Buradasınız
Sumitomo İşçileri Direnişte
Çankırı’da üretim yapan Sumitomo Lastik fabrikasında işçilerin DİSK/Lastik-İş’te örgütlenmelerine tahammül edemeyen patron, baskıyı arttırdı ve 13 işçiyi işten çıkardı. Japon sermayeli Sumitomo Rubber Industries ve Abülkadir Özcan Lastik Sanayi ve Ticaret A.Ş. ortaklığıyla kurulan fabrikada yaklaşık 1300 işçi çalışıyor. İşten çıkarmalar üzerine yaklaşık 900 işçi fabrika kapısının önünde direnişe başladı.
İşçilerin Lastik-İş’te örgütlenerek yetki başvurusu yapılmasının ardından fabrikada işçilerin sendikadan istifa etmeleri için baskı uygulandı. Artan baskılar karşısında işçilerin istifa etmemesi üzerine patron 13 sendikalı işçiyi işten attı. İşten atmaları yemekhanede protesto eden işçiler, Sumitomo CEO’su tarafından iş akitlerinin feshedilmesiyle tehdit edildi.
Sumitomo işçileri, patron tarafından “sendika terörist” dedikodusunun yapıldığını, bunun da küçük bir kent olan Çankırı’da hemen yayıldığını dile getiriyorlar.
Sumitomo yönetimi, işçileri sendikadan istifa ettirmek için muhtarlar ve aileler üzerinden de baskı uyguluyor. Bu baskıların sonucu olarak nişanı bozulan, eşinden ayrılan işçiler olduğu belirtiliyor.
İşçilerin AKP’nin Çankırı 6. Olağan İl Kongresine katılmak üzere kente gelen Başbakan Binali Yıldırım’la görüşme talepleri görmezden gelindi. Başbakan’ın Çankırı’ya geldiği gün işçilerin fabrika önünde toplanmaları engellendi ve ısınmak için yaktıkları ateş TOMA’larla söndürüldü. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında sokaklara çıktıklarını ifade eden işçiler, mücadelelerine askerin ve polisin engel olmasına tepki gösteriyorlar.
Önce Petrol-İş’te örgütlenmek için sendikaya çağrıda bulunduklarını anlatan işçiler, sendikanın yanıt vermemesi üzerine Lastik-İş’te örgütlendiklerini; yüksek kiralar vermek zorunda kaldıklarını, 1700 lira gibi düşük bir ücret aldıkları halde yemek ve servis parasının da işçiden istendiğini dile getirdiler. İşçiler öğlen yemeğini 7 lira karşılığında yiyebiliyor, servis ücretini kendileri ödemek zorunda bırakılıyorlar.
Sumitomo işçileri, tüm baskılara rağmen sendikal hakları tanınıncaya ve atılan işçiler geri alınıncaya dek mücadelelerini devam ettireceklerini ifade ediyorlar.
- Polonez Direnişçisi: “Biz Başardık, Şimdi Hep Birlikte Başaralım!”
- Betek Boya’da İşten Atma Saldırısı
- Green Transfo’da Grev Başladı
- İşçilerin Grev-Direniş Rehberi
- İşçiler “146+Bir Polonez” Belgeselinin Galasında Buluştu
- Arıtaş Kriyojenik İşçileri de Greve Çıktı
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Polonez Direnişçileri Çatalca Adliyesi Önünde
- Polonez İşçileri Baskılara Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor!
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grev Ateşi Büyüyor: Grid Solutions ve Schneider Elektrik de Grevde!
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Hitachi Energy’nin 4 Fabrikasında Grev Başladı
- Aile Hekimleri Grevde
- Çayırhan Maden ve Enerji İşçilerinin Eylemi Sona Erdi
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Çayırhan Maden İşçileri: “Biz Çocuklarımızın Geleceği İçin Mücadele Ediyoruz”
- SASA İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- UİD-DER’den Atakaş Çelik İşçilerine Dayanışma Ziyareti
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...