Buradasınız
Meğer OHAL Grevleri Yasaklamak İçinmiş!

15 Temmuz darbe girişiminin birinci yıl dönümü vesilesiyle Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin düzenlediği toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, OHAL’i neden sürdürdüklerine açıklık getirdi. Sermaye temsilcilerine konuşan Erdoğan, OHAL’in amacının onları işçi grevlerinden korumak olduğunu itiraf etti.
Erdoğan’ın sözleri aynen şöyle: “Olağanüstü hali biz iş dünyamız daha iyi çalışsın diye yapıyoruz. Soruyorum, iş dünyanızda herhangi bir sıkıntınız, aksamanız var mı? Biz göreve geldiğimizde OHAL vardı. Ama bütün fabrikalar grev tehdidi altındaydı. Hatırlayın o günleri. Şimdi böyle bir şey var mı? Tam aksine. Şimdi grev tehdidi olan yere biz OHAL’den istifadeyle anında müdahale ediyoruz. Diyoruz ki hayır, burada greve müsaade etmiyoruz, çünkü iş dünyamızı sarsamazsınız.”
Bu itiraf, OHAL’in neden sürdürüldüğünü bir kez daha gözler önüne serdi. “FETÖ”nün belini kırma, darbeyi engelleme adı altında OHAL ilan eden siyasi iktidar, fırsat bu fırsat, tüm demokratik hakları ortadan kaldırdı ve tüm devlet iktidarını tek kişinin eline verdi. Tam da itiraf edildiği gibi, OHAL’i bahane ederek canının istediğini yapmakta, özellikle işçi grevlerini yasaklamaktadır.
Sendikalar, söz konusu açıklamaya tepki göstererek derhal OHAL’in kaldırılmasını istediler. 2017’nin başında EMİS’e bağlı işyerlerinde greve çıkmak isteyen Birleşik Metal-İş üyesi 2 binden fazla işçinin grevi yasaklanmıştı. Bir açıklama yayınlayan sendika şöyle dedi: “Bu son derece üzücü ve bir o kadar da düşündürücü açıklamanın üstelik böylesine önemli bir toplantıda yapılmış olması ülkeyi yönetenlerin sadece işçilere ve grev hakkına bakış açısını değil aynı zamanda demokrasi anlayışını da açıkça ortaya koymaktadır.”
DİSK ise, yaptığı açıklamada, grevlerin yasaklanmasının asıl gerekçesinin sermayenin çıkarları olduğunun altını çizdi: “AKP iktidarı döneminde 13, OHAL döneminde 5 grev ‘milli güvenliği’, ‘genel sağlığı’ veya ‘finansal istikrarı bozucu’ olduğu gibi gerekçelerle ertelenmiş, aslında yasaklanmıştır. Erdoğan’ın son açıklamaları, grev yasaklarının asıl gerekçesinin sağlık veya güvenlik değil işverenlerin çıkarlarının korunması olduğunun devletin en tepesinden teyit edilmesidir.”
Grev, işçilerin mücadelesiyle kazanılmış demokratik bir haktır. Grevi yasaklamak demek, işçilerin demokratik hakkına el koymak demektir. Grev, işçilerin üretimden gelen güçlerini kullanmaları demektir. Grev hakkına sahip olmayan işçi, patron karşısında eli kolu bağlı demektir. Grev hakkı elinden alınan işçiye açıkça kölelik koşullarına boyun eğ, direnme, hakkını arama denmektedir. İşçilerin grevini yasaklayan AKP hükümeti, aleni bir şekilde, hiç utanıp çekinmeden sermayenin hizmetkârlığını yapıyor ve bunu itiraf ediyor.
AKP sözcüleri, lafa gelince halkın içinden geldiklerini ve işçileri düşündüklerini söylüyorlar. Halk dalkavukluğu yaparak, halktan gözükerek oy topluyorlar. Tüm işçi kardeşlerimiz artık bu gerçeği görmek zorundadır. Gerçekte iktidar sahiplerinin işçileri-emekçileri düşündüğü falan yok. Tek düşünceleri ceplerini doldurmak, ayrıcalıklarını ve iktidarlarını korumaktır. AKP hükümeti de, aynı daha önceki hükümetler gibi sermayenin hizmetinde olan bir hükümettir.
Tarihten de biliyoruz ki, tüm iktidar sahipleri, yalanla, hile ve hurdayla ellerine geçirdikleri gücün sonsuza dek süreceğini sanırlar. Ama zalimce uygulamaların da bir sınırı vardır ve gün gelir hakları ellerinden alınan ve kölelik derekesine indirilen işçi sınıfı yeter demesini de bilir!
“Modern Kent Esenyurt”
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- İşçi Dayanışması 203. Sayı Çıktı!
- Uyanmak İçin Sabırsızlanacağımız Günler İçin
Son Eklenenler
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...