Bir Direniş Hikâyesi

Bir zamanlar ülkenin birinde gece demeden gündüz demeden çalışan, bütün zorluklara rağmen işini aksatmayan çoğunluğunu kadınların oluşturduğu bir fabrika varmış. Ama öyle bir fabrikaymış ki bu, neredeyse dünya kadınlarının güzelliği bu fabrikada üretilen ürünlerle sağlanıyormuş. Durmaksızın üretiyorlarmış bu fabrikada çalışan işçiler. Ne fondöten yetiyormuş patronun anlaşma yaptığı firmalara, ne ruj ne de rimel… Birileri dertsiz tasasız sürüp sürüştürdükçe, fabrikadaki işçi ablalar ve ağabeyler de üretiyorlarmış ha bire. Gelsin on iki saatler, gitsin pazarlar. Derken yıllar yılları kovalamış. Fabrikaya 20’sinde girenler bile yaşlanınca fark etmeye başlamışlar. Her şey değişiyor, makineler, anlaşma yapılan firmalar, hatta aynadaki görüntüleri bile. Ama değişmeyen ve daha da kötüye giden şeyler var, çalışma koşulları, aldıkları kuş kadar maaş, üstüne işittikleri azarlar…

Önce kadın işçiler ayağa kalkmış. Çünkü biliyorlarmış artık; onlar yıprandıkça, yorgun düştükçe sermaye sahiplerinin vitrinleri güzelleşiyormuş. Uzun iş saatleri, fazla mesailerle patronların işçi kadınlardan çaldığı taze hayat ışığı, patronlar sınıfının kadınlarının yüzünü aydınlatıyormuş meğerse. Kadın işçilerden biri çalışmaktan nasır tutmuş ellerini uzatmış ve demiş ki: “Patronlar için gece gündüz çalışan bu eller neden hakkımız olanı almak için, işçi sınıfının kadınlarını güzelleştirmek için birleşmesin ki?” Daha sonra onlarca çatlamış, nasır tutmuş el havaya kalkmış ve tek yumruk olmuşlar. Hep bir ağızdan haykırmışlar “Makyaj güzelleştirmez, direniş güzelleştirir!” diye.

Kardeşler tanıdık geliyor mu bu hikâye sizlere de? Bu bizim hikâyemiz. Örgütlü işçilerin nasıl da patronlar sınıfına karşı güçlü bir şekilde meydan okuduğunun göstergesi. Hikâyeyi mutlu sona ulaştırmak hepimize düşen onurlu bir görev. Bu bağlamda mücadeleyi yükseltmek, sınıf bilincini aşılamak ve dayanışma içinde olmak işçi sınıfının deneyimlerini yarınlara ulaştırmak gerekir. Unutmayalım ki geçmişin deneyimlerinden faydalanmak, bizleri patronlar sınıfının saldırılarına karşı daha tedbirli ve bilinçli yapacaktır. Biz biliyoruz ki hiçbir maske, hiçbir makyaj patronların gerçek yüzünü görmemizi engelleyemez. Birlikte hareket ettiğimiz sürece kazanabiliriz ancak. Yaşasın örgütlü mücadelemiz!