Buradasınız
Tekel Tütün İşçileri Özelleştirmeye Karşı Direniyor
Tekel tütün işçileri Tekel’in özelleştirilmesine karşı direniyorlar. Türkiye’nin birçok bölgesinde mitingler ve basın açıklamaları yapan Tekel işçileri, tütün işletmelerinin satılmasına karşı çıkıyorlar. Eğer Tekel’in tütün bölümü de satılırsa Tekel tümüyle özelleştirilmiş olacak. Tekel’in diğer bölümleri daha önce özelleştirilmiş ve yeni patronlar toplu sözleşmedeki hükümlere uymayarak ilk iş olarak işçileri işten atmışlardı. Şimdi sırada tütün işletmeleri var. İhale süreci 18 Şubata kadar uzatılmış bulunuyor. Tekel’e ait sigara fabrikaları bir bütün olarak satılacak ve işletmenin gayrimenkulleri bu satışa dâhil edilmeyecek.
Özelleştirme İdaresi Tekel’in satışından yüksek gelir beklediğini açıklamış bulunuyor. Tekel bünyesindeki sigara fabrikalarının en büyüğü Kartal’da bulunuyor. Üç kampüsten oluşan ve hâlâ üretime devam eden Cevizli Sigara Fabrikasında 1700 işçi çalışıyor. Özelleştirme İdaresinin açıklamalarına göre, Tekel’i alan firma Cevizli’deki fabrikayı boşaltacak ve fabrika alanı yeniden düzenlenerek ticaret merkezi haline getirilecek. Aynı şekilde Tekel’in içki bölümünün bulunduğu Beykoz’daki arsa da “turizm ve ticaret” merkezine dönüştürülecek.
Tekel’in “tekel”liğinin kaldırılmasından kârlı çıkanlar patronlar olurken, zararlı çıkanlar işçiler ve emekçiler oldu. 4733 sayılı yasayla kotalar konularak üretici sayısı azaltıldı, üreticiler sözleşmeli olarak tüccarların insafına terk edildi. Açıklamalara göre, tütün üreten ailelerin sayısı 600 binden 210 bine düşerken, tütün üretimi 300 bin tondan 90 bin tonlara gerilemiş durumda. Tekel bünyesinde çalışan işçi sayısı ise 45 binlerden 13 binlere kadar gerilemiş bulunuyor.
Tekel işçilerinin özelleştirme karşıtı eylemleri
AKP hükümetinin sigara fabrikalarının özelleştirilmesi sürecini hızlandırmasıyla birlikte işçilerden de tepkiler yükselmeye başladı. Tek-Gıda-İş sendikasında örgütlü olan işçiler, Tekel fabrikalarının olduğu tüm illerde eyleme geçtiler.
· 12 Aralık 2007’de Tokat’ta 900 işçinin katılımıyla basın açıklaması gerçekleştirdi.
· 18 Aralıkta Cevizli fabrikasında basın açıklaması yapıldı.
· 20 Aralıkta Bitlis’te AKP’nin özelleştirme politikalarının protesto edildiği bir basın açıklaması gerçekleştirildi.
· 21 Aralıkta Samsun’daki Ballıca fabrikasında işçiler, fabrikayı incelemeye gelen özelleştirme heyetinin önüne barikat kurdular ve barikatı ateşe verdiler.
· 21 ve 22 Aralık tarihlerinde Cevizli fabrikasındaki işçiler mesai bitiminde fabrikayı terk etmeyerek bir gün boyunca fabrikayı işgal ettiler.
· 27 Aralıkta Kartal’da özelleştirmeye karşı bir miting gerçekleştirildi. Sabah saatlerinde fabrikanın önünde toplanan işçiler, okunan basın metninin ardından Kartal Meydanına kadar yürüdüler. Çeşitli sendika ve kitle örgütlerinin de desteğiyle gerçekleşen mitingde Tekel’in satışı protesto edildi.
· 30 Aralıkta Bitlis Tekel işçileri viziteye çıktılar. Şehir merkezine yürüyen işçiler devlet hastanesinin önünde eylem yaptılar.
· 1 Ocak 2008’de Tokat Tekel işçilerinin mitingi gerçekleşti. Kitle örgütlerinin de desteklediği mitinge, Tekel işçilerinin öncülüğünde on binden fazla kişi katıldı.
· 2 Ocakta Adana sigara fabrikasının önünde basın açıklaması yapıldı.
· 9 Ocakta AKP İstanbul il başkanlığı binasına gelen işçiler, parti yöneticileriyle görüşmek istediler. Taleplerinin reddedilmesi üzerine işçiler kendilerini binanın önündeki demirlere zincirlediler. Polisin cop ve biber gazı kullanarak saldırdığı eylemde 20 işçi gözaltına alındı.
· 12 Ocakta Bitlis’te sigara fabrikasının önünde toplanan işçiler şehir merkezine kadar gerçekleştirdikleri yürüyüşün ardından miting düzenlediler.
· Bir başka miting de 21 Ocakta Samsun’da gerçekleştirildi.
Yapılan her eylem Tekel işçilerinin öfkesine sahne oldu. İşçiler coşkulu ve kararlıydılar. Talepleri yerine getirilinceye kadar eylemlerine devam edeceklerini belirtiyor Tekel işçileri. Tekel sigara fabrikalarının özelleştirilmesi süreci ve yapılan eylemler ilgili olarak Tek-Gıda-İş Sendikasının 2 No’lu Şube Başkanı Yunus Durdu ile sohbet ettik.
Yunus Durdu, UİD-DER olarak sendikalarını ziyaret ettiğimiz için memnuniyetini ifade etti. Aslında Tekel sigara fabrikalarının özelleştirilmesi niyetinin çok eskiye dayandığını, kurumun kâr ettiği halde özelleştirilmek istendiğini, Cevizli’deki fabrikanın üzerinde bulunduğu arazinin birilerinin iştahını kabarttığını, buradaki fabrikanın özelleştirmeyle beraber kapatılacağını söyledi. Yunus Durdu, Amasya’daki işletmenin satılmasından sonra, makinist olarak 1200 YTL maaşla çalışan deneyimli işçilerin 4-C statüsüne göre 500 YTL maaşla çalışmak üzere Cevizli’ye gönderildiklerinin, işçilerin bu şekilde mağdur edildiklerinin altını çizdi. Sohbetimizde Yunus Durdu’nun üzerinde durduğu bir konu da, medya idi. Medya yapılan eylemlerin içeriğinden bahsetmediği gibi, taleplerini haykıran işçilerin polisten dayak yemesini gösteriyor. Medyaya göre işçiler bilerek huzursuzluk çıkartıyorlar! Bu nedenle diğer kitle örgütlerinin dayanışma göstermesinin önemli olduğunu ifade ediyor Yunus Durdu.
Sohbetimiz boyunca Tekel işçilerinin eylem süreçlerinin yanı sıra işçi sınıfının bugünkü mevcut örgütsüzlüğü üzerine de konuştuk. İşçiler genel olarak örgütsüz ve bilinçsizler. Sendikalarına sahip çıkmıyorlar. Oysa her şeyi üreten işçi sınıfının başarıya ulaşmasının ve haklarını muhafaza edebilmesinin yolu, dünya ölçeğinde birleşmekten geçiyor. Uzun bir dönemdir patronlar sınıfı neo-liberal saldırılarını sürdürerek işçi sınıfının tüm kazanımlarına el koyuyorlar. Bu öyle bir düzeye geldi ki, artık biz işçilerin verecek neredeyse hiçbir şeyi kalmadı. Dolayısıyla işçi sınıfı haklarını koruyabilmek ve geliştirebilmek için birleşerek mücadele bayrağını yükseltmelidir. Örgütlenmekten, dayanışma içinde olmaktan ve mücadele etmekten başka çaremiz yok. Biliyoruz ki, Birleşen İşçiler Yenilmezler!
- Kamu Emekçileri Sefalet Ücretine Karşı İş Bıraktı
- Sendikal Baskılara, Ücret Gaspına, Şiddete Karşı Eylemler
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Polonez İşçilerinin “Anayasal Hak Yürüyüşü”
- Sendika Düşmanlığı ve Ücret Gaspına Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Tekstil İşçilerinden Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- KESK Ankara Mitingi: “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...