Buradasınız
Aynı Ağacın Elmaları
diğer yazarlar
Merhaba,
Her şeyin para için yapılıp satıldığı bir dünyada yaşıyoruz. Sanatın egemen sınıfın elinde ne için kullanıldığını her gün medyada görüyoruz. Halkını düşünen sanatçının ise ön plana çıkamadığı ve hatta karnını bile zor doyurduğu bir kapitalist düzende yaşıyoruz.
Seneler önce tiyatro eğitimi almak istemiştim, maalesef ücretler çok yüksek gelmişti. Bir de bu yetmezmiş gibi iş saatlerim uymadı. Seneler sonra UİD-DER’de tiyatro kursu olduğunu öğrenince çok sevindim. Hemen ben de katıldım, benim için yeni yüzler, yeni kişilikler vardı. Ama hepimizi bir araya getiren düşünce biçimimizdi. Çok çabuk kaynaştık, sanki yıllardır birbirimizi tanıyorduk. Çünkü bizler aynı ağacın elmalarıydık.
Hepimizin ilk tecrübesiydi. Hocamız titizlikle bizleri eğitiyordu. Kapitalist düzen bizleri öyle etkilemişti ki kendimizdeki yetenekleri keşfedemiyorduk. Bu durumda hocamıza çok iş düşüyordu. Sahne çalışmalarımız çok eğlenceli geçti. Rollerimiz çok kısaydı ama verilen mesaj çok büyüktü. Yaptığımız işin bilincindeydik hepimiz. Amatördük ama profesyonelce davranmaktı amacımız. Rollerden sonra sıra sahne dekoruna ve kostümlere geldi. Öyle ya bizlerin sponsoru yine bizlerdik. Büyük heyecanla herkes evinden ne uygunsa getirdi. Evinde yoksa arkadaşlarından aldı. Dekor, kostüm, makyaj kısacası her şeyi kendi ellerimizle yaptık. Bu bizleri daha da heyecanlandırdı. Hazır bir sahneye çıksaydık bu kadar heyecanlanmazdık belki de. Kolektif çalışmayı bu kadar iyi algılayamazdık. Bizler doğru yerde, doğru şekilde inançlarımızı birleştirdik. Her şey tamamdı, tiyatro oyununu sergileyeceğimiz gün geldi.
Program seminerle başladı ve artık sıra bize gelmişti. Birbirimizin gözlerine bakıyorduk, çünkü o an sözler tükenmişti. Yerini sanki sonsuza kadar süreceğini sandığım bir heyecan aldı. Sahne aldığımızda çok mutlu ve bir o kadar da heyecanlıydım. Zaman göz açıp kapayıncaya kadar çabuk geçmişti. Bizler oyunumuzda medyanın dimağları nasıl da örümcek ağı gibi sardığını ve bizi bizlere nasıl yabancılaştırdığını anlatmaya çalıştık. Umarız herkes beğenmiştir.
Bu imkânı bize sağlayan UİD-DER’e teşekkürler.
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
Öğrenelim, öğretelim
Paris Komünü
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...