Buradasınız
Direnen Gemi Söküm İşçileri Haklarını İstiyor
İzmir’den İşçi Dayanışması muhabiri
İzmir Aliağa’da iki haftadır direnişte olan gemi söküm işçilerinin mücadelesi sürüyor. 20 Şubatta Demokrasi Meydanında eylem yapan işçiler, taleplerinin kabul edilmesini istiyorlar. Eyleme, direnişçi işçilerin eşleri, çocukları ve emekten yana kurumlar katılarak destek verdi.
Direnişçi işçiler, “Gemi Söküm Cehennem, İşçiler Köle Kalmayacak! Taleplerimiz Kabul Edilsin!” pankartı arkasında bir araya geldiler, Aliağa Demokrasi Meydanına yürüdüler. Pankartlarını meydana asan işçiler, basın açıklamasına geçmeden önce iş cinayetlerinde katledilen işçiler için saygı duruşunda bulundular. Ardından “Direne Direne Kazanacağız”, “Gemileri Yaktık Geri Dönüş Yok”, “Taleplerimiz Kabul Edilsin” sloganları atıldı.
Saygı duruşundan sonra bir gemi söküm işçisi, “9 gündür sesimizi duymadılar. İnsanca ücret istedik. Çok mu? Biz başkaldırdık. İnsanca yaşamak bizim hakkımız” dedi. Diğer bir işçi ise “biz burada emeğimizin, alın terimizin mücadelesini veriyoruz. Vereceğiz de. Geri adım atmayacağız” dedi. Gemi söküm işçilerinin mücadelesinde yanlarında olan ÇHD avukatlarından Ali Ekiz ise “amacımız işçilerin haklı ve meşru taleplerini dile getirirken tehdide maruz kalmamalarıdır. Bu direniş zafere ulaşsın diyedir. ÇHD diyor ki isyan, grev direniş” diye konuştu.
Basın açıklamasını gemi söküm işçilerinden Erdem Pektaş gerçekleştirdi: “Dünyanın 3’üncü büyüğü, Avrupa’nın ise tek gemi söküm tersanesi olduğumuz ifade ediliyor. Yıllık 200 milyon dolarlık iş hacminden söz ediliyor. Tersane patronları kâr rekorları kırıyor. Ama biz tersanede tüm değerleri yaratan işçiler olarak emeğimizin, alın terimizin karşılığını alamıyoruz. Her gün artan enflasyon karşısında biraz daha eziliyoruz. İnsanca yaşanabilecek bir ücret istiyoruz. Arkadaşlar, bizler burada ağır şartlarda çalışıyoruz. Ağır sanayi olmamıza rağmen bu işkolunda sayılmıyoruz. Uzayıp giden mesailer, sadece kâğıt üzerinde kalan denetimler, alınmayan önlemler hemen her gün ölüme ya da sakatlanmalara davetiye çıkarıyor. Çoğu durumda işverenler kişisel koruyucu donanımı ya kendimizin almasını istiyor ya da zamanında ve tam olarak dağıtmıyor. Sosyal tesisler neredeyse kullanılamaz durumda. Güvenli ve insanca çalışma koşulları istiyoruz. Sigortamız çalıştığımız gün kadar yatırılıyor. Mesai ücretlerimiz kesiliyor. Çoğu durumda maaşlarımızın bir kısmı bankadan bir kısmı elden veriliyor. Burada kuralsızlık kural haline gelmiş bulunuyor. Düşünün ki her bir işçinin en doğal ve temel hakkı olan yıllık izin için biz gemi söküm işçisinin direniş yaparak talep etmesi gerekiyor. Mazeret izinlerinin ücretlerden kesilmemesi, resmi tatillerin ek mesai ücretleri üzerinden hesaplanması zaten olması gereken başlıklarken biz gemi söküm işçileri için mücadele konusu durumunda. Bu liste daha da uzatılabilir. Tersanelerde birileri hukuksuzluk arıyorsa tersane patronlarının bizlere dayattığı çalışma koşullarına, kuralsızlıklara baksın. Ancak bizler artık yeter diyoruz. Artık haklarımızı istiyoruz. Artık yan yana geldik. Birlik olduk. Ve taleplerimizin bir an önce karşılanmasını istiyoruz. Bunun için direniyoruz.”
Erdem Pektaş gemi söküm işçilerinin taleplerini şöyle sıraladı:
“Ücretlerimize zam istiyoruz. Gemi 500, saha 450, çırak 350, sapanca 400, atölye çalışanları 450, gemideki operatör 500, sahadaki operatör 450, şoför 450 günlük ücret talep ediyoruz. Haklı taleplerimiz için yaptığımız eylemlerden dolayı kimsenin işte atılmayacağına güvence istiyoruz. Açılan davaların geri çekilmesini bekliyoruz. Taleplerimiz ve temsilcilerimiz protokol altına alınarak tanınsın istiyoruz. Maaşların alınan ücret üzerinden bankaya yatırılmasını istiyoruz. Mesai saat ücretlerinde 4 saatin bir yevmiye olmasını istiyoruz. Olumsuz hava koşullarından dolayı çalışılmaması durumunda yevmiyelerin kesilmemesini istiyoruz. Kişisel koruyucu donanımın zamanında ve eksiksiz dağıtılmasını istiyoruz. Oksijen lambalarının bakımı ve eksikliklerinin giderilmesini istiyoruz. Sigortaların kesilmemesini istiyoruz. Sosyal tesislerin düzeltilmesini istiyoruz. Mazeret izinlerinin yevmiyelerden kesilmemesini istiyoruz. Resmi tatillerin ekstra mesai olarak verilmesini istiyoruz. Cumartesi günleri yarım gün çalışma olmalı. Tam gün çalışılması durumunda ekstra mesai ücreti verilmesini istiyoruz. Yıllık izinlerin verilmesini istiyoruz. Mevcut sertifikanın bütün şantiyede geçerli olmasını istiyoruz. İşe giriş kısmında sağlık raporu ücretinin işveren tarafından karşılanmasını istiyoruz. Zamların 6 ayda bir yapılmasını istiyoruz. Gemi sökümün ağır sanayi olarak tanınmasını istiyoruz.”
Gemi söküm işçiler talepleri kabul edilene dek mücadele etmekte kararlı olduklarını bir kez daha vurguladı. Eylem sloganlar ve halaylarla sona erdi.
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
Son Eklenenler
- Türkiye’nin dört bir yanında sendikalaşmak isteyen işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Bursa’da Öz İplik-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan ve direnişlerine devam eden Durak...
- Türkiye tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma Katliamı davasında daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Katliamın 10. yılında görülmeye başlanan kamu davasının ilk duruşması 8 Mayısta Soma 2. Asliye Ceza...
- Merhaba işçi ablalarım, abilerim. Ben İzmir’de yaşayan bir lise öğrenciyim. Ben de UİD-DER ile 1 Mayıs’a katılmak için İstanbul’da yaşayan teyzeme geldim. İlk defa 1 Mayıs’a katıldığım için sizlerle duygularımı paylaşmak istiyorum.
- Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu,...
- Türkiye’de işçiler, reel ücretlerin düşmesi, çalışılmış günlerin ücretinin dahi patronlar tarafından gasp edilmesi gibi sorunlarla boğuşuyorlar. Diğer taraftan sağlık emekçileri ticarethaneye dönüştürülen sağlık sisteminin dayattığı ağır iş yüküyle...
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...