Buradasınız
Üretenlerin İradesi Karşısında Sarsılan Patronlar!
Gebze’den bir kadın işçi
Hakkını arayan işçilerin örgütlü güçleri ve iradeleriyle başlattıkları grevler, daima patronları korkuyla sarsmıştır. Çünkü işçiler çalıştıkları sürece patronların sömürü çarkları döner, sermayeleri büyür. İşçilerin ürettiği zenginlik patronların sömürü değirmenine taşındığı sürece patronlar sefa sürebilir. Ne zaman ki işçiler şalteri indirmeye karar verir, işte o zaman sömürü çarkları eskisi gibi dönmez ve patronların bir hiç olduğu ortaya çıkar. İşte tam da bu nedenle, grev sözcüğünün kendisi bile patronların dünyasını sarsmaya yetiyor. Korkuyla sarsılan patronların imdadına da her daim hükümetler koşuyor.
Cumhuriyetin ilk yıllarında dokumadan madene, telsiz-telgraftan demiryollarına, tramvaydan metale gerçekleşen grevler… 1963’te ayağa kalkan, patronların işten çıkarma ve lokavt tehdidine boyun eğmeyen 170 Kavel işçisinin destansı mücadelesi… O Kavel grevi, grevin yasaklarının püskürtülmesinin ve o zamana dek yasak olan grevin yasal bir hak haline gelmesinin öyküsüdür. 1966’da 2500 Paşabahçe işçisinin başlattığı, ailelerinin ve diğer sektörlerden işçilerin desteğiyle büyüttükleri şanlı grev meselâ. Cam işçilerinin kararlı mücadelesi boyunca attıkları tohumlar, işçi sınıfının mücadelesine ivme kazandıracak yeni başlangıçlar yaratır. 1986’da yasaklara başkaldıran 3150 Netaş işçisinin “bu yasalarla grev yapılmaz” diyenlere inat Türkiye işçi sınıfı tarihine altın harflerle yazdığı grev mücadelesi… Ve ilerleyen yıllarda, işçilerin grev silahını kuşanarak güçlü bir şekilde patronların karşısına dikildiği nice mücadelelere şahit olduk. 1987 grevleri, 1989 Bahar Eylemleri, kamu emekçilerinin sendikalaşma mücadelesi, Zonguldak madencilerinin grevi ve yürüyüşü, daha niceleri…
Patronlar her grevi bir işçi isyanının nüvesi olarak görürler. İşte bu yüzden AKP hükümeti, kendi iktidarı dönemi boyunca pek çok grevi yasakladı. Grevler yasaklandı, baskılar arttırıldı, mücadeleci işçilere kara çalındı, grevler “ıvır, zıvır” ilan edildi, korkuyla sarsılan iş dünyası OHAL’den istifade edilerek koruma altına alındı. Çünkü gerek patronlar gerekse onların hizmetkârı hükümetler, grevlerin tüm toplumu etkileme gücüne sahip olduğunu, grevlerini kararlılıkla yürüten işçiler karşısında bir kez boyun eğdiklerinde başlarına neler geleceğini çok iyi biliyorlar. Tek tek işçilerin bir sınıf halinde mücadele etmeyi öğrendiklerinde neleri başarabileceklerini, grevlerin işçilerin birlik, dayanışma ve mücadele okulu olduğunu defalarca deneyimlediler. Grev alanı büyüdükçe, dayanışma güçlendikçe işçilerin yollarına daha emin adımlarla yürüdüklerini sarsılarak izlediler. Düne kadar görmezden geldikleri, süklüm püklüm gördükleri işçilerin devleşen gücü karşısında dehşete kapıldılar. Tam da bu nedenle, bugün sermaye hükümetleri çok daha yasakçı, çok daha baskıcı, çok daha düşmanca tutum sergiliyorlar. Her fırsatta grevi bir “tehdit” olarak değerlendirip, iş dünyasının sarsılmasına müsaade etmeyeceklerini belirtiyorlar.
Ancak unutmamak gerekiyor ki, zulüm varsa o zulme karşı direnenler de vardır. İşçi sınıfımızın tarihi de zulme ve baskılara direnen, zorlukları ezip geçen yiğit işçilerin nice başarılı mücadele örnekleriyle doludur. Tarihimize sahip çıkmak, sahip olduğumuz geleneği geleceğe taşımak için gücümüzün farkına varmalıyız. Çünkü işçi düşmanları, üretenlerin iradesi ve örgütlü gücüyle verdikleri mücadele karşısında sarsılmaya mahkûmdur. Milyonların, milyarların sırtından geçinen bir avuç asalağı sarsan korkular, işçi sınıfı örgütlü bir güç haline geldiğinde gerçeğe dönüşecek! İşte o zaman son sözü sömürenler değil üretenler söyleyecek!
Elleri Var Özgürlüğün
Meğer OHAL Grevleri Yasaklamak İçinmiş!
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Daha Yüksek Ücret İçin İşçi Eylemleri
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...