Buradasınız
Torba Yasalara Dur Diyelim!
Maltepe’den bir işçi
UİD-DER’in Bostancı temsilciliğinde düzenlenen “Patronların Torbası’na Girmemek İçin Birleşelim!” etkinliğine katıldım. Etkinlik sohbet havasında geçen bir sunumla başladı. Torba Yasa olarak bilinen yasanın içinde neler var, bizleri hangi uygulamalar bekliyor, bir bir anlatıldı. Sunumun hemen ardından da soru cevap ve sohbet bölümü oldu.
Bu etkinliğin yapıldığı sıralarda, “Torba Yasa” mecliste kabul edilmişti. Aslında birkaç yıl öncesinden başlayarak patronlar bu maddeleri ara ara dillendiriyorlardı. Yani böyle bir yasanın çıkacağı uzun zaman öncesinden belliydi. Hatta patronlar bu yasanın içeriğini hazırlamışlardı bile. Ancak sendikacılar bu yasadan haberdar olmalarına rağmen yeterli bir hazırlık yapmadılar, fabrika fabrika, bölge bölge gezerek işçilere bu yasayı anlatmadılar, mücadeleye çağırmadılar. Böylece yasa mecliste sessiz sedasız kabul edilerek geçirilmiş oldu. Kitlesel eylemlerin, mitinglerin ve grevlerin örgütlenmesi gerekirken neredeyse bu yönde hiçbir şey yapılmadı. Bizler ve gelecek kuşaklar bu torbanın içine tıkıştırılmış olduk.
Etkinliğe katılanlar olarak, bundan sonra neler yapılabileceği üzerine konuştuk. Patronların sömürüyü daha da katmerli hale getirmek için kendi çıkarlarına olan yasaları çıkarmaya devam edeceklerini, biz işçilerin ise buna dur demek için örgütlenmekten ve mücadele etmekten başka çaremiz olmadığı görüşünde birleştik. Torba Yasanın, burjuva medyanın anlattığı gibi bizim çıkarımıza olmadığı, işçiler için inanılmaz hak kayıpları içerdiğini etkinlikte öğrenmiş olduk. Hak gasplarını durdurmak ve işçi düşmanı yasaları geri püskürtmek için birlik olma zamanıdır. Birleşen işçiler yenilmezler.
Mısır’da Grevler Devam Ediyor
Patronların Çuval Yasası
Son Eklenenler
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...
- DİSK 24-27 Aralık tarihleri arasında bölge temsilciliklerinin olduğu şehirlerdeki vergi daireleri önlerinde, Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde “İnsanca Ücret Vergide Adalet” talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İşyerlerinde...
- Bir an için zifiri karanlıkta kaldığımızı düşünelim. Yanımızı yöremizi görememenin huzursuzluğuyla korkuya kapılırdık. Ne yazık ki bugün milyonlarca işçi ve emekçi yüreğinde benzer bir korku taşıyor. Çünkü dünyamıza egemen olan kapitalist düzende,...
- İşçi Dayanışması’nın 197. sayısında, Emekçi Gençlik köşemizdeki “Yaşadım Diyebilmek İçin” yazısında şöyle deniyordu: “Öyle bir zamandan geçiyoruz ki her geçen gün daha fazla sayıda genç arkadaşımızın kendine “en güzel yıllarım bu mu?” diye sorduğunu...
- Merhaba, ben Polonez işçisiyim. Daha doğrusu işçisiydim. Direnişimizin 163. günündeyiz, son 21 gündür direnişimizi Çatalca Adliye Sarayı önünde yürütüyoruz. Geçenlerde bir gazeteci arkadaşımız “2025’ten beklentiniz nedir?” diye bir soru sordu. “...
- Sendikalı, sendikasız, hatta sigortasız çalıştırılan işçi kardeşlerim, her yılın son ayında hepimizin kulak kesildiği asgari ücret tiyatrosu başlar. Bu sene de aynı şekilde adeta bir tiyatro izledik. Sınıf temelinde örgütlü mücadelenin bir parçası...