Buradasınız
Neden Yoksullaşıyoruz? Nasıl Sömürülüyoruz?
Maltepe’den bir işçi
19 Şubat Pazar günü derneğimizin Sarıgazi temsilciliğinde düzenlenen “Nasıl Sömürülüyoruz, Neden Yoksullaşıyoruz?” konulu etkinliğe katıldım.
Etkinliğimize çok sayıda işçi kardeşimiz katıldı. İşçi kardeşlerimizin konuya ilgisi, etkinliğimizin önemini çarpıcı bir biçimde açığa vuruyordu. Başlangıçta UİD-DER medya ekibinin işçi ve emekçilerle yaptığı röportajlardan derlenen video görüntülerini izledik. Ücretlerin yetersizliği, çalışma saatlerinin uzunluğu, geçim sıkıntısı ortak sorundu. Beni en fazla kahreden annemin yaşlarında bir teyzenin “istediğim bir meyveyi bile alıp yiyemiyorum” demesiydi.
Bizler çoğu zaman canımızın istediği bir yiyeceği bile alıp yiyemezken, patronlar biz işçilerin sırtından kazandıkları paralarla dünyanın tüm nimetlerinden faydalanıyor, bizi de “öbür dünyada yersiniz” diyerek avutuyorlar. Bu kazancı ne şekilde elde ettiklerini, etkinlikte açıklanan “artı değer” konusu ile anlamış olduk. Patronların bizleri sömürdüğünü bilsek de bunun hangi mekanizmalar aracılığıyla yapıldığını UİD-DER sayesinde anladık. Günde 8 saat çalışan bir işçi, çok kısa bir sürede kendi maaşını çıkartabiliyor. Örneğin bir tekstil fabrikasında çalışan bir işçi belki de bir günde kendi maaşını kazanabilecek bir üretim yapıyor. Ama “ben maaşımı tamamlayacak kadar çalıştım, gidiyorum, hadi eyvallah” diyemiyor. Ayın geri kalan tüm günlerinde patronun kasasına çalışıyor. İşte patronun kasasına çalıştığımız saatler kâr olarak onun cebine inerken, bizlerse ürettiğimiz ve ihtiyacımız olan onca kıyafeti yalnızca süslü vitrinlerde, ışıklı mağazalarda görüyoruz.
Kapitalizm işte o teyzenin canının istediği bir meyveyi bile yiyememesidir. Kapitalizm ona dünyada milyonlarca ton bulunan meyveleri yedirmeyen sömürü düzenidir. Ve bu düzeni yıkarak bu cehennem koşullarına son verecek, cennet koşullarının kapılarını açacak olan işçilerin kapitalizme karşı mücadelesidir.
Sağlıkta Dönüşüm Sağlığımızı Bozdu
Son Eklenenler
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...
- Bugünlerde kiminle konuşsak, herkes sorunlardan bahsediyor. Tezgâh başında, sokakta, pazarda, toplu taşımada, markette, bir hastanenin ya da bir okulun bahçesinde… Eğitimden sağlığa, kira derdinden geçim sıkıntısına, işçi ve emekçilerin gündemleri...
- İstanbul’da Maltepe Belediyesi ile İzmir’de Buca Belediyesi işçileri, Denizli’de Pamukkale Üniversitesi İktisadi İşletmelerde çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktılar. Çeşitli illerden gelerek...
- “Benim derdim ne biliyor musunuz? Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa, Türkiye de öyle yönetilmelidir. Yoksa bileklerine bağlıyorlar prangayı, yürü yürüyebilirsen. Bu ülke bu şekilde sıçramaz.” Erdoğan’ın 2015’te söylediği bu sözlerin amacı işçi...
- İspanya’da 29 Ekimde yaşanan sel felaketi Valencia bölgesinde 250 insanın yaşamını yitirmesine neden oldu. Onlarca insan hâlâ kayıp. Şehir, evler harap olmuş durumda. Felaket boyunca kendi başının çaresine bakmak zorunda kalan, sevdiklerini,...
- Kanada’nın batı eyaleti Britanya Kolumbiyası limanlarında işçiler, 4 Kasım itibariyle 72 saatlik grev kararı aldılar. Geçtiğimiz yıldan bu yana Kanada’nın çeşitli limanlarında gerçekleştirilen kısmi grevlerin ardından gelen yeni grev kararı, devam...
- Son zamanlarda siyasi iktidar vergi düzenlemeleri konusunda sınır tanımayan bir performans sergiliyor. O kadar ki hiç harcamadığımız ya da hiç almadığımız şeylerden bile vergi almak için kolları sıvadı. 100 bin liranın üzerinde kredi kartı limitine...
- “N’olmuş yani, yarın süte daha fazla su karıştırır satarsın, yapmadığın iş sanki!” Kemal Sunal’ın oynadığı “Yüz Numaralı Adam” filminde geçen bu cümle trajikomik bir durumu ifade ediyor. İzlerken gülüyoruz ama yaşadığımız tam da bu. Soralım...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- Japonya’da çeşitli sendikalar, 2-3 Kasımda yaptıkları eylemlerle derinleşen kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa karşı mücadele çağrısında bulundular. İnşaat ve Taşımacılık İşçileri Dayanışma Sendikası Kansai Bölgesi Şubesi (Kan-Nama), Metal ve...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş bırakma kararı aldı. Sağlık emekçileri İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere...
- 7 Kasım 1917’de Rusya’da işçi sınıfı devrim gerçekleştirdi ve siyasal iktidarı ele geçirdi. Bu devrim Rus takvimine göre 25 Ekimde gerçekleştiği için tarihe Ekim Devrimi olarak geçti. Ekim Devrimi, tüm dünyayı sarsmış, 20. yüzyılın akışını kökten...
- Dünya… Masmavi okyanusları, uçsuz bucaksız ormanları, kıtaları dolaşan nehirleri, heybetli dağlarıyla her yanından yaşam ve bereket fışkıran bu rengârenk gezegen… Bu gezegenin gözümüzün önündeki hali içler acısı! Çünkü tüm dünyaya egemen olan...