Buradasınız
İngiltere’de Grev Dalgası ve Canlanan Sınıf Mücadelesi
İngiltere işçi sınıfı, demiryolu işçilerinin gerçekleştirdiği tarihi grevin ardından diğer büyük sektörlerde de grevlere hazırlanıyor. Ulaşımdan haberleşmeye sağlıktan eğitime birçok sektörde grev oylamalarına giden işçiler, demiryolu işçilerinin grevinden aldıkları cesaretle mücadele yolunu seçiyor. Haziran sonunda Demiryolu, Denizcilik ve Taşıma Sendikası (RMT) üyesi on binlerce işçinin son 30 yılın en büyük demiryolu grevini gerçekleştirmesinin ardından, diğer sektörlerde de on yıllardır süren durgunluk bozuluyor. Enflasyonun tırmandığı, reel ücretlerin düştüğü ve hayat pahalılığının büyüdüğü İngiltere, dünyaya damgasını basan “hoşnutsuz yaz”ın önemli bir halkası haline geliyor. Keskinleşen sınıfsal çelişkiler sınıf mücadelesi dinamiklerini güçlendiriyor.
İngiltere 1970’li yıllarda büyük bir grev dalgasıyla sarsılmış, eylemlerin doruğa çıktığı 1979 kışı “hoşnutsuzluk kışı” olarak adlandırılmıştı. İşçi sınıfının mücadelesi sendika ve işçi düşmanı yasalarla engellenmeye, İngiltere işçi sınıfı dize getirilmeye çalışılmıştı. Neoliberal kapitalist politikalar doğrultusunda özelleştirmeler hayata geçirilmiş, işçi sınıfının pek çok kazanımı elinden alınmıştı. 1984’te maden işçilerinin yaptığı gibi belli dönemlerde eylemlerini arttırsa da işçi sınıfı sermaye sınıfının bu saldırılarına güçlü bir yanıt verememişti. İngiliz işçi sınıfı bugün uzun yıllar sonra sendikalarıyla birlikte yeniden harekete geçiyor. 70’li yıllarla kıyaslandığında neredeyse yarı yarıya azalan sendikalı işçi sayısında artışlar yaşanıyor, büyük eylemler ve grevler gündeme geliyor.
İngiltere egemenleri, onlara tarihsel korkularını hatırlatan RMT grevine karşı düşmanca bir tutum takındılar. Medya tarafından “hoşnutsuzluk yazının başlangıcı” olarak adlandırılan bu greve halkın destek vermesini engellemek için grevi “korkutucu bir gelişme” olarak sundular. RMT sendikasına, sendika liderlerine ve grevci işçilere yönelik yoğun bir karalama kampanyası başlatıldı. Fakat halkın greve destek vermesi engellenemedi. Muhafazakâr Parti hükümetinin saldırılarına ve burjuva medyanın karalama kampanyasına rağmen RMT grevi, emekçi halkın yüzde 70’inin desteğini aldı.
Çünkü derinleşen ekonomik kriz, hayat pahalılığı işçi sınıfının tüm katmanlarını vuruyor. Enflasyon oranı on yılların rekorunu kırarak yüzde 10’lara vardı. Akaryakıttan ev kiralarına dek her şeye fahiş zamlar yapıldı. Kemer sıkma politikaları hayata geçirildi, pandemi boyunca sağlıktan eğitime temel kamu hizmetlerine ayrılan bütçede kesintiye gidildi. Tüm kaynaklar, teşvikler büyük şirketlere aktarıldı. İşçilerin ücretleri enflasyon karşısında erirken patronlar sınıfının kârları astronomik ölçüde arttı. Tüm bunlar artık hoşnutsuzlukları ve öfkeleri biriken işçileri mücadeleye itiyor. İşçilerin ortak sorunları, kader ve duygu birliğini, dayanışma duygularını güçlendiriyor. İşçilerin sorunlarına çözüm bulmak için harekete geçme, yapay ayrımları bir kenara bırakarak birlikte mücadele etme ihtiyacı büyüyor. Tam da bu nedenle yüzbinlerce işçi patronlar sınıfının açtığı savaşa karşı “sınıf savaşı” şiarını yükseltiyor. RMT’nin ardından grev dalgasını büyütmeye hazırlanıyor.
RMT üyesi 41 bin demiryolu işçisiyle birlikte Tren Sürücüleri Sendikası ASLEF’e üye 6 bin makinist, İletişim İşçileri Sendikası CWU’ya üye 40 bin Britanya Telekom işçisi, yine CWU’ya üye 115 bin posta işçisi, Ulusal Eğitim Sendikası NEU’ya üye eğitim işçileri, Kamu ve Ticari Hizmetler Sendikası PCS’ye üye on binlerce işçi grev takvimlerini açıklıyorlar. Ayrıca UNITE sendikasına üye belediye, otobüs ve havaalanı işçileri de grev çağrıları yapıyor; doktorlar, hemşireler, öğretmenler, avukatlar ve birçok sektörden yüzbinlerce işçi yaz ve sonbahar aylarına yayılacak grev dalgasına hazırlanıyor. Tüm sektörlerde işçiler hayat pahalılığına, kitlesel işten çıkarma saldırılarına, emeklilik başta olmak üzere temel işçi haklarının gasp edilmesine karşı duruyor. Siyasal krizle sarsılan Muhafazakâr Parti hükümeti ise grevleri kırmak üzere bir yasa değişikliği yaptı. Buna göre patronlar, grev sırasında geçici statüde işçi çalıştırabilecekler.
Patronlar sınıfı, işçi sınıfının mücadelesini bastırmaya çalışsa da işçi sınıfı yeniden ve yeniden mücadeleye atılıyor. İngiltere işçi sınıfının grev silahını kuşanması, burjuvaziye 1984 madenci grevlerini, ülkenin ilk ve tek genel grevi olan 1926 genel grevini hatırlatıyor. 1926 genel grevi 1,2 milyon kömür madencisinin ücretlerine ve iş koşullarına yönelik saldırıya yanıt olarak başlamış, 9 gün süren greve milyonlarca işçi katılmıştı. Grevde geleneksel sancaklar taşınmış, işçi sınıfının talepleri ve sosyalizm özlemi dile gelmişti. İşçi sınıfının mücadele tarihinde yerini alan 1926 genel grevi, 1970’lerde yükselişe geçen işçi hareketine yol göstermişti. Burjuvazi daima grevlerden korkmuştur ve bir kez daha korkmaktadır! Yeniden silkinen ve geçmiş işçi kuşaklarının yolundan giden İngiltere işçi sınıfı, bugün grev hatlarında, meydanlarda yükselttiği taleplerle, sloganlarla, sancaklarla, mücadele ve dayanışma şarkılarıyla geleneğine sahip çıkıyor.
- 1 Mayıs’ta Dünyanın Dört Bir Yanında Meydanlar İşçi ve Emekçilerin Talepleriyle Yankılandı!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri ve Savaş Karşıtı Gösteriler Büyüyor
- İtalya’da İş Cinayetleri ve Sağlık Sistemi Protesto Edildi
- ABD Üniversitelerinde Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri Yayılıyor
- Arjantinli Emekçiler Eğitimde Bütçe Kesintisine Karşı Ayakta
- Yunanistan’da Genel Grev
- İngiltere’de On binler Yeniden Meydanlarda: “İsrail’i Silahlandırmaya Son!”
- Japonya’da Liman İşçileri ABD Savaş Donanmasına Karşı Greve Çıktı
- Filistin Halkıyla Dayanışma ve Savaş Karşıtı Protestolar Devam Ediyor
- Dünya İşçileri Saldırılara, Baskı ve Zorbalığa Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Almanya’da Grev Dalgası da Grev Hakkına Yönelik Saldırılar da Büyüyor
- İngiltere’de Yükselen Ses: “Barış ve Adalet Yürüyüşümüzü Durduramayacaklar!
- Dünyanın Dört Bir Yanında Grev ve Kitlesel Eylemlerle İşçiler Mücadeleyi Büyütüyor!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Sürüyor, Savaşa Karşı Tepki Büyüyor
- Yunanistan’da Tren Katliamının Yıl Dönümünde Genel Grev
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Venezuela’da da İşçiler Hâlâ Toprak Altında!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri Devam Ediyor
- İngiltere’de Meydanlar: “Filistin’e Özgürlük! Ateşkes Hemen Şimdi!”
- İngiltere’de İşçiler Grev Hakkına Sahip Çıkıyor
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...