Buradasınız
Güçlü Olduğumuzu UİD-DER’le Öğrendim!
Gazi Mahallesi’nden bir tekstil işçisi
Ben tekstil sektöründe çalışan bir işçiyim. Benim 1 Mayıs’a ilk katılışımdı bu sene. UİD-DER’in ne kadar samimi olduğunu, birlik ve beraberlik içinde olduğunu gördüm. Ne kadar güçlü olduğunu ilk tanıştığımda fark etmiştim ama bu kadarını beklemiyordum açıkçası. UİD-DER’li arkadaşlarımın bunda çok büyük bir payı var; gerçekten onlar çok sahiplendiler biz işçi kardeşlerini, arayıp sordular hiç bıkmadan usanmadan. Daha sonra fark ettim ki sadece kendilerini düşünen bir halleri yoktu, biz işçileri de düşündüklerini anladım. Bu dernek sayesinde ne kadar güçlü olduğumuzu öğrendim buradaki işçi kardeşlerimden. Bu dernekteki ortamı, birlik ve beraberliği gördüm. Bütün arkadaşlar o kadar samimi ve içtendi ki bu beni çok etkiledi.
1 Mayıs’a giderken bu kadar coşkulu olacağını ve bu kadar güçlü olacağımızı hiç tahmin etmemiştim. UİD-DER’deki görevli işçi kardeşlerim çok büyük bir titizlik ve tertiple her şeyi düşünerek, bütün önlemler alınarak hazırlanmışlardı. UİD-DER’li işçi kardeşlerimin birlik ve beraberlik içinde ne kadar güçlü olduğunu gördüm ve yalnız değilmişim, yalnız değilmişiz dedim. Ben çok geç kalmışım ama yine de şanslıyım, yeni bir üye olarak daha çok mücadele edeceğim. Birlikte olursak, tek yumruk olursak neler yaratacağımızı gördüm. Sizlerin arasında olmaktan gurur duydum. Bir ses daha güçlendik, daha da büyüyeceğiz!
Yarın
UİD-DER Bir İşçi Okulu!
Son Eklenenler
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...
- Adnan Yücel, Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek şiirinde “saraylar, saltanatlar çöker, kan susar bir gün, zulüm biter” der. Yeryüzünde “aşkın” yani özgürlüğün, barışın, mutluluğun hâkim olacağı günler için ve o günlere kadar mücadelenin devam edeceğini...
- Bugün dünyanın pek çok yerinde savaş naraları yankılanıyor. Filistin, Ukrayna, Suriye, Lübnan, Yemen ve daha birçok ülkede emperyalist savaşların getirdiği yıkımlara, acılara, ölümlere tanık oluyoruz. Şimdilik televizyon ekranlarında, gazetelerde...
- Portekizli yazar Jose Saramago “Körlük” romanında toplumsal körlüğü, bu kitabın devamı olan “Görmek” romanında ise ezilenler gerçekleri görmeye başladıklarında neler olduğunu anlatır. “Körlük” romanı 1933-1974 yılları arasında Portekiz’de hüküm...