Buradasınız
Biz Birlik Olmaya Mecburuz!
Sefaköy’den bir işçi

Birlik olmak meselesi ortaya atılınca hep şöyle sözler duyarız: “Bu işyerinden bir şey olmaz”, “biz denedik olmadı, olmaz, boşuna uğraşma!”, “on beş kişi toplanıp patronun odasına dayandık, arkama bir baktım kimse yok”, “bu işyerinde kimseye güven olmaz”...
Oysa bizlerin öncelikli olarak birbirine güvenen işçiler haline gelmemiz gerekiyor. Birlik olamazsak patronların her türlü saldırısına maruz kalmaya devam edeceğiz. Meselâ yarın öbür gün patron krizi bahane edip bizleri işten attığında patronun karşısına hep birlikte çıkabilecek miyiz? Belirsiz. Patron işyerinde sendikanın adını duyduğunda hemen başı çekenleri bulup işten atıyor. Peki buna nasıl cüret edebiliyor? Tabii ki karşısında ciddi bir güç olmamasından. Bizler kendi ortak çıkarlarımız doğrultusunda nasıl bir araya geleceğiz diye kendimize sormalıyız.
Bir araya gelmek, birbirimize güvenmek için birbirimizi daha yakından tanımalıyız. Peki nasıl? Eskiler der ki; “bir insanı en iyi tanımanın yolu onunla yolculuk etmektir”. Tabii biz şimdi çıkıp işyerindeki arkadaşlarımızla bir yerlere yolculuk edecek değiliz. Ama biraz düşünürsek yapabileceğimiz çok şey var. Meselâ biz kendi işyerimizde birbirimizi daha iyi tanımak için ortak organizasyonlar yapıyoruz. Birlikte piknikler düzenledik, futbol organizasyonları yapıyoruz, sinemaya gidiyoruz, bir arkadaşımızın evinde toplanıyoruz, yemeğe gidiyoruz... Böylece işyerinde yeterince birbirini tanıyamayan işçiler işyeri dışında birbirini daha iyi tanımış oluyor. Birbirimizle paylaşabileceğimiz bir şeyler olduğunu gördükçe aramızdaki güven bağları güçleniyor. Dürüst işçiyle yalaka işçi daha net çıkıyor ortaya.
İşçileri bir araya getirme, patronlara karşı birlik oluşturma noktasında çok büyük deneyimlere sahip olan işçi örgütü UİD-DER’in bizlere çok faydası oluyor. Bu konuda her işçi UİD-DER’in deneyiminden yararlanmalı. Çalışma koşullarının ağırlığı, iş saatlerin uzunluğu, fazla mesailer, ücretlerin düşük olması işçilerin sosyalleşmesi önünde büyük engel oluştursa da patronlar karşısında birlik olmaya mecburuz. Çünkü bu düzen bizlere gelecek vaat etmiyor. Her gün işçiler fabrikalarda, madenlerde, inşaatlarda iş cinayetlerine kurban gidiyor. İsteyeceğimiz hakları ancak birlikte mücadele edersek elde edebiliriz.
25 Kuruşluk Hikâye
Son Eklenenler
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....