de mobbing uygulandığını, işten atma tehdidiyle sendikadan istifaya zorlandıklarını söyledi.
Grevin başladığı 2 Şubat günü grev alanında bir açıklama yapan Altun şunları söyledi: “Biz emekçiler geçim derdindeyiz. Ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntı en çok biz emeği ile geçinen insanların, işçinin, emeklinin, memurun, çiftçinin omuzlarında. Bizim tek isteğimiz alın terimizin karşılığıdır.” Altun, belediye yönetimine atılan işçileri geri alma ve işçilerin haklı taleplerini kabul etme çağrısı yaptı. Belediye işçilerinin grevi devam ediyor.
Taşeron belediye işçileri güvenceli ve kadrolu çalışma talebiyle eylem yaptı
TABİB (Taşeron Belediye İşçileri Birliği) ve Belediye İşçileri Dayanışması, Kadıköy Süreyya Operası önünde 4 Ocakta güvencesiz ve kadrosuz çalışma koşullarına karşı basın açıklaması gerçekleştirdiler. “Eşit İşe Eşit Ücret” yazılı pankart arkasında bir araya gelen işçiler adına basın açıklamasını Avcılar Belediyesi işçisi Aylin Doğan okudu. Doğan, “Türkiye’nin bütün belediyelerinde hizmet üreten yarım milyondan fazla hizmet işçisiyiz. Kamunun daha sağlıklı işlemesi, halkın daha rahat etmesi için gece gündüz, yaz kış, yağmur çamur demeden çalışan işçileriz. Her türlü zorluğa göğüs gerip işimizi yapmaya halkımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Buna rağmen emeğimizin karşılığını alamıyoruz” dedi. 2017 yılında çıkarılan 696 sayılı KHK ile belediye işçilerinin Belediye İktisadi Teşekküllerine (BİT) aktarıldığını söyleyen Doğan, bu yeni çalışma durumunun koşullarını daha da ağırlaştırdığını belirtti: “Asgari ücretin katları ile çalışan işçilerdik, bir gecede asgari ücret farklarımız silindi. 5 yıl sonra hepimiz asgari ücretli olduk. Bu ücretlerle değil geçinmek, kiramızı bile ödeyemiyoruz. Yoksulluğun dibine sürüklendik.” Belediyede aynı işi yapan işçiler arasında maaş farkları olduğunu da belirten Doğan, taleplerini şu şekilde sıraladı:
- Gerçek kadrolu istihdam
- Norm kadrolu, güvenceli iş
- 52 günlük ilave tediye
- Çalışma saatlerinin düşürülmesi
- 6 ayda bir güncellenerek gerçek enflasyon oranında zam
- Tayin hakkı
Lastik işçileri ek zam talebi için mücadele ediyor
Kocaeli’de bulunan Brisa, Goodyear, Pirelli ve Prometon fabrikaları ile Brisa’nın Aksaray’da ve Goodyear’ın Adapazarı’nda kurulu fabrikalarında işçiler yüzde 25 ek zam talebiyle mücadele ediyor. Lastik-İş Sendikasının örgütlü olduğu fabrikalarda işçiler, 3 Şubat Cuma günü gündüz vardiyası çıkışlarında alkışlı protesto eylemi gerçekleştirdiler.
İşyerlerinde yapılan ortak açıklamalarda, Ocak ayı ortasında işverenlere yüzde 25 ek zam talebinin iletildiği ancak iyileştirme olmaması karşısında eylemlerin başladığı ve kararlılıkla devam edeceği vurgulandı. Sık sık “İşveren Şaşırma, Sabrımızı Taşırma”, “Dünya Yerinden Oynar İşçiler Birlik Olsa” sloganları atıldı.
Başbuğ Otomotiv deposunda işçiler iş durdurdu
Bağımsız Emek Sendikasının örgütlü olduğu Başbuğ Otomotiv’in Esenyurt ve Beylikdüzü Gürpınar depolarında çalışan işçiler, ücretlerin arttırılması, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve 3. vardiyanın kaldırılması için 2 Şubatta iş durdurdular. Yalnızca denetimciler geldiğinde İSG kurallarına uygun çalışıldığını ifade eden işçiler, koruma ekipmanlarının verilmemesi, ehliyetsiz iş makinası kullanılması ve kurallara uyulmamasına karşı mücadele ediyorlar. İşçiler, iş güvenliği önlemlerinin alınmasını, maaşların iyileştirilmesini, 3 ayda bir ikramiye verilmesini, erzak yardımı yapılmasını, kötü kokan içme sularının iyileştirilmesini ve servislerin arttırılmasını talep ediyorlar.
Portakal Plastik işçileri mücadeleyle kazandı
Kocaeli/Çayırova’da bulunan Portakal Plastik’te işçiler geçtiğimiz sene Petrol-İş Sendikasında örgütlendi ve Mayıs ayında yetki alındı. Patron, sendikadan TİS taslağı istedi, Ocak ayında TİS görüşmelerinin yapılmasında anlaşıldı. Fakat Ocak ayına gelindiğinde patron sendikanın yetkisine itiraz etti. İşçilere sendikadan bağımsız olarak zam teklif ederek işçileri sendikasızlaştırmaya çalıştı.
Portakal Plastik işçileri ise 17 Ocaktan beri patronun hukuksuz davranışına ve sendikasızlaştırma girişimine karşı uyarı eylemleri düzenliyorlardı. Vardiya giriş-çıkışlarında ve yemek saatlerinde sloganlarla sendikalaşma hakkına ve mücadelelerine sahip çıkıyorlardı. İşçilerin iki hafta süren kararlı mücadelesi patrona geri adım attırdı. 3 Şubatta işveren sendikayı tanımak ve TİS masasına oturmayı kabul etmek zorunda kaldı.
- Barutçu Tekstil İşçilerinden Direnişin 200. Gününde Açıklama
- Maya Mekanik’te İşçiler Sendika Hakkı İçin Mücadele Ediyor
- AFP’nin Türkiye Ofisi Greve Çıktı
- Gübretaş’ta Grev Kararı Asıldı
- Mata İşçileri: Biz Bitti Demeden Bu Mücadele Bitmez
- Kartonsan Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- Mata Direnişçisi Kadın İşçiler: Bu Bir Onur Mücadelesi!
- Mata Direnişi ve Sermayenin Fıtratı
- Mata İşçileri Direnişlerinin 30. Gününde Ankara’daydı
- Mata İşçileri Hakları İçin Ankara’ya Yürüyor!
- Satera Elektrik ve Mata İşçilerinden Cengiz Holding Önünde Kitlesel Eylem
- Birleşik Metal-İş İstanbul 1 No’lu Şube 8. Genel Kurulunu Gerçekleştirdi
- İşçiler Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Mata İşçileri Kararlı: Sıkışan Patron Güçlü Görünmeye Çalışıyor!
- Mata İşçileri 8 Mart’ı Direniş Alanında Kutladı
- MKS Transformatör’de Sendika Hakkı için Mücadele Sürüyor
- Mata Otomotiv İşçileri Ek Zam Talebiyle İş Durdurdu
- Mil-May Tekstil Patronu Geri Adım Attı
- MKS Transformatör’de Direniş Devam Ediyor
- Sendikalaşma Mücadelesinde Bir Direniş, Bir Kazanım
Son Eklenenler
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...
- Ben 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılan gençlerden biriyim. Gençlerin artık seslerini duyurmaya ihtiyacı var. Sesimizi boğmaya çalışanların tuzaklarını aşıp, hiçlik duygusundan çıkıp değişimin öznesi olmak istiyoruz. 1 Mayıs’ta yaşadığımız coşkuda bunu...