Buradasınız
Tekimsa İşçileri Mücadeleye Devam Ediyor
Tekimsa’dan bir işçi
Tekimsa işçileri olarak bizler, patronun kriz fırsatçılığına izin vermemek ve üzerimize yıkılmaya çalışılan krizin faturasını ödememek için yürüttüğümüz mücadeleyi sürdürüyoruz. Tekimsa işçileri olarak özellikle kriz döneminde birlik beraberliğimizi giderek güçlendiriyoruz. Bu da bizim patron karşısındaki tek şansımız. Bunun da farkındayız.
Bugünlerde patron, şartların giderek daha da zorlaştığı gerekçesiyle saldırılarını arttırdı. İçeride olan tüm alacaklarımızı almak için yürüttüğümüz fabrikayı terk etmeme eylemi sonrası patron aynı gün 19 işçi arkadaşımızı işten attı ve bu saldırıyı noter kanalıyla gerçekleştirdi. Atılan işçi arkadaşlarımız ise bu durumdan habersiz ve hâlâ ellerine bir bildirim geçmediği için şaşkındılar. Gerçekte bu arkadaşlarımız atıldıkları tarihte fabrika önünde olmalarına karşın hiçbir tebliğ yapılmamıştı. Çünkü tüm gün eylem yapan Tekimsa işçilerinin vereceği tepkiden korktular.
Patronun işten atma saldırısını önceden sezinlediğimiz için biz Tekimsa işçileri olarak bayram tatili sürecinde bir araya gelip yapılacak olan saldırılara karşı ne tür mücadeleler yürütebileceğimizi tartışmıştık. Alınan mücadele kararları sonrasında, haftanın ilk işgünü işten atılan 19 işçi arkadaşımızın olduğunu öğrendik ve o günün akşamı sendikada toplantı kararı aldık. Toplantı ve sabah işyerinde yaptığımız görüşmeler sonrası hep bir ağızdan “mücadeleye varız” diye haykırarak direnişe geçtik. 18 Aralık Perşembe günü gece vardiyasından çıkan, işten atılan ve izinde olan arkadaşlarımız, fabrikayı terk etmeyip kapıda beklemeye geçtiler. İçeride olan arkadaşlarımız da molalarda dayanışma örneği sergileyip kapıda olan arkadaşlarının yanlarına gidiyor, onlarla sohbet ediyordu. Yemek molasında içeride olan bizler dışarıda olan arkadaşlarımıza kendi tabaklarımızdaki yemeklerden ekmek arası yapıp götürdük. Sendika zaten yiyecek getirecekti. Biz Tekimsa işçileri olarak önemli olanın dayanışma ruhu olduğunu biliyorduk ve bu yönde hareket ediyorduk.
Dışarıda direnişte olan arkadaşlarımız kortej halinde Tuzla Mermerciler Organize Sanayi Sitesi içinde yürüyüşe geçtiler ve alkışlı protesto da yaptılar. Mesai bitiminde ise tüm işçiler birleşti. Baş temsilci arkadaşımız bizlere bir konuşma yaptı: “Biz Tekimsa işçileri dünyanın her yerinde olduğu gibi işçilerin onurlu mücadelesini yürütüyoruz şu an. Bizler olmazsak patronlar bir hiçtir. Bizlere ürettirip yine bizlere satmak zorundalar. Bizler Tekimsa patronuna çok paralar kazandırdık. Bizlere sürekli olarak bir aileyiz diyorlardı. Şimdi ne oldu ki bu ailenin bireylerini sokağa atıyor. Yarın sabah organize girişinden fabrikaya kadar yürüyeceğiz. Mücadelemiz sürecek.” Bu sözlerle biten konuşma sonrası tuttuğumuz alkışlarla kararlılığımızı işveren ve temsilcilerine bir kez daha gösterdik.
Ertesi gün yani Cuma günü bizler organize sanayi bölgesi içinde şapka ve pankartımızla birlikte yerlerimizi aldık. Yaklaşık 120 arkadaşımızla beraber dörderli kortejler halinde yürüdük. Yürüyüş esnasında coşkulu bir şekilde, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!”, “Vur Vur İnlesin Tekimsa Dinlesin!” sloganlarımızı attık.
Bizim bulunduğumuz organize sanayi bölgesi içinde iki fabrika sendikalı. Bizler sendikalı işçiler olarak, attığımız sloganlar ve alkışlarımızla organize sanayi bölgesine tarihi günlerinden birini yaşattık. Bizim sesimizden başka çıt yoktu. Sanki ölüm sessizliği vardı. Yanımızdan geçen servislerden alkışlarla bizlere destekler de geldi. Jandarma ve özel güvenlik elemanlarıysa bizleri sürekli takip ettiler. Yürüyüş sonrası bizler içeriye çalışmaya gittik, diğer arkadaşlar da kapıdaki mücadeleye devam ettiler. Saat 10 çayında işverenin dışarıdaki arkadaşlarımıza çay vermemesi üzerine yemek yememe eylemi yaptık. Ayrıca Cuma namazına giden arkadaşları yine beraber yürüyerek uğurladık ve alkışlı protestoyla tekrar fabrikaya geldik. Nihayetinde, saat 17.00 civarı işveren sendikayı toplantıya çağırdı ve bizler toplantıdan çıkan sonucu değerlendirip onaylamak ya da mücadeleye devam kararı almak için Çarşamba günü bir düğün salonunda toplanma kararı aldık.
Sonuç itibari ile derinden yaşanan kriz karşısında biz işçilerin birlikte hareket etmekten başka şansı yoktur. Bizler bunu geç fark ettik ve bu birlikteliği yitirmek istemiyoruz. Onun için haklarımızı öğrenmenin yollarını aramalı ve atıldığımız mücadeleyi daha da ileriye taşımalıyız. Aksi takdirde düşeceğimiz çukur aynı olacaktır. Şu ana kadar yaşanan krizden Türkiye’de etkilenen işçi sayısı yüz binlerle ifade ediliyor. Yapılması gereken tek şey ortak sorunları olan bu insanların ortak bir mücadele yürütmesidir. Bu, dünyanın her yerinde aynıdır. Yani, ya örgütlüyüz ve her şeyiz ya da örgütsüz ve hiçbir şey!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Zafer Direnen İşçilerin Olacak!
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Daha Yüksek Ücret İçin İşçi Eylemleri
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...