Buradasınız
Şişecam İşçileri Beykoz’da Yürüyüş Yaptı
Şişecam’dan işten atılan işçiler, direnişlerinin 67, açlık grevlerinin 22. gününde Beykoz’da bir yürüyüş gerçekleştirdiler. Direnişçi işçilerin eylemine destek veren Beykoz halkının içinde, Şişecam’ın Paşabahçe fabrikasında çalışmış, fabrika kapatılmadan önce gerçekleşen direnişlere, grevlere katılmış emekli işçiler de vardı. Direnişçi işçiler, Paşabahçe’nin emekçi halkıyla beraber Paşabahçe Meydanında toplanarak yürüyüşe geçtiler. Beykoz halkı, “Şişecam İşçisi Yalnız Değildir” yazılı pankartın arkasında yürüdü. Direnişçi işçiler de “Cam İşçisi Evinde Açlık Grevinde” pankartıyla önde yürüdü. Yürüyüş sırasında işçilerine sahip çıkmayan Kristal-İş Genel Merkez Yönetimi ıslıklarla protesto edildi.
Yürüyüşün sonunda Kristal-İş Genel Merkez binası önünde toplanıldı. Topkapı Şişecam’da çalışırken işten atılan Demet Yeşilbaş isimli bir kadın işçi, sosyal medyada Şişecam işçileri için yayınladığı bir mesajı paylaştı. Mücadeleyi sonuna kadar sürdürme çağrısı yaptı.
Direnişçi işçiler adına basın açıklamasını İsmail Yılmaz gerçekleştirdi. Yılmaz, “özgür kalmayı başarabilen, özgürlük ve demokrasi uğruna savaş veren basın emekçilerinin” Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak konuşmasına başladı. Şişecam işvereni ile Kristal-İş arasındaki anlaşmanın sonucu olarak 165 işçinin işten çıkarıldığını hatırlatan Yılmaz, istifa dilekçelerini imzalamayı kabul etmeyen 36 işçiden 18’inin işe geri dönmek ve hakları için mücadeleyi seçtiğini ve böylece bugüne geldiklerini anlattı.
Şişecam işvereninin, toplu çıkışlarla eski, yıpranmış, iş kazası geçirmiş, sendikal bilince ve deneyime sahip, “sorunlu” işçilerden kurtulmak istemesine çanak tutan Kristal-İş yönetimini eleştiren Yılmaz şöyle konuştu:
“Bir sendikanın görevi, üyelerinin hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmekken, yasalardan ve toplu sözleşmeden doğan haklarını savunmakken, Kristal-İş Sendikası işverenle işbirliği yaptı. İşyeri temsilcilerinden, şube yönetimlerine ve genel merkez yönetimine kadar iyice etkisizleşen, basiretsiz, güçsüz sendikacılar bu katliama, bu vicdansızlığa, bu hak ihlallerine dur diyemediler. Görevlerini yapmadıkları gibi, fabrikalarda çalışan işçilere de bize destek vermemeleri için korku saldılar. İşleriyle, ekmekleriyle tehdit ettiler. Bunlar yetmiyormuş gibi gerçek sahibi olduğumuz Kristal-İş Sendikası Genel Merkez binamızdan bizleri özel güvenlik marifeti, Eskişehir’den getirdikleri amatör sendikacıların zoru ve çevik kuvvet ile TOMA’ların nezaretinde dışarı attılar.”
Sendikanın olumsuz tutumuna rağmen kendilerine sahip çıkan, midibüs, su, gıda, ilaç temin eden, sağlık hizmeti veren Beykoz halkına şükranlarını sundu.
Mücadele sahalarını genişleteceklerini ifade eden Yılmaz, 11 Ocaktan itibaren İstanbul, Mersin, Eskişehir, Lüleburgaz, Bursa ve Gebze’de imza kampanyası başlatacaklarını duyurdu. İşlerine dönene ve adalet sağlanana kadar mücadeleye devam etmekte kararlı olduklarını ifade etti ve işçilerin taleplerini sıraladı:
- İşinden haksız, hukuksuz bir şekilde atılan ve işe dönmek için mücadele eden 18 işçi, bütün haklarıyla işlerine iade edilmelidir.
- Bizlerin başına gelen bu işten atmaların ve arkamızda duramayan güçsüz sendikanın tek nedeni kurum içi demokrasinin yok edilmiş olmasıdır. En kısa sürede atama temsilciliklere son verilmesi, bütün şube yönetimlerinde, bölgesindeki bütün işyerlerinin eşit bir şekilde temsil edilmesi ve en önemlisi seçimlerin demokratik kurallar içinde, şaibeye mahal vermeden, eşit, adil, hilesiz, geçici işçilerden medet umulmadan yapılmasını talep ediyoruz.
Basın açıklamasının sonunda, Kristal-İş eski genel başkan vekili Ziya Karadeniz de kısa bir konuşma yaptı. Sendikanın işçiler karşısında aldığı tutumu eleştiren Karadeniz, mücadeleci işçilerin bir gün sendikaları ele geçireceklerine inandığını ifade etti ve “sizin mücadeleniz işçi sınıfının mücadelesidir” dedi.
Borçlu
- Çorum’da Yel Enerji İşçileri Sendika Düşmanlığına Karşı Direnişte
- Durak Tekstil Direnişinin 83. Gününde Dayanışma Eylemi
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
Son Eklenenler
- “İşçi sınıfının Süleyman’ı”, işçilerin hocası Süleyman Üstün, 19 Mayıs 2007’de 80 yaşında hayatını kaybetti. Aslen öğretmen olan Süleyman Hoca, 1970’lerde DİSK’e bağlı sendikalarda işçilere eğitim vermeye başladı. Lastik-İş Sendikasının...
- “Diplomanıza ekleyeceğiniz her belge birdenbire size tüm kapıları açacaktır.” Üniversitede kariyer gelişimi dersinde hocamızın bizlere söylediği sözler bunlar. Bu dersin amacı kariyer planı yapıp ileriye dönük hedefler belirleyerek, “Daha rahat...
- Gün ağarıyor işçi semtlerinde/ Bir hareketlilik başlıyor / Ve sesler yükseliyor sokak aralarında/ Gelen bu sesler, bu sesler/ Bir haykırış bir isyan bir direnişin sesi/ Fabrikalardan taşıyor işçiler
- Tarihin en büyük filozoflarından biri olan Aristo, bundan yaklaşık 2300 yıl önce yazdığı bir eserine şu cümleyle başlar: “Bütün insanlar doğal olarak bilmek ister.” İnsanı insan yapan, onu doğadaki diğer canlılardan ayıran başlıca unsurlardan biri...
- Kapitalist sistem toplumun çoğunluğunu oluşturan işçi sınıfına, bu sınıfın bir parçası olan gençlere söz hakkı tanımıyor. Pek çok sorun yaşıyoruz ama itiraz hakkımız yok sayılıyor. Ağır çalışma koşullarına itiraz ediyorsun, patron “beğenmiyorsan...
- İktidarın 2024 yılı için “büyük zam” müjdeleriyle açıkladığı asgari ücret ve emekli maaşı zamları, yılın daha ilk üç ayında enflasyon yüzünden güneş gören kar gibi eridi. Milyonlarca emekliye reva görülen 10 bin liranın sefalet maaşı olduğu, asgari...
- Motokurye olarak çalışan Balıkesir Üniversitesi öğrencisi 20 yaşındaki Ata Emre Akman, 11 Mayısta sipariş bırakmaya gittiği adresten ayrılırken defalarca bıçaklanarak öldürüldü. Ata Emre’nin ölümünden sonra ülkenin pek çok kentinde protesto...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmen olarak 1 Mayıs coşkusunu bu sene yine UİD-DER ile birlikte yaşadık. Rejimin baskılarının arttığı, işçi ve emekçilerin nefes alamadığı bir dönemde bizler alanlarda taleplerimizi haykırdık, dost...
- Merhabalar. 1 Mayıs öncesinde UİD-DER’in temsilciliklerinde düzenlenen “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” etkinliklerini izleyebilme fırsatı buldum. UİD-DER’li işçi abi ve ablalarımız etkinliklerde şarkılarla,...
- İzmir’de Bayraklı ve Çiğli belediyelerinde emekçiler haksız işten atmalara ve maaş kesintilerine karşı mücadele ediyor. Bayraklı Belediyesi’nde çalışan Tüm Bel-Sen üyesi kamu emekçileri ve belediye işçileri, ücretlerindeki haksız kesintileri 14...
- “Çöl kalsın gurbeti, çöl kalsın Zonguldak’ı...” Eşini maden kazasında kaybetmiş bir emekçi kadın, duyduğu acıyı bu sözlerle haykırır. Aslen bir öğretmen olan Hasan Kalyoncu, tayin olduğu Karadeniz şehirlerinde bunun gibi nice feryada tanık olur ve...
- Geçtiğimiz Ramazan Bayramında emekçilerin çoğunluğu çocuklarına bayramlık bile alamadan bir bayram geçirmek zorunda kaldılar. İmkânını bulup memleketine giden emekçiler yol ücretleri, yakıt parası derken ellerindeki üç kuruşu da tükettiler. İmkânı...
- Türkiye işçi sınıfı tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma maden katliamının üzerinden on yıl geçti. Acımız da öfkemiz de taptaze. Ne yazık ki bu on yılda binlerce işçi kardeşimizi daha iş cinayetlerinde yitirdik. Kapitalist kâr düzeni her gün...