Buradasınız
“Tek Adam Rejimine HAYIR” Kampanyası Büyüyor
UİD-DER’li bir grup işçi

Bizler UİD-DER’li işçiler olarak her olguyu sınıfımızın penceresinden bakarak değerlendiriyoruz. 16 Nisanda yapılması planlanan referandumda başkanlık anayasasına “HAYIR” diyeceğiz ve o güne kadar işçi sınıfı saflarında HAYIR’ı büyütmek için canla başla çalışacağız. Çünkü bu referandumla yapılmak istenen Erdoğan’ın başında olduğu tek adam rejimi yaratmaktır. Böylesi bir dönemde, savaş kışkırtıcılığı yapan; demokratik hakları ortadan kaldıran; grevleri, mitingleri yasaklayan; dernekleri, gazeteleri, televizyonları kapatan; baskı ve sansürü arttıran; muhalif siyasetçileri, sosyalistleri, gazetecileri hapse atan; binlerce insanı işinden eden; barış isteyenleri terörist ilan eden; OHAL düzenini kalıcılaştıran, ülkeyi KHK’larla yöneten; sefaleti dayatan; toplumu cendereye hapseden bir düzene karşı işçi sınıfının örgütlü tepkisini yükseltmek büyük önem taşıyor. Bu referandumda HAYIR’ın işçiler için anlamı sadece bir oy değildir. HAYIR demek tek adam rejimine HAYIR demektir. İşçilere iş cinayetlerini, taşeronluğu, sefalet ücretini, sendikasızlığı, grev yasaklarını, güvencesizliği, uzayan iş saatlerini reva görenlere HAYIR demektir. Patronlara teşvikler yağdıran; vergileri arttıran; zamlarla ücretleri kuşa çeviren; sağlığı, eğitimi, ulaşımı iyice pahalılaştıran iktidara dur demektir. İşçi sınıfının faşizmin yükselişine payanda edilmesine, sınıfın saflarında yaratılan kutuplaşmaya karşı direnmektir.
İktidar, devletin tüm imkânlarını kullanarak ezici bir “evet” için seferberlik ilan etti. Ama mızrak artık çuvala sığmıyor. Halkın önemli bir çoğunluğu tek adam rejimine HAYIR diyor. Elbette milliyetçilikle zehirlenmiş, dindarlık kisvesi takınan iktidar tarafından kandırılmış işçilerin sayısı az değil. Ama soruna kendi sınıflarının penceresinden bakan ya da demokratik reflekslerle yaklaşan işçiler, tek adam rejiminin kendi çıkarlarına uygun olmadığını görüyorlar. Çok sayıda işçi de AKP’yi desteklese bile tek adam rejimi konusunda kafa karışıklığı yaşamaktan ve sorgulamaktan kaçamıyor.
Bizler Tek Adam Rejimine HAYIR kampanyamızın ve çalışmalarımızın çok önemli olduğunu düşünüyor ve görüyoruz. Kampanyamız sırasında görüyoruz ki doğru anlatıldığında işçiler, neden HAYIR demeleri gerektiğini çok iyi anlıyorlar. Somut taleplerinin ve demokratik özlemlerinin tek adam rejiminde asla karşılanmayacağını, aksine çok daha kötü çalışma ve yaşam koşullarının onları beklediğini derinden kavrıyorlar. Bizleri ilgiyle dinliyorlar. Evet diyenlere gerçekleri göstermekte tereddüt etmiyoruz. HAYIR diyenlerin HAYIR’ını işçi sınıfının bakış açısı temelinde güçlendiriyoruz. Hangi partiye oy vermiş olursa olsun tüm işçilerle, emekçilerle, emekçi kadınlarla, gençlerle neden HAYIR demek gerektiğini konuşuyoruz. Büyük bir enerjiyle işyerlerimizde, sendikalarımızda, mahallelerimizde çalışmalarımızı büyütüyoruz. “Evet”in gerçek anlamını gösterip HAYIR cephesine çektiğimiz her işçi, enerji ve kararlılığımızı daha da arttırıyor. 16 Nisana kadar Tek Adam Rejimine HAYIR kampanyamızı güçlendirerek sürdüreceğiz.
Bizler işçi sınıfı saflarında mücadeleyi yükseltmek için, tek adam rejimine dur demek için mücadelemizi her koşulda sürdüreceğiz. Sınıf bilinçli işçiler olarak mücadelemizi HAYIR’la büyüteceğiz.
Tek adam rejimine HAYIR!
Mücadeleyi ilerletmek için HAYIR!
Soyulup Soğana Çevrilmeye HAYIR!
Ankara’da Kadınlar “HAYIR” Diye Haykırdı
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...