Buradasınız
İşsizlikte Rekor Artış: Yüzde 14,7!
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ocak ayına ilişkin işsizlik rakamlarını açıkladı. TÜİK verilerine göre işsizlik 3,9 puanlık rekor artışla yüzde 14,7’ye yükseldi. Resmi rakamlara göre işsiz sayısı 4 milyon 700 bine yaklaştı! Türkiye’de yine bir ekonomik kriz dönemi olan 2009 yılının Şubat ayında işsizlik oranı 14,8 olarak zirve yapmıştı. Açıklanan yeni işsizlik oranı ise bu zirveye çok yaklaştı ve son 10 yılın rekor seviyesine ulaştı!
Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2019 yılı Ocak döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon 259 bin kişi artarak 4 milyon 668 bin kişi oldu. Aralıktan Ocağa sadece bir ayda işsizler ordusuna 400 bin yeni işsiz daha katıldı! 15-24 yaş arası genç işsizlik oranı 6,8 puanlık artış ile yüzde 26,7 olurken tarım dışı işsizlik, 2009 krizi dönemindeki rekorunu yakalayarak yüzde 17’ye ulaştı!
Her yaş ve grubun işsizlik oranlarında patlama yaşandığı TÜİK verileriyle de resmiyet kazanırken istihdam rakamlarında da ciddi düşüşler meydana geldiği ortaya serildi. İstihdam edilenlerin sayısı 2019 yılı Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre 872 bin kişi azalarak 27 milyon 157 bin kişi olurken istihdam oranı 1,9 puanlık azalış ile yüzde 44,5 oldu! Yani bir yılda 900 bine yakın işçi işini kaybetti! Ocak 2019 döneminde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı ise yüzde 33,1 olarak açıklandı. Yani hasbelkader iş bulabilen her üç çalışandan biri kayıt dışı çalıştırılıyor!
TÜİK’in verileri işsizliğin patlama yaptığını ortaya koyuyor koymasına fakat biliyoruz ki açıklanan resmi işsizlik oranları acı gerçekleri tam anlamıyla yansıtmıyor bile! Çünkü işsizliğin tanımında ve kapsamında kimi değişiklikler ve daraltmalar yapan TÜİK, işsiz sayısını düşük gösteriyor! TÜİK açıklamalarına göre 4 milyon 700 bine yaklaşan işsiz sayısı gerçekte 7 milyonun üzerindedir! Üstelik işsizlik korkusunu bir kırbaç gibi kullanan patronlar, işsizler ordusu büyüdüğü ölçüde işyerlerinde çalışan işçileri de sigortasız çalışmaya, düşük ücretlere, daha uzun saatler boyunca çalışmaya zorluyorlar! İşçi ve emekçilerin hayatının her geçen gün daha da zorlaşacağını tahmin etmek güç değil. Çözüm ise bu sorunları yaşayan tüm işçi ve emekçilerin birliğinde ve elbette mücadelesinde!
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...