Buradasınız
Kahretme, 1 Mayıs’ta Alanda Taleplerini Haykır!
Aydınlı’dan bir işçi
Türkiye büyüyen bir ekonomi ve bu büyümeden bize kalan hiç bir şey yok. Ekonomi bizlerin sırtında büyümesine rağmen, bize kalan sadece trajikomik bir asgari ücret ya da işsizlik oluyor. Ay sonu evimize üç kuruş daha fazla para götürebilmek için, uzun çalışma saatlerimizin üstüne bir de fazla mesaileri eklemek zorunda bırakılıyoruz. Bütün gücümüzü, enerjimizi işyerinde harcadıktan sonra, eve gelmek ve sabah tekrar işe gidebilmek ise başka bir çile.
Sabahın çok erken saatlerinde yola koyuluyoruz. Günün ilk ışıklarıyla fabrikalara giriyoruz. Dışarı çıktığımızda, gün ışığı yerini çoktan karanlığa teslim etmiş oluyor. Çalışma saatleri o kadar uzun ki, çoğu zaman sevdiklerimizin yüzünü bile göremeden bir günü bitirmiş oluyoruz.
Ulaşım sorunu, tüm bu yaşadıklarımızın üzerine “bir sen eksiktin” dedirtiyor. İşe ilk başladığımızda “servis” var denmesi bizi bir nebze de olsa mutlu ediyor. Ama eğer servis yoksa sabahları minibüs ve otobüsler için oluşan uzun kuyruklar tam bir çileye dönüşüyor. Akşamdan kalan yorgunluğumuzu bile atamadan, sabahın köründe tıkış tıkış, üst üste işe gitmeye çalışmak “lanet olsun” dedirtiyor hepimize. Çoğu zaman toplu taşıma araçlarına binemeyerek işe geç kaldığımız da oluyor. Öyle dolu oluyor ki araçlar, çoğu zaman beklediğimiz durakta durmadan geçip gidiyorlar. İşe geç kalmamak için tıklım tıklım otobüse binerken otobüstekiler tarafından günah keçisi ilan ediliyoruz. Çoğu zaman tutunmaya gerek bile kalmıyor arabalarda, çünkü düşebilecek bir alan olmuyor zaten. Elimizi cebimize atıp paramızı bile uzatamıyoruz.
Bunların hepsini ve daha fazlasını sabahları işe, okula giderken yaşıyoruz. En temel hakkımız olan ulaşımdan çok daha iyi faydalanmak bizlerin elinde. 1 Mayıs yaklaşıyor. Hep birlikte 1 Mayıs’ta en temel haklarımızı ve acil taleplerimizi haykırmak için alanlarda olmalıyız.
Parasız ve yeterli düzeyde ulaşım için haydi 1 Mayıs’a!
Dayanışma
Korkaklar!
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...