Buradasınız
Eğitim işçilerinden basın açıklaması
Bostancı’dan UİD-DER üyesi bir eğitim emekçisi
Bir grup eğitim işçisi, 9 Şubat günü 70 kişilik bir kitleyle MEB önünde bir basın açıklaması yaptı. Eylemlerinin amacı; ders ücretli, sözleşmeli ve stajyer öğretmenlerin maruz kaldığı hak gasplarını protesto etmekti. Dövizleri ve sloganlarıyla MEB önüne kadar coşkulu bir şekilde yürüdüler ve basın açıklamasının okunmasının ardından toplu şekilde MEB önünden ayrıldılar.
Ders ücreti karşılığında çalışan öğretmenler MEB’e bağlı okullarda çok düşük ücretlerle, neredeyse hiçbir sosyal haktan yararlanmadan, iş güvencesinden yoksun olarak çalıştırılıyorlar. Özel dershanelerde yeni mezun olmuş öğretmenler stajyer konumunda günde 10-12 saat, ücretsiz ve hiçbir sosyal haktan yararlanmadan çalıştırılıyor. KPSS sınavlarına her yıl on binlerce öğretmen giriyor fakat bunların yalnızca 20 bini öğretmen olarak atanıyor. Devlet her geçen yıl kadrolu öğretmen atamasını sınırlandırıyor ve buna karşılık güvencesiz öğretmen istihdamını yoğunlaştırıyor. Bu aslında devlet tarafından sermaye sınıfının önünü açmak için kasıtlı olarak yapılmaktadır. Özel eğitim kurumlarının yaygınlaşmasını sağlamak üzere girişilen tüm bu uygulamalar, eğitimden önce sağlık alanında da yapılmıştı.
Bugün görüyoruz ki, hiçbir sektör ve ülke ayrımı gözetmeden tüm dünya işçi sınıfı aynı koşullarda çalıştırılmaktadır. Tüm işçilerin haklarının gasp edilmesi işçi sınıfının örgütsüzlüğü yüzünden her geçen gün daha fazla artmaktadır. Sadece eğitim işçileri değil tüm işçiler gerçek bir sömürü girdabının içindedir.
Kadrolu, sözleşmeli, ücretli ya da geçici işçi sorunu aslında kapitalizmin işçi sınıfını bölmek için yarattığı bir uygulamadır. Kamu ya da özel olsun fark etmeden, işyerlerinde kadrolu işçilerle geçici-sözleşmeli işçiler birbirlerini aynı konumda görmemekte, çıkarlarının ortak olduğunun farkına varmamakta hatta birbirlerine düşman edilmektedir. İşçinin üzerinde oynanan bu oyun böl-parçala-yönet oyunudur. Bu oyunu bozmanın tek yolu, ister kadrolu, ister sözleşmeli vb. ne şekilde çalıştırılıyor olursa olsun tüm işçilerin, gerçek düşmanın sermaye, yani bizlerin alın terimizle yarattığımız dünya üzerinde keyifle yan gelip yatan patronlar sınıfı olduğunu bilmesi ve kinlerini onların üzerine kusup bu sömürü düzenini yıkmalarıdır.
Arkadaş yerini bil
İşçinin sınıf cephesine gir.
Çünkü sen de bir işçisin.
- İşçiler, Emekliler Mücadele Ediyor, Mücadele Kazandırıyor
- “Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz” Diyen Sağlık Emekçileri Bir Kez Daha İş Bıraktı
- SES: Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!
- İşçiler, Kamu Emekçileri, Çiftçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Çiftçiler Düşük Fiyat Dayatmasına Karşı Çıkıyor
- 112 Acil Sağlık Çalışanlarından Eylem
- Tüm Emeklilerin Sendikası: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Kazandı!
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Düşük Ücretlere Karşı Eylem Yaptı
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- Özel Sektör Öğretmenleri Hakları İçin Eylemde
- Bursa ve İzmir’de İşten Atma Saldırılarına Karşı Eylemler
- Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- IFFCO Türkiye Fabrikasında Sendika Düşmanlığı
- Sendikalaşma Hakkı Engelleniyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Sağlık İşçileri Haklarını İstiyor
- Antep’ten Ankara’ya İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Durak Tekstil’de Sendikalaşan İşçiler İşten Atıldı
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...