Buradasınız
UİD-DER ile Bir Günün Tadına Doymak
Ankara’dan bir öğrenci
Sabah erkenden güne ve UİD-DER’li dostlarımıza merhaba dedik. Piknik alanına geldiğimizde bizden önce giden arkadaşlarımız bizim için birçok şeyi hazırlamıştı. Hep birlikte kolektif bir sofra yaratarak birlikte doyabilmenin, gülümseyerek yemek yiyebilmenin keyfini çıkardık. Çaylarımızı alıp güzel sohbetler etmeye başladık. Güzel sohbetlerde, iş sorunları konuşuluyor, günlük hayat içerisinde karşılaşılan olaylar tartışılıyor, farklı işkollarından olan işçiler birbirleriyle tanışıyordu. Bu bir kez daha gösteriyordu farklı yüzlerin yaşamlarının ne kadar da birbirine benzediğini.
İşçi koromuzun güzel yorumuyla sınıfımızın ezgilerini birlikte söyledik ve sınıfımızı anlatan şiirleri yaşayarak ve yaşatarak okuyan arkadaşlarımızı dinledik. Bazı işçi arkadaşlarımız okunan şiirleri duyunca şiir okumak istediler ve ilk şiirlerini okudular. Bilgi yarışması ile sınıf belleğini bir yokladık, eksiklerimizi hissettik ve grup birincisi arkadaşlarımıza sınıfımızın şairi Nazım Ustanın şiir kitaplarını hediye ettik.
Öğle yemeğinin ardından UİD-DER İşçi Tiyatrosu bizlere “Hamdolsun Örgütlüyüz” adlı oyunu sergiledi. Oyunun sergilenmesi sırasında dışarıdan birçok izleyici aramıza katıldı. Daha sonra sınıf kürsümüzü kurduk. Birkaç işçi arkadaşımız hastanelerde, fabrikalarda yaşadıkları iş sorunlarından bahsetti, bazı arkadaşlar birlikte olmanın ve örgütlü gücün öneminden söz etti. Bir araya geldiğimiz zaman neler yapılabileceğinden, farkına varamadığımız yeteneklerimizden, patronların bizden çaldıkları zamanın dışında planlı ve birlikte organize edilmiş bir gün geçirmenin keyfinden bahsedildi. İşçi arkadaşlarımızdan biri işçi mücadelesinin sadece ekonomik temelli kalmaması, her zaman sabırla ve sürekli bir mücadele ağının örülmesi gerektiğinin altını çizdi. Bir araya gelen işçilerin tarihte neler yaptığından ve bugünkü kazanımlarından bahsettik.
İşçileri, sınıf mücadelesini her yönüyle doğru bir tutumla yürüten, sınıfın içinde türlü etkinlikler düzenleyerek işçilere sınıf bilinci veren, gücünü fark ettiren UİD-DER’de mücadele etmeye çağırdık. Dernek temsilcimiz, İşçi Dayanışması’nın son sayısını işçilere tanıtarak bültenimizi neden daha fazla işçiye ulaştırmamız gerektiğini anlattı. Derneğimizin yaptığı işleri, bu işlerin amacını dile getirdi. Halay bölümümüzle hep birlikte eğlendik. Ve “UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor!”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!” sloganlarıyla toparlanıp derneğimize döndük.
46. Yılında Kavel Destanı
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...