Buradasınız
Gebze’de UİD-DER’den Ekim Devrimi Semineri
Gebze’den bir metal işçisi
Ekim 1917’de Lenin ve yoldaşlarının dünya işçi sınıfına kazandırdığı muzaffer devrimin 89. yılında bizlere, UİD-DER çatısı altında o günlerin deneyim ve birikimleri sunum şeklinde anlatıldı. İşçi emekçi insanların, başlarında çöreklenen despotik liderleri ve tüm patronları tarihin çöp sepetine attığı bu dönemde örgütlü mücadelenin de önemi bir kez daha ön plana çıkmış oldu.
Medya ve eğitim araçlarıyla bizleri düşünmekten ve yorumlamaktan, kendimiz için bir şeyler yapmaktan uzak tutmaya çalışan burjuvazi, tüm araçlarıyla çalışsa da, işçi sınıfını örgütlenmesinin önüne geçemiyor.
Biz işçilere kısa yoldan zengin olma vaatlerinde bulunan ve gözlerimizin içine sürekli sokulan küçük-burjuva hayatlarıyla pekiştirilen bu ideoloji bazı yerlerde yansımalarını buluyor ve muazzam bir bilinç bulanıklığı yaratıyor. Ve bu bulanıklık işçi kardeşlerimizi teker teker yakalayıp bankalar aracılığıyla bataklığın içine çekiyor. Mahallemizde, fabrikalarımızda ve ailelerimizde yaşanan bu tip örnekler gösteriyor ki, biz işçi emekçiler için sorunlarımız hep aynı. Dolayısıyla çözümü de aynı olmak zorunda. Bunun için de bizlere kabuğumuza çekilmemizi ve küçük bir dünyaya hapsolmamızı emreden burjuvaziye karşı Bolşevik bir örgütlenme içine girmemiz gerekmektedir. Ama bu yazıldığı gibi kolay olmamaktadır. Burjuva sistemin pisliklerini atmak öyle kolay değildir çünkü. Önce kaybettiğimiz özgüvenimizi kazanıp daha sonra da kendimizi örgütlememiz gerekmektedir. Bunun ufak bir örneğini etkinlikte görevli arkadaşlarda görebiliriz.
Kendilerini işçi sınıfının hizmetine adayan genç işçi kardeşlerimizin yukarıda bahsettiğim etkinlik çerçevesindeki görev bilinçlerini ve sorumluluklarını nasıl kavrayıp çalıştıklarına dikkat etmemek pek mümkün değildi doğrusu. Sürekli patron için çalışmış işçi kardeşlerimizin bu sefer kendi sınıf kardeşleri için gayet disiplinli ve bilinçli bir şekilde etkinliğin tüm görevlerinde canla başla çalışmaları, gayet içten ve samimi tavırları kapitalist sistemin bizlere unutturmaya çalıştığı birlik beraberliğin önemini tekrar gösterdi. Ve onun içindir de aklıma hep meydanlarda haykırdığımız sloganlardan biri geliyor:
KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA, YA HEP BERABER YA HİÇ BİRİMİZ!
Gebze’de Sağlık Semineri
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...