Buradasınız
Kapitalizm Açlık ve Yoksulluk Demektir
Gebze’den bir petrokimya işçisi
Kriz giderek büyürken sermaye sınıfı her zaman olduğu gibi krizin faturasını bize ödetiyor. Yaşanan krizden işçi sınıfına düşen pay ise açlık, işsizlik, yoksulluk, savaş ve çöküşten başka bir şey değil. 2008 yılında yaşanan ekonomik kriz yüzünden dünyada 51 milyon işçi işinden oldu. Tabii ki bu resmi kayıtlara yansıyan orandır. Bu rakamın aslında 200 milyon civarı olduğu tahmin ediliyor. Yani yaşanan krizi aileleriyle birlikte 1 milyar insan derinden hissetti. Kapitalizm açlık ve yoksulluk demektir. Dünyada yaklaşık 1 milyar insan aç yatıyor, senede 11 milyon bebek açlıktan, hastalıktan ve susuzluktan ölüyor. Açlığı, yoksulluğu, savaşı var eden kapitalizmdir.
Krizden çıkmak için kapitalistler doğayı hunharca tahrip ediyor. HES’ler için, altın ve bakır madenlerini çıkarmak için bütün dere yatakları ve ormanlar adeta katliama uğruyor. Kapitalizm emeğin ve doğanın tahrip edilmesi demektir. Dünyada her sene silahlanma için 1,5 trilyon dolar harcanıyor. Kapitalizm emperyalist savaş demektir. Kapitalizm “özgürlük ve demokrasi” yalanı ile insanlığa vahşet ve yıkım getiriyor. Emperyalist savaşlar dünyayı sarsıyor. Üçüncü dünya savaşı başlamış durumda, savaş araçları artık daha çok ölüm saçıyor. Silahlanma yarışı giderek artıyor. Kapitalizm çürüyor, ırkçılık körükleniyor. Türkiye burjuvazisi de bu emperyalist savaştan pay kapma yarışına girmiş durumda. Dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de patronların saldırı paketleri yolda ve saldırı paketi patronların sözcüsü AKP ile devreye sokuluyor.
30 Ekim Pazar günü UİD-DER Gebze temsilciliğinde gerçekleştirilen etkinlikte çeşitli iş kollarında çalışan işçi arkadaşlarımızla bir araya geldik. Etkinlikte kapitalist sistemin insana ve doğaya yaşattığı katliamlar anlatıldı. Ve bu sistemin dünyayı bir yok oluşun eşiğine doğru sürüklediği, yaşanan krizler yüzünden dünyayı işçiler için adeta bir cehenneme çevirdiği aktarıldı. UİD-DER korosunun hazırladığı şarkılar ile şiirlerin okunduğu etkinlikle “Kapitalist sisteme karşı mücadele” vurgusu yapıldı. Bir kez daha anladık ki içinde yaşadığımız sistem bize sömürü, açlık, savaş ve ölümden başka bir şey getirmiyor. Ancak işçi sınıfının örgütlü mücadelesi bu durumu değiştirebilir. Kapitalizme karşı enternasyonalist mücadeleyi yükseltelim. İşçi sınıfı örgütlüyse her şeydir, örgütsüzse hiçbir şey!
Son Eklenenler
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...