Buradasınız
Ankara’daki Katliam Şirinevler, Esenyurt ve Aydınlı’da Protesto Edildi

Aydınlı
10 Ekimde Ankara’da barış talebiyle alana çıkan mücadeleci işçi ve emekçiler büyük bir katliama maruz kaldılar. 100’den fazla işçi, emekçi ve sosyalist katledilirken, yüzlerce kişi de yaralandı. Ülkenin birçok yerinde yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla işçiler, emekçiler ve sosyalistler gerçekleştirilen katliama karşı öfkelerini, tepkilerini haykırmaya devam ediyorlar. Binlerce emekçi sokaklara çıkarak yitirdiğimiz insanlarımızın hesabını soracaklarını ve barış talebini yükselteceklerini dile getirdi.
11 Ekim Pazar akşamı Aydınlı tepe durağından merkeze kadar yapılan yürüyüş ve basın açıklaması ile Ankara katliamı bir kez daha lanetlendi. Yağan yağmurun altında işçi ve emekçiler yürürken, öfkeyle sloganlarını haykırdılar. Tuzla Barış Bloğunun düzenlediği yürüyüşe katılan emekçiler, “Katliamların Sorumlusu Devlettir” pankartının arkasında yürüdüler. Yürüyüş boyunca gerçekleştirilen katliama karşı Tuzlalı emekçiler, öfkeyle şu sloganları haykırdılar: “Bombalar Bizi Yıldıramaz”, “Katil Devlet Hesap Verecek”, “Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği”, “Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek”, “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz!”
İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER ise “Döktükleri Kan Egemenleri Kurtarmayacak” “Yılmayacağız, Mücadeleyi Büyüteceğiz” pankartıyla yürüyüşe katıldı. Aydınlı merkeze varıldığında, öncelikle katliamda yaşamını yitirenler anısına saygı duruşu yapıldı. Daha sonra Tuzla Barış Bloğu adına basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada, emekçilerin devletin baskısı ve zulmü karşısında sinmeyeceği, susmayacağı daha büyük bir öfke ve kararlılıkla meydanlara çıkacağı vurgulandı.
İşçi ve emekçilerin barış talebi bombalarla susturulmak istiyor. Gözünü iktidar hırsı bürümüş AKP hükümetinin politikaları sonucunda ülke kriz, kaos ve savaş ortamına sürüklenmiş durumda. Ama egemenlerin katliamları emekçilere boyun eğdirmeyecek. Emekçiler Reyhanlı’yı da, Diyarbakır’ı da, Suruç’u da, Ankara’yı da unutmayacak. Emekçilerin biriken öfkesi gün gelecek bir tokat olup egemenlerin suratına inecek. Döktükleri bunca kan ve gözyaşı yanlarına kâr kalmayacak. İşçi sınıfı elbet bir gün tüm bu katliamların hesabını tek tek soracak.
Şirinevler ve Esenyurt
11 Ekim Pazar günü saat 17.00’da Şirinevler Meydanı’nda ve Esenyurt’ta gerçekleşen eylemlerle Ankara’da hayatını kaybeden emekçiler anıldı ve katliam lanetlendi.
Bahçelievler Barış ve Demokrasi Güçleri’nin organize ettiği basın açıklamasına demokratik kitle örgütleri ve örgütümüz UİD-DER katıldı. Katliama yönelik acı ve öfke dile getirildikten sonra basın açıklamasına geçildi. Açıklamayı Eğitim-Sen 1 Nolu Şube Sekreteri gerçekleştirdi. Yapılan açıklamada katillerin, 7 Haziranda diktatörlük hevesleri kursaklarında kalanlar olduğu ifade edildi. Asıl amacın korku ve sindirme politikalarıyla 13 yıllık zulüm ve hırsızlık düzenlerini sürdürmeye çalışmak, halkların eşitlik, özgürlük ve demokrasi taleplerini bastırmak olduğu vurgulandı.
Esenyurt’ta ise Barış Bloku’nun çağrısıyla saat 17.00’da meydanda toplanıldı. Bir araya gelen emekçiler, sloganlarla öfkelerini haykırdılar. Barış anneleri eyleme “Faşizme Geçit Vermeyeceğiz/Sarayın Savaşına İnat Barışın Sesini Yükseltelim” pankartıyla eyleme katıldı. EMEP üyeleri yaşamını kaybeden yoldaşlarının fotoğraflarını taşıdılar. UİD-DER’li işçiler, “Yaşasın İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği” ve “Yaşasın Devrimci Dayanışma” sloganları ile eylemde yerlerini aldılar.
Eylem, DİSK Gıda-İş yönetimi ve Emek Gençliği’nin katliamı değerlendiren konuşmaları ile başladı. Geçtiğimiz yıl Kobanê olaylarında Esencan Hastanesi’nde yaşamını kaybeden Mert Değirmenci, ölüm yıldönümü vesilesiyle anıldı. HDP milletvekili adayının konuşmasında ise, 1 Kasımda AKP’yi tarihe gömme çağrısı yapıldı. Eylem barış mücadelesinde yaşamını kaybeden insanlarımız anısına saygı duruşu ve 5 dakikalık oturma eylemi ile son buldu, cenazelere sahip çıkma çağrısı yapıldı.
Basın açıklamaları KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin aldığı iki günlük grev kararına destek olma, okullarda velilerin de çocuklarını okula göndermeyerek bu greve aktif bir şekilde katılmaları ve destek olmaları için yapılan çağrıyla bitirildi.
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
Son Eklenenler
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...