Buradasınız
Uzayan İş Saatleri, Bozulan Sağlığımız
Gebze Organize Sanayi Bölgesinden bir grup işçi

Bizler çalıştığımız fabrikada sağlık problemleri ile karşı karşıya kalan işçiler olarak sizlere yaşadıklarımızdan bahsetmek istiyoruz. Bu fabrikada biz 12 saat üzerinden 2 vardiya halinde çalışıyoruz. Haftalık çalışma saati 45 saat iken bizler bu 45 saate ilaveten 150 saate yakın da fazla mesai yapıyoruz. Bu yoğun tempo bizlerde birçok sağlık problemini de beraberinde getirdi. Birçoğumuzda fıtık, varis, hemoroid gibi hastalıklar çıkmaya başladı. Üstelik yaş ortalamamızın 30’un altında olduğu düşünülürse ileride bizleri çok parlak bir geleceğin beklemediği görülüyor.
Yaşadıklarımız öyle trajikomik haller alıyor ki bu kadar da olmaz diyebilirsiniz. İlk önce şunu söyleyelim, birçok işçi arkadaşımız rapor aldığı için işten atılıyor veya kara listelere alınıyorlar. Kara listelere giren arkadaşlarımıza baskı yapılıyor veya daha ağır bölümlerde çalıştırılıyorlar. Biz çalıştığımız bölümde 13 kişiyiz ve 12’mizde sağlık problemi var. Sağlık problemi olmayan arkadaşımız da yoğun çalışma temposu yüzünden sözlüsünden ayrılmak zorunda kaldı. Galiba onun da yakında psikolojik sorunları başlayacak. Artık durumumuzu öyle kabullenmişiz ki hasta olmak veya ameliyat olmak bize normal bir şeymiş gibi geliyor. Kendi aramızda sıraya koyuyor, sırayla ameliyat oluyor ve doktora çıkıyoruz. Ameliyat olan veya doktordan rapor alan arkadaşımız işbaşı yapmadan diğerimiz doktora çıkmıyoruz. O kadar uzun saatler çalışıyoruz ki artık fabrikanın dışında bir yaşam düşünemiyoruz. Bu uygulamayı da işlerin yavaşlamaması için yapıyoruz. Çünkü iş bizim sağlığımızdan daha önemli! Çok çalıştığımız için bazen itiraz ettiğimiz de oluyor. Onlar da yasada bu var diyerek bizleri hemen susturuyorlar. Biz de birbirimize bakarak yasada varmış ne yapalım diyoruz. Evet biz bunları yaşıyoruz. Hiçbir şey bilmediğimiz için işverenin bize söylediklerine inanıyoruz.
Bizler UİD-DER’le yeni tanışıyoruz. Bir taraftan neden daha önceden tanışmadık diye hayıflanırken, bir taraftan da patronun bize dayattığı uzun çalışma saatlerinin yasal olmadığını öğreniyoruz. Şunu da öğreniyoruz, bizim sağlığımız bizleri uzun saatler çalıştıran patronların umurunda bile değil. UİD-DER’in başlatmış olduğu kampanyayı çok önemli buluyor ve destekliyoruz. Son olarak da diyoruz ki uzun çalışma saatlerinin son bulması ve sağlık problemlerimizin son bulması ancak tüm işçilerin örgütlenerek bir araya gelmesiyle mümkün olacak.
Dur De!
Son Eklenenler
- 7 Ekim 2023’ten bu yana yaklaşık 60 bin Filistinliyi katleden İsrail’in Gazze’de uyguladığı acımasız abluka nedeniyle açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Ekim 2023’ten bu yana yetersiz beslenme ve açlık yüzünden 83’ü çocuk olmak üzere...
- Banksy mahlaslı sanatçının “bomb love” isimli eseri, ilk olarak 2001 yılında Londra sokaklarından başlayarak dünyanın birçok yerinde duvarlara çizilmiştir. Eser oldukça sade ve detaydan uzak görünmesine rağmen taşıdığı mesaj oldukça derindir....
- “Son 102 günde 132 kadın cinayeti” haberleri dolaştı medyada. Bu sayılar sadece bir istatistik değil; her biri bir yaşam, bir hayal, bir yaşama sevinciydi. Her biri aramızdan koparılan bir arkadaşımız, bir kardeşimiz, bir meslektaşımız, bir...
- Kamu işçileri… Onlar hastanelerde, karayollarında, fabrikalarda, ulaşımda, savunma, enerji ve hizmet sektöründe, kısacası kamunun her alanındalar. Üretiyorlar, hayatı var ediyorlar. Fakat ev kiralarını ödeyemiyor, borçla yaşıyor, ihtiyaçlarını...
- Diyelim ki hayatınızda ilk kez bir koşu yarışmasına katılacaksınız ve yeterince idmanlı değilsiniz. İsteklisiniz, azimlisiniz ama diğer koşuculara göre hazırlığınız yetersiz ve deneyimli değilsiniz. Böyle bir yarışmada birinci olmanız şaşırtıcı...
- Bir dünya devi olan Amazon’un işçileri en ağır koşullarda çalıştırılmaya devam ediyor. Amazon Tuzla Depo’da çalışan işçiler olarak bizler de ağır iş yüküne, mobbinge, işyeri içinde zor bölümlere sürülme gibi uygulamalara maruz kalıyoruz.
- Türkiye’de çok genç yaşta emekli olunduğundan, emeklilerin sosyal güvenlik sisteminin sırtında kambur olduğundan, aylıklarının arttırılmasının kaynakların heba edilmesi anlamına geldiğinden bahsediyor. Bu sözlerle, sınıfımızın emeklilerini yük,...
- Geçtiğimiz haftalarda Sakarya’da iki çiftçi ürettikleri karpuzları yola atıp parçalamışlardı. Bu öfkelerinin nedeni toptancının son anda karpuzları almaktan vazgeçmesiydi. Belli ki evine, çoluğuna çocuğuna rızkını götüremeyecek olmanın öfkesiydi...
- Eskişehir Seyitgazi’de 23 Temmuz sabah saatlerinde çıkan orman yangınına müdahale etmeye çalışırken 5 orman işçisi ve 5 AKUT gönüllüsü alevlerin içinde kalarak hayatını kaybetti, 14 kişi de yaralandı. Türkiye haftalardır orman yangınlarıyla...
- Gün geçtikçe artan enflasyon, hayat pahalılığı, işsizlik çocukları da işçiliğe zorluyor. İSİG Meclisi verilerine göre 2025 yılının başından beri 24 çocuk işçi, iş cinayetleri sonucunda hayatını kaybetti.
- Akkuyu Nükleer Güç Santralinde taşeron şirkette çalışan Türk ve Rus işçiler son üç aydır ödenmeyen ücretlerinin ödenmesi için 23 Temmuzda iş bıraktı.
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), 23 Temmuzda üniversite hastaneleri önünde basın açıklamaları yaparak TİS taleplerini açıkladı.
- Biz bir grup genç olarak UİD-DER’li abilerimizle birlikte, mücadeleye yıllarca katkı sunan, tecrübe sahibi bir büyüğümüzü Çatalca’daki evinde ziyaret ettik.