Buradasınız
1917 Ekim Devrimi Şenliği
Gebze’den bir grup işçi
Bundan 92 yıl önce Rusya’da 1917 Ekim devrimiyle işçilerin ellerine aldıkları iktidarın deneyimleri bugün de sınıfımızın mücadelesine ışık tutuyor. 1917 Ekim devriminin 92. yıl dönümünü derneğimiz UİD-DER’in Gebze Temsilciği’nde 8 Kasımda gerçekleştirdiğimiz 1917 Ekim Devrimi Şenliğiyle selamladık.
Ekim Şenliğimiz fabrikalardan, mahallelerden, okullardan çok sayıda işçi ve öğrenci arkadaşlarımızın katılımıyla gerçekleşti. Şenliğimiz hazırlanan yemeklerin afiyetle hep birlikte yenmesiyle başladı. Ardından küçük bir çay molası verildi. Derneğimizin önünde asılı olan Ekim Devrimi panosu, gelen arkadaşlarımızın dikkatini çekti. Şenliğimiz ikinci bölümünü “Merhaba” şarkısıyla açtık. Mücadelemizde güneşe gömdüğümüz kavga dostlarımızın anısına saygı duruşunun ardından dernek başkanımız bir konuşma yaptı. Ekim Devriminin ışığında yürüttüğümüz mücadelemizin önemine değinirken, bugün içinden geçmekte olduğumuz sürece vurgu yaptı. Daha sonra derneğimizin faaliyetlerinde gece gündüz demeden emek harcayan kadını, erkeği, genci, yaşlısı tüm dostlara teşekkürlerini dile getirdi. Dernek başkanımızın anlamlı konuşmasının ardından salonda coşkulu bir şekilde “Kapitalist Sistemi Yıkacağız, Sınıfsız Bir Dünya Kuracağız” sloganı atıldı. Marşlar, türküler ve şiirlerle, tüm coşkusuyla devam eden şenliğimiz, yerini Ekim Devrimi videosunun izlenilmesine bıraktı. Ardından dernek üyesi işçi arkadaşımız, sınıfımızın ilk muzaffer devrimi olan 1917 Ekim Devriminin nasıl bir örgütlülükle kazanıldığına ve sınıfların, sömürünün, savaşların, açlığın olmayacağı bir dünyanın temellerinin döşenmeye çalışıldığına dikkat çekti. Bugün gündemde olan sorunları işçi sınıfının bakış açısıyla değerlendirdikten sonra sıra sınıf kürsüsü bölümünde söz alan bizlere geldi.
Sınıf kürsüsünde metal, plastik, tekstil işkollarından gelen işçi arkadaşlarımızın yanı sıra dershane öğrencisi kardeşlerimiz de duygu ve düşüncelerini dile getirdiler. Oldukça duygulu geçen konuşmalar, tüm insanlığın kurtuluşunun ancak işçi sınıfının uluslararası bir temelde örgütlenerek kapitalizmi ortadan kaldırmasıyla mümkün olacağı vurgusu yapılarak bitirildi. Halayların çekilmesiyle devam eden şenliğimiz Enternasyonal marşının okunması ve “Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin” sloganının atılmasıyla, uzun süren alkışların sonunda bitirildi.
Etkinliğimizde bir grup dershane öğrencisi kardeşimizle de sohbet ettik:
1917 Ekim Devrimini daha önce duydunuz mu?
Bugün öğrendiklerimiz dışında dershanedeki tarih derslerinde Bolşevik İhtilâli olarak anlatıldı.
Anlatılan tarih derslerine ilginiz ve konulara bakış açınız nasıl?
Genel olarak verili tarih dışında bir şey anlatılmıyor. Anlatılanlarla yetiniyor ve sonrasında bir araştırma yapmıyoruz. Bakış açımız ise anlatılan şeyler oluyor.
Bugün katıldığız Ekim Şenliğinde öğrendiğimiz şeyler neler? İşçi iktidarının kazanımlarını örnekler misiniz?
İşçi sınıfının sovyetler aracılığıyla doğrudan iktidar olarak burjuvaziden kurtulabileceğini ve üretimin insanların yararı için yapılabileceğini, sağlık, eğitim, barınma, ulaşım gibi en yaşamsal hakların ücretsiz karşılanabileceğini öğrendik.
İşçiler iktidarı ellerine aldıklarında neler yaptılar?
Öncelikle Çarlık rejimini devirerek 1. Dünya Savaşını bitirdiler. Ezilen ulusların kendi kaderini tayin hakkını tanıdılar. Enternasyonalle sınıfsız, sömürüsüz, savaşların, açlığın, yoksulluğun, krizlerin olmayacağı bir dünyanın temellerini atmaya giriştiler.
UİD-DER ailesine söylemek istediğiniz şeyler var mı?
Bizleri bu etkinliğe davet eden arkadaşlarımıza teşekkürler. Bundan sonra bizler de bu ailenin bir parçası olacağız ve mücadelemizi birleştireceğiz. Çünkü bizler de okul bittikten sonra işçi olacağız ve sistem bizleri de çarkları arasında ezecek. Sınıfımızın mücadele tarihini öğrenecek ve mücadele edeceğiz.
Yaşasın İşçilerin Birliği!
Son Eklenenler
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...
- Zamanın çarkları döner, takvim yaprakları birer birer savrulur, yaşananlar birer birer unutulur. Fakat bazı değerler, deneyimler vardır ki, kuşaklar değişse de yitip gitmez, çünkü onlara sahip çıkanlar, onları geleceğe taşıyanlar vardır. İşçilerin...
- İktidar, yıllardır Türkiye’yi “şahlandırdığını”, ekonomiyi büyüttüğünü anlatıp duruyor. Televizyonlarda bol bol rakam gösteriyor, beton kulelerle övünüyor. Ama sokakta, evde, işyerinde bambaşka bir hayat yaşanıyor. Milyonlarca genç ne okulda ne işte...
- Artık eski kuşak bir işçi olarak, gençliğimde başımdan geçen bir olayı anlatacağım. Yıllar evvel “iş kazası” nedeniyle biri ağır iki ayrı ameliyat olmuştum. Sonrasında bir buçuk seneye yakın yatalak kalmıştım. Bu sürenin 7 ayını evde geçirmiştim....
- UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılan bir engelli arkadaşımız, dünyada 1 milyar engelli olduğunu söyledi. Bu rakam 8 milyarlık dünya nüfusunun yüzde 12,5’ine denk geliyor. Yani her 8 kişiden biri engelli! TÜİK verilerine göre de Türkiye’de en az 10 milyon...
- ABD’nin her yıl “özgürlük ve bağımsızlık günü” olarak kutladığı 4 Temmuz, bu yıl resmi törenlerin ve barbekü partilerinin ötesine geçerek işçi ve emekçilerin öfkesine sahne oldu. “Amerika’ya Özgürlük” sloganıyla onlarca şehirde gerçekleşen...
- Şüphesiz ki koşullar insanın ruh halini belirlemede çok etkili olur. Aynı şekilde tersine, bilinçlenen, ruh halleri değişen insanlar koşulları belirlemekte ve değiştirmekte çok etkili olur. Örneğin yoğun bir kış mevsimin yarattığı ruh hali, öyle bir...
- “Kamu imkânlarını amacı dışında kullanmak, kamuya ait işleri yavaşlatmak ya da aksatmak, verilen görevleri layıkıyla yerine getirmemek hem vebal hem de günahtır. Kamu hizmetlerini sunarken insanlar arasında ayrım yapmak, tanıdığı kişilere öncelik...
- Petrol-İş Sendikasında örgütlü grevci TPI Kompozit ve Temel Conta işçileri ile grevlerini kazanımla sonuçlandıran DYO Boya işçileri ve sendika düşmanlığına, işten atma saldırılarına karşı direnen TEKSİF üyesi Digel Tekstil işçileri, İzmir Menemen...