Buradasınız
UİD-DER Bizleri Mücadeleye Çağırıyor!
Mersin’den UİD-DER’li bir işçi-öğrenci
Bu yıl UİD-DER işçi tiyatrosu bize dört yeni oyunla merhaba dedi.
“Alışveris Canavarı” ile kapitalizmin yaratmaya çalıştığı tüketim toplumu gözler önüne seriliyor.
“Hırsız ve Çanta” ile, halim selim bir insanın bile başına neler gelebileceği çok güzel bir mizah anlayışıyla ortaya koyuluyor.
“İşsiz Adam” son birkaç yılda birçok işçinin ve ailesinin dramını tüm canlılığıyla ortaya koyuyor. Örgütsüz bir şekilde yakalandığımız kriz koşullarında nasıl da çaresizliğe düşürüldük. Evimize ekmek götürmek için başvurduğumuz işyeri kapılarında nasıl da bugün git yarın gel tavrına maruz bırakıldık. Eşlerimiz bir umut dedi, bu sefer olur belki, ama olmadı, yine suya düşen umutlarla çaldık kapımızı. Örgütsüz ve işsiz adam, mücadeleye girişip örgütlenmezse eğer, patronların elinde oyuncak olmak durumunda bırakılır. İşte bize bu oyunla arkadaşlarımız dedi ki, biz örgütlüysek her şeyiz, örgütsüzsek hiçbir şey!
“Tersanede Ölüm Var”... Yüzleri aşan ölümlerin ardından iş cinayetlerinde kaybettiklerimizin anısına diye başlayan bu oyun eminim ki benim gibi herkesin içine bir ürperti getirdi. Bir fabrikada olabilecek tüm tiplemeler vardı oyunda. Mücadeleci işçisinden arabeske bağlayanına, kadınlara farklı gözle bakanından umutsuz işçisine, öfkesini arkadaşına akıtandan patron karşısında el pençe duranına ve bülten dağıtan arkadaşlarımıza kadar herkes vardı orada. Ve bir tersane işçisi daha “iş kazası” adı altında ölüme giderken onun arkasında bıraktığı kızı, tıpkı onlarca işçi çocuğu gibi dimdik ayakta mücadele bayrağını devralıyordu.
Bu oyunu örgütlü işçiler yazdı, örgütlü işçiler oynadı sınıf kardeşlerine. Her bir adımını ilmek ilmek emekleriyle ördüler. Direnişçi işçi kardeşlerine, gözlerini yeni açan mesai arkadaşlarına, geleceğin işçileri öğrencilere, analara-eşlere-çocuklara dediler ki hep bir ağızdan: bizler bu sistemin tüm iğrençliklerine karşı örgütlü mücadele yürütmek zorundayız. Bizleri hor gören, aşağılayan patronlar sınıfının sistemi altında bizler isteyince bakın tiyatrosuyla-müziğiyle-sinemasıyla neler üretebiliyoruz.
Hep birlikte bu güzellikleri büyütelim, mücadele bayrağımızı yükseltelim. Gelin siz de aramıza, bu yolun en doğru adresi UİD-DER sizleri mücadeleye çağırıyor.
UİD-DER YÜRÜYOR, MÜCADELE BÜYÜYOR!
Bir Genç Neden İntihar Eder?
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/