Buradasınız
1917 Ekim Devrimi
Bostancı’dan bir işçi
UİD-DER Bostancı temsilciliğinde “1917 Ekim Devrimi Şenliği”ne katılan bir işçiyim. Temsilciliğe vardığımda herkes kolları sıvamış, salonu hazırlama ve etkinliğe hazırlanma telâşında idi. Onları izlerken “sanki o günü yaşıyorlar” dedim kendi içimden. O heyecan ve istekle şiirlerin ve şarkıların provası alınıyordu son kez. Ben de, duvarları devrimi anlatan resimlerle ve devrime giden yolu öğreten etkinliklerimizin afişleriyle süsleyen arkadaşlarımın heyecanına katıldım. Sanki hepimiz tek bir ailenin üyesiydik, o kadar dost ve yakın.
Önce sohbetlerimiz eşliğinde yemeklerimizi yedik ve ardından etkinliğimiz başladı. Slaytlar eşliğinde yapılan sunum, 1917 Ekim Devriminin işçilerin kararlı ve bir de yanlarında kurtuluşun feneri devrimci örgütleri olduğunda nasıl da despot rejimleri yerle yeksan edeceklerini seriyordu gözlerimizin önüne. 1917’de sömürüsüz dünyayı hedefleyenler, Paris komünarlarının ateşini tutuşturup değiştirmişlerdi dünyanın kaderini. Ne Çarlık Rusyası, ne despot rejim, ne savaş, ne de efendiler vardı artık. Söz işçilerindi, karar işçilerin. Bugün ayak takımı diye aşağılananlar o gün her şeyi yapabilecek yetenekte ve güçte olduklarını göstermişlerdi. “Kim inanır bir çilingirin fabrika yöneteceğine?”. Ama o gün olmuştu ve bugün de olacak. Çünkü bir araya geldiğimizde ve istediğimizde her şeyi başarabilecek kudret var yüreklerimizde.
Bugün sömürü zincirlerinin zalim çarklarından geçerken yaşamlarımız ve özgürlüğümüz için söz hakkımız yok. Bu zincirleri kırmak tek kurtuluşumuz. UİD-DER’e katılmadan önce işçiliğe ve sınıf mücadelesine dair bilgim yalnızca ay boyunca sessizce çalışmak ve ay sonunda ise ücretimi cebime koymakla sınırlıydı. Etkinliklere katıldıkça her şeyi üretenin biz olduğunu ve kendimizi değil, patronu zengin ettiğimizi öğrenmeye başladım. Sömürüyü yok etmenin, ölene kadar çalışmayı engellemenin tek yolu mücadeleden geçiyor. Ve ben de mücadelemi UİD-DER saflarında, dostlarımla omuz omuza vereceğim.
Yaşasın 1917 Ekim Devrimi!
Yaşasın 1917 Ekim Devrimi
Yemekhane İşçisi Yalnız Değildir
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...