Buradasınız
Bu Kavgada Kararlıyız
Mersin’den bir grup genç işçi

Bu yıl da 1 Mayıs bütün dünyada coşkuyla kutlandı. İşçiler, emekçiler talepleriyle alanları doldurdu. İşçi sınıfının haklı taleplerinin yazıldığı pankartlar, dövizler alanda toplananların özlemlerini dile getiriyordu. Bazı pankartlarda “Sömürüye Hayır! Yaşasın Özgür Bir Dünya!” yazıyorken bazısında ise işçi sınıfının asıl şiarı olan “Tüm Ülkelerin İşçileri Birleşin!” sloganı yer alıyordu.
Bizler de her sene olduğu gibi bu sene de UİD-DER’in coşkulu ve disiplinli kortejinde 1 Mayıs’ı kutlamak için yerimizi aldık. Daha yürüyüş başlamadan önce birliği ve beraberliği güçlendirmek için çekilen halaylar, atılan sloganların çok yüksek ve coşkulu haykırılışı 1 Mayıs’ın nasıl geçeceğini gösteriyordu. Bir yandan halayımızı çekerken bir yandan da yanımızdan geçmekte olan bütün işçi- emekçi kardeşlerle atılan ortak sloganlar 1 Mayıs’ın gerçek ruhunu yansıtıyordu. Kortejin en önünde yürüyen emekçi kadınlar ve hemen arkasında genç işçilerin ağırlıkta olduğu UİD-DER kortejimiz alanda tüm ilgiyi üzerine toplamıştı.
Yürüyüş başladığında kortejlerimizi oluşturmuş ve alanda kızıl bir gelincik gibi boy göstermiştik. Bu kadar disiplinli ve örgütlü bir kortej oluşturduğumuz için ilgi odağı olmuştuk. Atılan anlamlı sloganlarımızı duyup kortejimize katılanlar bir hayli çoktu. Yanımızdan geçen diğer kortejlerden her sene olduğu gibi bu sene de “acaba kim bunlar?” sorusunu birçok kez duyduk. İşçi sınıfının disiplinli duruşunu yine UİD-DER olarak alana taşımayı başarmıştık. Bu bizim için bir övgü kaynağıydı.
İster aynı memleketin işçisi olsun ister farklı memleketin işçisi, bütün işçilerin safının aynı olduğunun en net göstergesidir 1 Mayıs alanları. Dil, din ve ırk gibi ayrımların ortadan kalktığı ve işçilerin tek bir sınıf olarak gücünü tüm dünyada ortaya koyduğu en değerli gündür 1 Mayıs.
Yaşadığımız topraklarda sıkça kullanılan bir söz vardır: “Ne kadar ekmek, o kadar köfte!” Biz işçi sınıfı açısından da bu durum aynen geçerli; ne kadar örgütlü olursak o kadar güçlü oluruz ve haklarımıza sahip çıkarız. Nesillerdir alanlarda birlik ve dayanışmanın sembolü olan 1 Mayıslarımıza sahip çıkmalı ve genç işçiler olarak bu geleneği geleceğe aktarmalıyız.
Dünya Yerinden Oynar İşçiler Birlik Olsa!
Şuan dünya işçi sınıfı olarak belki dünyayı yerinden oynatacak durumda değiliz ama sermaye düzeni ve patronların zulüm köprüsü gün geçtikçe daha çok sallanıyor. Ne zaman ki dünya işçi sınıfı olarak örgütlü bir şekilde ayağa kalkarsak bütün bu zulüm köprülerini patronlarla beraber yıkacak ve sömürüyü ortadan kaldırmış olacağız.
Son Eklenenler
- Onlar komşumuz, iş arkadaşımız. Aynı mahallede, aynı sokakta yaşıyoruz; aynı işyerlerinde çalışıyoruz. Ama kim olduklarının, adlarının, geçmişlerinin bir önemi yok. Onlar mülteci, onlar göçmen… Türkiye’de Suriyeliler, Afganlar”, Amerika’da “...
- Son dönemde dünya genelinde internet ve sosyal medyada yoğun rağbet gören bir teori var, karınca teorisi. Bu teorinin ne kadar bilimsel olduğu tartışmalıdır ama anlatı siyasal ve toplumsal alanla kesiştiği için ilgi görmektedir. Anlatı şöyle: “Gidin...
- En yakın akrabalardan işyerlerimizdeki işçi arkadaşlarımıza dek çevremizdeki insanların sözlerine kulak verdiğimizde, deryada yaşayıp deryadan bihaber olduklarını anlarız. Sıcağı sıcağına canlarını yakan ekmek fiyatının iki katına çıkmasını bile...
- Düzce’de bulunan Standart Profil fabrikasında çalışan Petrol-İş üyesi işçiler, artan enflasyon karşısında aldıkları ücretin her geçen gün erimesi sebebiyle, işverenden ücretlerinin iyileştirilmesini talep etmiş fakat işveren bu talebi geri çevirerek...
- İstanbul Tuzla’da faaliyet gösteren ETF Tekstil fabrikasının patronu fabrikayı kapatacağını duyurup ilk etapta 30 işçiyi işten atmış işçilere ihbar tazminatını ödemeyeceğini, kıdem tazminatının ise yüzde 70’ini ödeyeceğini duyurmuştu. İşçiler işten...
- Türkiye’de neredeyse yüzde 200’e varan enflasyon ücretleri her geçen gün eritirken işçilerin tepkisi de giderek artıyor. Her gün bir fabrikada, şantiyede, lojistik deposunda işçilerin mücadelesi başlıyor.
- Çalıştığım işyerinde arkadaşım Erman abi, televizyon kanallarının popüler yarışması MasterChef’de yapılan bir yemeği çok beğenmiş, çay molasında ballandıra ballandıra anlatıyordu. 350 gram dana bonfile, dana füme, 300 gram kestane mantarı, tereyağı...
- “Bir zaman makinesi olsa ve mesela üç yüz yıl öncesine gidebilsek bugünün dünyasından çok farklı bir dünya ile karşılaşırdık.” Böyle başlıyordu İşçi Dayanışması’nın bir önceki sayısında Emekçi Kadın köşemiz. Gelin geçmişe yolculuğumuzu sürdürelim....
- Eşe dosta selam. İnandığım doğruların adamı oldum, böyle yaşadım karınca kararınca. Bu doğruların savaşını daha çok sanatımda yapmaya çalıştım. Kursağıma hakkım olmayan bir tek kuruş dahi girmemiştir.” Böyle diyordu işçi sınıfının yazarlarından...
- Düzce’de bulunan Standart Profil fabrikasında çalışan Petrol-İş üyesi işçiler, artan enflasyon karşısında aldıkları ücretin her geçen gün erimesi sebebiyle, ücretlerinin iyileştirilmesini talep ettiler. Ancak Standart Profil yönetimi işçilerin bu...
- 1980’lerde İngiltere’de kadın bir başbakan iktidardaydı, adı da Margaret Thatcher’dı. Bu kadın başbakan emekten, işçiden, toplumdan yana ne varsa ona düşmandı. İngiltere’deki işçiler ona “süt hırsızı” derlerdi. Çünkü daha henüz Eğitim ve Bilim...
- Bir yere baktığımızda gördüklerimize bir daha dönüp bakarsanız mutlaka dikkatinizi çeken bir şey vardır. Ben de bir yere baktım ve dikkatimi bir manzara çekti. Bu manzaranın iki ayrı hikâyesi var. Burası benim ikamet ettiğim mahalledir. Kocaman olan...
- İnsanlık tarihi yüz binlerce yıl öncesine uzanıyor. Bu tarih içinde kısacık bir zaman dilimine yayılan ve birkaç yüzyıllık ömrü olan kapitalist sömürü düzeni, insanlık tarihinin en kanlı dönemini temsil ediyor. Yaşanan iki dünya savaşı, bugün içinde...