Buradasınız
Patronlar Kaçtı
Gebze’den bir petro-kimya işçisi
5 Temmuz 2009 tarihinde UİD-DER işçi tiyatrosundaki arkadaşlarımızın uzun zamandır hazırlandıkları Uyanıştan Başkaldırıya adlı tiyatro oyununu izledik. Türkiye işçi sınıfı için en önemli olaylardan biri olan 15-16 Haziran’ı çıkış noktası olarak alan ve o dönemden kısa bir kesit anlatan tiyatro oyunu çok başarılıydı. Bir araya gelip sınıf mücadelesindeki yerini alan işçilerin neler yaptıklarını, kapitalistler sınıfının dağınık haldeyken sadece sömürmek için ihtiyaç duyduğu işçilerin bir sınıf olarak harekete geçmeyi başardıklarında burjuvazinin içine nasıl da korku saldığını gördük.
Oyundaki her sahne bizlere 15-16 Haziran’ı, o dönemde yaşanmış olan olayları anlatsa da, aslında üzerinden ne kadar zaman geçmiş olursa olsun kapitalist sistemin özünden bir şey kaybetmediğini ve biz işçilerin hala aynı sorunlarla boğuştuğumuzu gördük. Fakat bugün yaşananlarla aradaki fark, o günleri yaşamış olan işçiler sınıflarının ve güçlerinin farkına varmış iken, bugün dağınık olan işçilerin kendi sınıflarının gücünden habersiz ve birbirinden kopuk şekilde kişisel kurtuluş çabası içine girmiş olması ve sistemin çarkları arasında gün geçtikçe daha da ezilerek yaşamaya çalışmasıdır. Biz işçilerin tek kurtuluşu, sınıf mücadelesinin ne kadar önemli olduğunun ve bundan başka kurtuluş yolunun olmadığının farkına varıp örgütlenmeye girişmemizdir. Bu kapitalist sistemin, burjuvazinin biz işçilerin sırtındaki asalaklardan başka bir şey olmadıklarını kavramalıyız. Bizler, ancak kapitalist sistemin yıkılmasıyla ve sınıfların olmadığı yeni bir dünya kurmamızla gerçek kurtuluşa ulaşabileceğimizi bilmeliyiz.
Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz!
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...